Marmara Bölgesinde Pyricularia oryzae'nin eşleşme tipleri ile genetik varyasyonunun ve bazı çeltik çeşitlerinin çeltik yanıklık hastalığına karşı reaksiyonlarının belirlenmesi
Loading...
Files
Date
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
Abstract
Dünyada ve ülkemizde yetiştirciliği yapılan çeltik bitkisinde görülebilen en önemli fungal hastalıklarının başında Pyricularia oryzae Cav. (telemorf: Magnaporthe oryzae) tarafından meydana getirilen çeltik yanıklık hastalığı gelmektedir. Yapılan bu çalışmada, Türkiye'de en çok çeltik ekim alanlarının yer aldığı Edirne, Balıkesir ve Çanakkale illerinde 2021 ve 2022 yıllarında çeltik tarlalarından Pyricularia oryzae ile enfekteli yaprak örnekleri toplanmış ve 77 adet Pyricularia oryzae izolatı elde edilmiştir. Elde edilmiş olan Pyricularia oryzae izolatları ile ülkemizde bu patojene karşı hassas olan Sarı Çeltik ve Diyarbakır Yerli (Karacadağ) çeşitleri kullanılarak patojenisite/virülenslik çalışması gerçekleştirilmiş ve en virülent olarak 82MÇ22 ve 84MÇ22 izolatları bulunmuştur. Çeşit reaksiyonu çalışmalarında illeri temsil edecek şekilde virülensliği yüksek izolatlar seçilmiş olup Edirne ilinden 25ME21 ve 81ME22; Balıkesir ilinden 48MB21 ve 53MB21 izolatları ile Çanakkale ilinden 84MÇ22 ve 82MÇ22 izolatları seçilmiştir. Çeşit reaksiyon çalışması sonucunda, 0-5 ıskalasına göre Halilbey, Kocamaninci, Siyah-I, Boyabat Kalesi, Rekor CL, Haziran, Hasat, Şumnu, Bereket, İnci, IMI2521 CL, IMI2554 CL, TARI2020, Kristal CL, Damla CL, İskender CL ve İlkeren çeltik çeşitlerinin dayanıklı olduğu görülmüştür. Pyricularia oryzae'ye ait eşleşme tiplerine spesifik primerler ile yapılan tarama sonucunda 56 izolat MAT1-1 olarak tespit edilmiş olup MAT1-2'ye rastlanılmamıştır. Ayrıca, P. oryzae izolatları 63 ISSR primeri ile taranmış olup 7 ISSR primerinin (UBC890, UBC881, UBC899, UBC859, UBC897, UBC808, UBC827) polimorfik olduğu bulunmuş ve genetik varysayonun belirlenmesi çalışması sonucunda P. oryzae popülasyonunun %79 benzerlik katsayısı ile ayrıldığı ve izolatların büyük çoğunluğunun %90 üzerinde benzerlik gösterdiği ortaya çıkmıştır.
