Cilt:74 Sayı:03 (2019)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item Dispossession and Development in the Neoliberal ERA(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Gürel, Burak; Siyasal Bilgiler FakültesiBased on a detailed review of the existing literature, this article makes four arguments regarding the dispossessory effects of development projects in the neoliberal era. First, it redefines “accumulation by dispossession” as the state’s transfer of lower-class people’s small-scale private property or common property over land, water, and other resources to capital through extra-economic and/or economic coercion. In doing so, the paper stresses the need to clearly distinguish the state’s deliberate manipulation of the market for dispossessory purposes from the centralization of capital through market competition. Second, it suggests that while the goal of expanding capitalist production shaped dispossessory practices in the era of national developmentalism, the link between production and dispossession has been less direct and relatively weaker in the neoliberal era. Hence, due to the rapid development of labor-saving technology and increasing significance of the real estate sector, capital prioritizes the land and natural resources of the lower-class people over the exploitation of their labor. Third, international development institutions like the World Bank depoliticize development in order to naturalize and legitimize dispossession. Finally, this paper points to the potentials of and challenges to possible alliances of workers’ movements and popular struggles against dispossession.Item The Role of Turkish Civil Society in Political Decision Making(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Söznmez, Eda Kuşku; Siyasal Bilgiler FakültesiFor consolidation of democracies, political scientists recognize the normative ideal that civil society should be given an enhanced role in political decision-making. Analysis of the characteristics and extent of such role is very central to the study of political science and especially for democratic theory. Civil society involves organized groups which seek to exert political influence for the achievement of either communal or member interests. Therefore, assessing such influence is necessary to understand and make inferences about these organized interests’ democratic participation which involves their level of interaction with the larger political system and its actors, the role played by them in policy making processes and impact of all these over policy outcomes. This paper first examines the content and methods of the literature on the impacts of the European Union (EU) process over the transformation of civil society realm in Turkey. Then, the paper points to lack of empirical research within this literature on the civil society organizations’ characteristics of involvement to decision making processes. In this respect, the paper reveals the convenience of the methodological approaches of the literature on interest group influence and demonstrates how the literature on Turkish civil society can benefit from these contributions. The paper draws attention to the need for future studies to empirically assess the characteristics and transformation of Turkish civil society’s participation into the decision making processes.Item Board Members and Board Characteristics Effect on Bank Performance in Turkey(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Yılmaz, İbrahim; Siyasal Bilgiler FakültesiThis study analyzes the effect of board member’s characteristics (political, national and gender) and board characteristics (board size, CEO-chairman duality) on bank performance, with the main attention being on the political board directors, in Turkey. By making use of a sample of 31 commercial banks in Turkey, during the period of 2002-2013, our empirical evidence shows that political board directors have a significantly negative impact on bank performance. We found new evidence that not only political board directors inhibit bank performance, but politically