Doğal ve kültürel değerlerin korunabilmesi için turizm potansiyelinin belirlenmesinde bir yöntem yaklaşımı ve Kastamonu ili kıyı bölgesi ve yakın çevresinde uygulanması
No Thumbnail Available
Date
2001
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Fen Bilimleri Enstitüsü
Abstract
XIX. yüzyıl ortalarında ortaya çıkışından bu yana hızlı bir evrim geçiren ve toplumun en geniş kesimlerini sararak ekonomik kalkınmanın önemli unsurlarından biri haline gelen turizm, bugüne kadarla uygulanış biçimiyle kendi varlığının temeli olan doğal ve kültürel değerlerin geleceğini tehlikeye sokar duruma gelmiştir. Bugün, turizm sektörü ile yakından ilgili büyük bir çoğunluk, arak bir tutum değişikliğine gitme yamanının geldiğini kabul etmektedir. Bu amaçla 1980'lerden sonra dünyada yeni bir süreç başlatılmıştır. 1980'lerde ortaya ablan "yumuşak turizm" kavramım, 1992'deki BM Çevre ve Kalkınma Konferansı (Rio)'ndan sonra "sBrdüralebilir turizm " anlayışına yönelik çağrılar izlemiştir. Bu sürecin başarısı, bu yeni anlayışın ulusal politika, planlama, yönetim ve hatta bireysel davranışlar düzeyinde kabul görmesine bağlıdır. Bu çalışmaya konu olan araştırma, bölgesel düzeydeki planlama kararlarında, turizm alan ve merkezlerinin ilan edilmesinde ve benzeri planlama süreçlerinde, alanın turistik kullanım değerinin yanısıra doğal ve kültürel değerlerin korunmasını da bir girdi olarak hesaba katmak suretiyle, bir bölgenin veya alanın "kullanılabilir turizm potansiyeli "m ortaya koyacak bir yöntemin geliştirilmesini ve böylece ulusal turizm politikalarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda şekillendirilmesinc katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Yöntem esas olarak iki ana eksen üzerine oturmaktadır: a) Kullanım ve B) Koruma değerleri. Birbirine karşıt doğrultudaki bu iki eksene ait alansal değerler ortak bir baza (örneğin, yüzde %) indirgenmekte ve aradaki fark (+ veya - olarak) doğal ve kültürel değerlerin korunması açısından sözkonusu alanın "kullanılabilir turizm potansiyeli'' ni ortaya koymaktadırAbstract Tourism, which has been rapidly evolving since it emerged in the raid 19* century, is now becoming one of the significant elements of economical development by embracing many sectors of the society. However, due to its current implementation, it has already reached a point that imperils, the future of natural and cultural heritage which form the very basis of its existence. Today, the majority of the people who are involved in the sector recognize the fact that it is now time for an attitude change. A new process has initiated in the world 1980s onwards. The concept of "soft tourism " of the 1980s has been followed by calls towards the philosophy of "sustainable tourism" after the The United Nations Conference on Environment and Development (UNCED) in Rio 1992. The success of this process depends on the acceptance of this philosophy at the levels of national policy, planning, administration and even individual behaviour. The study, which is surged to this communication aims to develop a methodology which brings out the "permissable touristic potential" of a site or an area together with the "touristic use value " as an input in the planning processes. This approach takes into account the conservation of natural and cultural heritage in determination of tourism development sites and centers and in similar planning and decision making processes. Thus, it's expected to contribute to national tourism policies being shaped in parallel with the principles of sustainability. The methodology is structured on two axis: a) "Touristic use value" and, b) "Conservation value". These values run in opposite directions and are expressed in a common denominator (i.e. percentage or ratio, etc). The difference (either in + or -) brings out the "permissible touristic potential" of the subject area from the point of the conservation of natural and cultural values.
Description
Keywords
SOSYAL BİLİMLER (GENEL), Bilim (Genel)