Sayı:51 (2022)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item MEHMET YILDIRIR, SONGÜL KADIOĞLU, SEVGİ IŞIK, KADASTRO MEKTEB-İ ÂLÎSİ (KADASTRO MESLEK OKULUNUN TARİHÇESİ VE KAYNAKLARI), ANKARA 2021, 237 s.(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Oruç, Hatice; Other; OtherKadastro Mekteb-i Âlîsi (Kadastro Meslek Okulunun Tarihçesi ve Kaynakları) isimli kitap 2021 yılının Aralık ayı içerisinde okuyucuyla buluşmuştur. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü yayını olan kitap, Mehmet Yıldırır, Songül Kadıoğlu ve Sevgi Işık tarafından kaleme alınmıştır. Bu kitap, yine aynı kurumun yayını olan Türkiye Kadastrosunun Tarihi. Kadastro Tarihinin Kaynakları başlıklı kitabın bir tamamlayıcısı gibi görünmektedir.Item MEHMET YILDIRIR, SONGÜL KADIOĞLU, SEVGİ IŞIK, TÜRKİYE KADASTROSUNUN TARİHİ, KADASTRO TARİHİNİN KAYNAKLARI, ANKARA 2021, 284 s.(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Oruç, Hatice; Other; OtherTürkiye Kadastrosunun Tarihi. Kadastro Tarihinin Kaynakları başlıklı kitap Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü yayını olarak 2021 yılı Aralık ayında basılmıştır. Eser, söz konusu Kurum’da pek çok bilimsel faaliyetin düzenlenmesi ve yayının hazırlanmasında etkin rol alan Mehmet Yıldırır, Songül Kadıoğlu ve Sevgi Işık tarafından kaleme alınmıştır. A4 ebadında 284 sayfadan oluşan Kitap, Giriş ve 3 Bölümden oluşmaktadır. Kullanılan arşiv belgeleri ve telif eserlerinin gösterildiği Kaynakça kısmı kitabın sonunda yer almaktadır.Item CEPHEDEKİ OSMANLI YAZMALARI (ST. PETERSBURG, KİEV VE MOSKOVA KÜTÜPHANELERİNDEKİ TRABZON EL YAZMALARI(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih cOğrafya Fakültesi, 2022) ZAİTSEV, İlya VLADİMİROVİÇ; Other; OtherI. Dünya Savaşında Kafkas Cephesinde Rus Ordusunun başarılı askeri harekâtları neticesinde Osmanlı topraklarının önemli bir bölümü işgal edildi. Rus birlikleri, 18 Nisan 1916'da Trabzon'u (eski Trebizond) ele geçirdiler. Türkler, kentin kontrolünü tekrar ancak 11 Şubat 19183 tarihinde ele geçirebildiler. Rus hükümeti, Haziran 1916'da, "Savaş Hakkıyla Türkiye'den Ele Geçirilen Bölgelerin Yönetimine Dair Geçici Yönetmelik" çıkardı. Buna göre; işgal edilen bölgeler doğrudan Kafkas Ordusu Ana Komutasına bağlı olan “Türkiye Ermenistanı” geçici valisine devredildi. Trabzon böylece yakşalık 2 yıl Rusların elinde kaldı.Item EKONOMİ VE JEOPOLİTİK ARASINDA: KIBRIS SAVAŞI’NIN OSMANLI GÖRÜNÜMÜ MARIA PIA PEDANI(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) PEDANI, Maria Pia; Other; Otherİnebahtı Savaşı’nın ve Kutsal İttifak'ın 1571 yılının sonlarında "Türk"e karşı kazandığı zaferin yakın zamanlarda yeniden uyandırdığı ilgi, daha önce söylenenleri tekrarlamak yerine bu eski olayları yeniden düşünmeye değil hem bu muharebeyi hem de daha genel olarak Kıbrıs'taki savaşı Osmanlı bakış açısından da ele almaya sevk ediyor. Osmanlı İmparatorluğu'nu çatışmaya iten nedenler, yakın veya uzak etkenler tek sesli değildi ve sefer boyunca sürdürülen komuta bile Boğaziçi kentinde iktidarı paylaşan baskı gruplarından etkilendi.Item YAKINDOĞU YARDIM KOMİTESİ’NİN FAALİYETLERİ VE TÜRK-AMERİKAN İLİŞKİLERİNE ETKİLERİ(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Gencer, Fatih; Other; OtherYakın Doğu Yardım Komitesi 1915 yılında tehcir edilen Ermenilere yardım için kurulmuştur. Komitenin kurucuları uzun yıllar Osmanlı coğrafyasında faaliyette bulunan Amerikalı misyonerlerdi. Yakın Doğu Yardım Komitesi yaklaşık on beş yıl boyunca Anadolu, Suriye, Kafkasya ve Yunanistan’da faaliyetlerini sürdürmüştür. Faaliyet alanı ve icraatlarının büyüklüğü göz önüne alınırsa muhtemelen komite o güne değin kurulmuş olan en büyük sivil yardım organizasyonuydu. Savaş yıllarında misyonerler yardım toplamak için çeşitli kampanyalar başlatmıştı. Bu sayede Amerikan halkından milyonlarca dolar değerinde bağış kabul etmişlerdi. Misyonerler Amerikan halkını Ermeni meselesine daha duyarlı hale getirmek için basını mümkün olduğunca etkin kullanmaya