connected banks also have less accounting performance than their non-connected counterparts. Similarly, our results indicate that foreign board directors also affect negatively bank performance. Furthermore, our results demonstrate that gender diversity, board size and CEO-Chairman duality has no impact on bank performance. Our results are robust to the alternative time-period and estimation models.Item Kemalist Otoriterlik, Anayasa Yargısı ve Askeri Mahkemeler(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Alpbaz, Mustafa Mert; Siyasal Bilgiler FakültesiAnayasa Mahkemesi, gerek verdiği kararlar gerekse Türkiye siyasetindeki konumu bakımından çeşitli tartışmaların odağı olmuştur. Bu tartışmalar çerçevesinde Türkiye’de anayasa yargısının benimsenme sürecini açıklamaya yönelik bir teori sıkça ifade edilmektedir. Türkiye’de “Kemalist elitler/blok” olarak adlandırılan ordu, bürokratlar, yargı organları ve üniversitelerin merkezi, bunun dışındaki kesimlerin de çevreyi oluşturduğu, Anayasa Mahkemesi’nin de merkezin çıkarlarını korumak için kurulduğu ve kuruluş amacına uygun olarak faaliyet gösterdiği iddia edilmiştir. “Kemalist otoriterlik” olgusu vurgulanarak merkezin çıkarının devletin korunması olduğu ileri sürülmüştür. Söz konusu açıklama girişiminin kaynağı Şerif Mardin’in “merkez-çevre ilişkileri” teorisi olup bu teori Ran Hirschl’ın “hegemonik koruma” ve “jüristokrasi” tezleri ile desteklenmiştir. Bu makalenin amacı Türkiye’deki durumun Mardin’in ve Hirschl’ın tezleri ile açıklanamayacağını ve merkez unsurları arasında devletin korunması bakımından bir bütünlük olmadığını ortaya koymaktır. Merkeze dahil bir aktör sayılan ordunun organı olan askeri mahkemeler, temel hak ve özgürlükleri sınırlandıran birçok hükmün iptalini isteyerek oldukça özgürlükçü bir yaklaşım sergilerken Anayasa Mahkemesi ise birçok başvuruyu reddederek askeri mahkemelerden geri plana düşmüştür.Item Styria Kalkınma Ajansı’nın (SFG) Yenilikçilik Faaliyetleri(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Çelik, Fatih; Siyasal Bilgiler FakültesiBölgesel Kalkınma Ajansı (BKA), bölgesel kalkınmanın bir “katalizör”ü ve “destekleyici”si olarak aktörler arasında işbirliğini sağlamak, yerel kaynakları harekete geçirmek ve rekabet gücünü artırmak için kurulan bir örgüttür. BKA’lar, dünyada 1930’lardan; Avrupa’da ise, 1950’lerden itibaren kurulmaya başlamıştır. Avrupa’daki BKA’lardan bazıları, bölgesel kalkınmaya yönelik yenilikçilik faaliyetleri ile literatüre geçmiştir. Bunlardan biri, Avusturya’nın Styria bölgesinde 1991 yılında kurulan Styria Kalkınma Ajansı’dır (SFG). Çalışmanın amacı, SFG’nin yenilikçilik faaliyetlerini analiz etmektir. Konu, doküman analizi tekniği ile ele alınmıştır. Analiz sonucunda, SFG’nin yenilikçilik faaliyetleri kapsamında kümelenme, yenilik ve ağ faaliyetlerinde bulunduğu; bu faaliyetler ile “kurumsal yapı”lar kurduğu; bu “yapı”ları bir araya getirmek için de, Bölgesel Yenilik Sistemi (BYS) kurduğu tespit edilmiştir.Item Türkiye Adresli Siyaset Bilimi Yayınlarının Bibliyometrik Analizi(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Cansun, Şebnem; Arık, Engin; Siyasal Bilgiler FakültesiBu çalışma Türkiye adresli siyaset bilimi yayınları üzerine hazırlanmış ilk bibliyometrik çalışmadır. Çalışmada Web of Science’ın Social Science Citation Index ve Arts & Humanities Citation Index veri tabanlarında 1900-2016 yılları arası yayınlar ile Journal Citation Reports 2015 tarihli raporuna odaklanılarak Türkiye adresli siyaset bilimi yayınları incelenmiştir. Bu tarihlerde blunan toplam yayın sayısı 809 olup, bu sayı aynı tarihlerde ve aynı veri tabanlarındaki tüm siyaset bilimi yayınlarının %0,14’ünü oluşturmaktadır. Türkiye adresli 809 yayının %70’i makale ve %26’sı kitap incelemesi formatındadır. Yayınların sayısı son yıllarda hızlıca artmıştır, öyle ki Türkiye adresli siyaset bilimi yayınlarının yaklaşık %87’si 2000-2016 yılları arasında yapılmıştır. Bu yayınlar ağırlıkla Political Studies Review, South European Society and Politics ve Europe-Asia Studies dergilerinde yer almış ve yayınların yaklaşık %95’i İngilizce dilinde