Abdominal aort anevrizması nedeniyle endovasküler aort onarımı yapılan hastaların retrospektif incelenmesi

No Thumbnail Available

Date

2017

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Sağlık Bilimleri Enstitüsü

Abstract

Giriş: Minimal invazif yaklaşım özelliğiyle başarılı bir girişim olan endovasküler aort rekonstrüksiyonu (EVAR), fizyolojik avantajları, erken ve geç dönemde düşük mortalite ve morbidite oranları, hastanede kalış süresini kısaltması ve kan kullanımını azaltması gibi avantajlarıyla giderek artan sıklıkta kullanılmaktadır. EVAR uygulamalarında genel, rejyonal ve lokal anestezi teknikleri, merkezlere göre değişen oranlarda uygulanmaktadır. Gereç-Yöntem: Çalışmamızda, etik kurul onayı alındıktan sonra (Karar No: 11-626-12, Tarih: 12/06/2017) Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde 2008-2017 yılları arasında elektif EVAR uygulanan olgularda kullandığımız anestezi teknikleri retrospektif olarak karşılaştırıldı. Acil hastalar, dosyasına ulaşılamayan veya eksik verisi olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Yaş, cinsiyet, kilo, ASA, sigara, eşlik eden ko-morbid durumlar ve operatif veriler toplandı. Bulgular-Tartışma: Bu dönemde EVAR uygulanan 237 olgunun 176'sının dosyaları değerlendirmeye alındı. Hastaların demografik, ko-morbidite ve operatif verileri toplandı. Anestezi yöntemi olarak hastaların 39 (%22,2)'una LA+S, 53 (%30.1)'ünde RA, 84 (%47.7)'üne ise GA yöntemi uygulanmıştır. GA yöntemi kullanılan EVAR vakalarında LA+S ve RA yöntemine göre intraoperatif verilen sıvı ve kan transfüzyonu anlamlı olarak daha yüksek izlenmiştir (p:0,000, p: 0,000). Bunun nedeni anestezistin kişisel tecrübesi ve tercihi nedeniyle teknik olarak genel anestezinin tercih edilmiş olması olabilir. EVAR vakalarında vazokonstrüktör gereksinimi genel anestezi ve rejyonal anestezide benzerken LA+S uygulananlar hastalarda anlamlı düzeyde az izlenmiştir (p:0,048). Bunun nedeni ise GA ve RA'nin sistemik vasküler direnci düşürmesi, lokal anestezide bu olumsuz etkinin izlenmemesi olabilir. Komplikasyon ve ek cerrahi gereksinimi LA + S'de GA'ya göre daha yüksek, RA'da ise bu iki gruptan daha az izlenmiştir. Bunun nedeni genel durumu kötü ve/veya komorbiditeleri olan hastalarda LA + S daha fazla tercih edilmesi olabilir. Çalışmada EVAR işleminde tercih edilen anestezi tipinin operasyon süresi, hastanede yatış süresi ve perioperatif mortalite üzerine etkisi olmadığını gösterilmiştir. Bu sonucun gruplar arasındaki hasta sayılarının farklılığından kaynaklanabileceği düşünülmektedir. Sonuç: Lokal anestezi uygulamalarında genel ve rejyonal anesteziye göre daha az vazokonstrüktör ihtiyacı izlenirken lokal ve rejyonel anestezi uygulamalarda genel anestezi yöntemine göre intraoperatif sıvı ve kan transfüzyonuna daha az gereksinim olduğu tespit edilmiştir. EVAR işleminde tercih edilen anestezi tipinin operasyon süresi, hastanede yatış süresi ve perioperatif mortalite üzerine etkisi olmadığı izlenmiştir. Fakat EVAR'da kullanılan anestezi yöntemleriyle ilgili daha fazla prospektif randomize çalışmaya ihtiyaç olduğunu düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler: Abdominal Aort Anevrizması, Endovasküler Aour Onarımı, Anestezi

Description

Keywords

Abdominal aort anevrizması, endovasküler aort onarımı

Citation

Collections