yapılmıştır. Her yayın ortalama yaklaşık 5 atıf almış ve de 33 yayını kaynak göstermiştir. Yayınlar sıklıkla Türkiye odaklı olup Avrupa Birliği ve Avrupa devletleriyle ilişkiler, siyasi partilerin siyasetteki etkisi, Türkiye’nin ekonomik ve sosyal durumunu, demokrasiyle sınavını incelemiştir.Item Türkiye’de 1980 Sonrası Kamu Sağlık Hizmetlerinde Dönüşüm: Maaş Rejiminden Ücret Rejimine Geçiş(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Yalçınkaya, Kubilay; Siyasal Bilgiler FakültesiBu çalışmada sağlık hizmetlerinde ücret esnekliği çerçevesinde gerçekleşen maaş-ücret temelli dönüşümün ortaya konulması amaçlanmıştır. Bu dönüşümü açıklamak amacıyla Resmi Gazete, mevzuat, Maliye Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının yayımlanmış verilerinden faydalanılmış, örneklem olarak Ankara ilinde faaliyet gösteren iki eğitim ve araştırma hastanesinin performansa göre ödeme verilerinden faydalanılmıştır. Yapılan çalışma kapsamında elde edilen veriler kamu sağlık hizmetlerinde görülen istihdam ve çalışma süresi esnekliğinin yanında ücret esnekliğinin de performansa göre ödemeyle uygulandığını göstermektedir. Kamu sağlık hizmetlerinde ücret esnekliğine yönelik politikalar, “etkin devlet” vurgusu çerçevesinde mali sürdürülebilirlik amacıyla uygulanmıştır.Item Türkiye’de Akademik Enflasyon: “Her İle Bir Üniversite Politikası” Sonrasında Türk Yükseköğretim Sistemi(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Yalçıntaş, Altuğ; Akkaya, Büşra; Siyasal Bilgiler FakültesiTürk yükseköğrenim sistemi, 1980’li yıllardan bu yana uygulanan “her ile bir üniversite politikası” (HİBÜP) ile birlikte, büyük bir dönüşüm sürecinin içerisine girmiştir. Bu çalışmada, HİBÜP’ün genel olarak Türkiye ekonomisinde, özel olarak da yükseköğrenim sisteminde ölçülebilir ve kalıcı nitelikte bir iyileşmeye yol açmadan, akademik enflasyon sorununa neden olduğunu ileri sürülmektedir. Akademik enflasyon, lisans derecesine sahip mezunların, arzu ettikleri pozisyonlarda ve beklenti içine girdikleri göreceli yüksek ücret seviyelerinde istihdam edilememesi durumudur. Bugün, birçok yazarın “genç işsizlik” adını verdiği yapısal sorunun kaynağında, bilim ve teknoloji alanında politika yapıcıların, akademik enflasyona yol açan HİBÜP konusundaki ısrarı yatmaktadır.Item Aza Olmayan Giremez: Türkiye'de Sivil Toplum ve Sivil Toplum Kuruluşlarının Beyaz Perdeye Yansımaları(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Dilmaç, Özlem; Taşyir, Eyüp Aygün; Siyasal Bilgiler FakültesiBu çalışma, Türkiye'de sivil toplum ve sivil toplumun örgütlenme biçimlerinden biri olan sivil toplum kuruluşlarının güncel görünümünü, bahsi geçen kavramların 2000 sonrası Türkiye sinemasına yansımaları üzerinden yorumlamayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda, çalışmada 2000 sonrası Türkiye sinemasından sekiz film göstergebilimsel yöntem yardımıyla incelenmiş ve sivil toplum ve sivil toplum kuruşlarının filmlerdeki yansımaları araştırmacılar tarafından sivil toplum ve sivil toplum kuruluşları yazınlarıyla ilişkilendirilerek yorumlanmaya çalışılmıştır.Item Burkina Faso Siyasetinde İdeoloji ve Pragmatizm(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Bayram, Mürsel; Siyasal Bilgiler Fakültesiİdeoloji-pragmatizm ilişkisi, temelde “fikir” odaklı siyaset ile “fayda” odaklı siyaset anlayışı arasındaki karşıtlığa dayanmaktadır. Fikir odaklı siyaset, teorik olarak İdealist kabul edilirken fayda/çıkar odaklı siyaset, yoğunlukla Realist çerçevede açıklanmaktadır. Elbette Realist/pragmatist siyaset de bir fikre dayanmakta ancak katı bir ideolojizm içermemektedir. Aynı şekilde, her ideolojik siyaset ütopik bir idealizm anlamına gelmemekte, hatta ideolojik siyaset de kendi bağlamında Realist/pragmatist boyutlar içerebilmektedir. İdeoloji ile pragmatizm arasındaki bu iç içe geçme halini devlet adamlarının kişisel özellikleri daha da karmaşıklaştırmaktadır. Bir devlet adamı, ideolojisine sadık bir siyaset izlerken diğeri pragmatizm adına ideolojik esneklik gösterebilmektedir. İdeolojik ve pragmatist siyaset biçimlerinin bütün devletlerde bir karşılığı bulunabilirse de keskin ideolojik “sadakat ve ihanet” durumlarına genellikle kurumsallaşmış bir devlet yapısına sahip olmayan az gelişmiş ülkelerde rastlanmaktadır. Bunlardan biri de Batı Afrika ülkelerinden Burkina Faso’dur. Burkina Faso, az gelişmiş Afrika devletlerinin siyaset anlayışını örnekleyen bir vaka olarak değerlendirilebilir. Bu varsayımdan hareketle makalede, ideoloji ve pragmatizmin Burkina Faso iç ve dış politikasına nasıl yansıdığı analiz edilmiştir.Item Thukydides’in Tarih’i Ekseninde Klasik Hellen Polis’lerinin Siyasi Statüsü(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Küçüker, Sultan Deniz; Siyasal Bilgiler FakültesiAntik Hellen polis'inin bizatihi siyasi varlığı, çağdaş devlete "bağımsızlık ve otonomi" kavramlarını miras bırakmıştır. Bu kavramların eleutheria (bağımsızlık) ve autonomia (otonomi) olarak antik Hellen dilinde ortaya çıkışları ve ardından devletler arası ilişkilerin şekillendiği Klasik Dönem yazınındaki kullanımları, polis’lerin siyasi statüsüne ışık tutar. Bu çalışmanın amacı; Thukydides’in eserine dayanarak Hellen polis’lerinin Klasik Dönem’deki siyasi statüsüne ilişkin durumu ortaya koyabilmektir. Çalışma; Hellen polis’inin ortaya çıkışı itibariyle siyasi statüsünün belirlenmesi, Hellenlerin önde gelen diğer siyasi örgütlenme biçimlerinin anlaşılması ve devletler arası siyasi ilişkilerin gelişimi açısından Klasik Dönem öncesine ilişkin kısa bir siyasi tarih özeti ile başlayacaktır. Böyle bir giriş ile konuya alt yapı sağlamak amaçlanmaktadır. Ardından eleutheria ve autonomia kavramlarının antik yazında ortaya çıkışları ele alınacak ve Thukydides’in eserinin konu açısından irdelenmesine geçilecektir. Thukydides’in aktarımları, yer yer yazıtlardan gelen bilgilerle açıklanacak, ardından Ksenophon’un Hellenika adlı eserinden alıntılarla desteklenecektir.Item Tunus’ta Demokrasiye Geçiş Süreci ve En-Nahda’nın İdeolojik Dönüşümü(Ankara Üniversitesi, 2019-07-29) Özkoç, Özge; Siyasal Bilgiler Fakültesi2010 yılının sonunda Tunus’ta başlayan ve Arap ülkelerinin büyük bir kısmında etkisini gösteren kitlesel ayaklanmaların bölgede hala süregiden büyük bir alt üst oluşa yol açtığını söylemek mümkündür. Tunus ise, ayaklanmalardan etkilenen diğer Arap ülkelerinden farklı olarak, Ocak 2011’de Zeynel Abidin Bin Ali rejiminin tasfiyesinin ardından kendine has bir demokrasiye geçiş süreci tecrübe etmeye başlamıştır. Bu geçiş sürecinde, kuruluşundan 2011’e dek yasaklı olan en-Nahda hareketinin yasallaşarak ülkedeki en önemli siyasal aktörlerden biri haline geldiği ise aşikardır. 2011’den sonra en-Nahda’nın siyasal pozisyonu ülkenin önemli siyasal aktörleriyle uzlaşı gerçekleştirerek Tunus siyasetinin kalıcı öznelerinden biri olabilmek amacı çerçevesinde şekillenmiştir. En-Nahda kutuplaşma hattı yerine uzlaşı zemininde hareket ederek, yeri geldiğinde ülkenin baskın seküler güçleriyle dahi iktidar paylaşmak konusunda tereddüt etmemiştir. İdeolojisini uzun yıllar siyasal İslami renklerle bezeyen hareketin, Tunus seküler sistemi içerisinde kendisine bir yer yaratabilmesi ve bu yolla yeni iktidar yapılanmasına eklemlenmesi önemli bir ideolojik dönüşümden de beslenmiş görünmektedir. Nitekim, en-Nahda’nın Mayıs 2016’da gerçekleştirilen 10. Kongresinde, parti ideolojisinin artık siyasal İslamcılıkla tanımlanamayacağı, bunun yerine “Müslüman demokratlar” kavramının kullanılacağının altı çizilerek seküler ilkeler temelinde siyaset yürütüleceği vurgulanmıştır. Bu çalışma, en- Nahda’nın Tunus’un demokrasiye geçiş sürecindeki sisteme eklemlenme biçimine ve iktidarda yer almaya başladığı süreçle birlikte billurlaşan ideolojik dönüşümüne odaklanmaktadır. Bunu yaparken, en-Nahda’nın 2011 sonrasındaki ideolojik dönüşümünün nasıl bir tarihsel miras üzerine şekillendiği ortaya konmaya çalışılarak, belli süreklilikler ve kopuşlar tespit edilecektir. Ayrıca, 10. Kongrede siyasal İslam’ın bir anlamda terk edildiğinin ilanıyla kristalize olan ideolojik dönüşümün demokrasiye geçiş süreciyle olan bağı ele alınacak ve 2011-2016 yılları arasında Tunus’ta yaşanan siyasal gelişmelerin bu dönüşüm üzerindeki etkileri belirlenmeye çalışılacaktır.