çalışmışlardı. Bu süreçte komite Türk-Amerikan ilişkilerini de yakından takip etmiş, ABD’nin dış politikasını kendi amaçları doğrultusunda şekillendirmeye çalışmıştı. Bu makalede komitenin nasıl hızlı şekilde örgütlendiği, faaliyetlerini nasıl yürüttüğü ve neden yardım toplama konusunda bu denli başarılı olduğu sorularına yanıt aranacaktır. Ayrıca misyonerlerin neden Türk karşıtı propagandayı kullandıkları üzerine durulacak ve propagandanın ABD’deki Türk imajını nasıl etkilediği açıklanmaya çalışılacaktır.Item THE TIMES’A GÖRE CESNOLA KARDEŞLERİN KIBRIS’TAKİ ARKEOLOJİK KAZI FAALİYETLERİ(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Erçoşkun, Tülay; Tarih; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiLuigi Palma di Cesnola ve kardeşi Alessandro Palma di Cesnola Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde pek çok askeri ve siyasi görevlerde bulunmuşlardır. Kıbrıs’ta Amerikan Konsüllüğünde görevde bulundukları süre boyunca çalıştıkları alanlarda Akdeniz’in antik kültürüne dair elde ettikleri bulguları Avrupa ve ABD’deki müzelere sunmuşlardır. Kıbrıs’ta yaptıkları bu kazı çalışmaları Avrupa ve ABD’de yankı uyandırmıştır. British Museum, Metropolitan Müzesi gibi büyük müzelerin bu parçaları satın alma süreçleri ve hükümetlerin bu koleksiyonların satın alınmasına dair yaklaşımları da basında, özellikle The Times’da yer bulmuştur. Çalışmada Cesnola kardeşlerin arkeolojik kazı çalışmaları ile ilgili The Times arşivindeki makaleler incelenerek, gazetede yer alan, Cesnola kardeşlerin faaliyetlerine dair farklı yaklaşımlara yer verilecektir. Ayrıca ilk bölümde biyografileri incelenen Cesnola kardeşlerle ilgili bu makaleler ve yazışmalar, sadece arkeolojik bulguların içerikleri ve tarihsel değerleri değil, kurdukları ticari-politik ağı irdelemesi açısından da önem teşkil etmektedir.Item SULTAN İBRAHİM DÖNEMİNDE SADARETİN İKİ FARKLI YÜZÜ: KEMANKEŞ KARA MUSTAFA PAŞA VE HEZARPÂRE AHMED PAŞA(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Çeribaş, Volkan; Other; OtherOsmanlı İmparatorluğu her uzun ömürlü devlet gibi çeşitli dönemlerde kurumsal ve yönetimsel bağlamda değişimler yaşamıştır. Bu değişimlerden belki de en çarpıcısı 17.yüzyılın başında gerçekleşmiştir. Klasik Dönemde iktidarı tekelinde bulunduran padişah, 17. yüzyılda iktidarın sadece bir parçası hâline gelmiştir. Önceden iktidarın vekili konumunda olan sadrazamlar, bu dönemde iktidara ortak olabilmek için savaşmak zorundalardır. Padişaha hiç olmadığı kadar yakın olan saray efradı ise iktidarın sürpriz ortakları olarak yeni düzenin güçlü aktörleri olmuşlardır. Çalışmamız Sultan İbrahim döneminin sadrazamları olan Kemankeş Kara Mustafa Paşa ve Hezarpâre Ahmed Paşa’nın iktidar anlayışlarına ve iktidarları için verdikleri/vermedikleri mücadelelere odaklanmıştır. Sultan İbrahim ruhi bunalımlarının esiri durumundadır. İktidarını adeta saray halkı arasında pay etmiştir. Vekil-i mutlak olan veziriazamın böyle bir ortamda nasıl davrandığı devlet için hayati önem taşımaktadır. Aslında önünde sadece iki seçenek vardır; tam anlamıyla iktidara sahip olmak için mücadele etmek ya da iktidarda kalabilmek için diğer güç odaklarına boyun eğmek.Item 1894 SASON İSYANI’NIN İNGİLİZ BASININA YANSIMALARI(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Çeken, Mehmet Batuhan; Other; Other1876 Bulgar İsyanı sonrası Avrupa basınında Osmanlı Devleti’ni suçlayan haberler yapılmış ve bu yabancı kamuoyu açısından Osmanlı’nın suçlandığı olaylardan biri olmuştur. 1880 sonrası ayrılıkçı Ermeni komitelerinin kurulmasıyla beraber komiteler çeşitli eylemlerde bulunmuşlardır. Sason hadisesine kadar Erzurum, Merzifon, Kayseri, Yozgat ve Kumkapı olayları yaşanmış fakat ayrılıkçı komiteler istedikleri “ses getirme” eylemini başaramamışlardır. Yapılan çalışmada, Sason İsyanı’nın özellikle Hınçak Komitesi’nin faaliyetleri bakımından bir ilk niteliği taşıdığı üzerinde durulmuştur. Buna göre Sason hadisesi ile beraber Ermeni komiteleri stratejik olarak geniş çaplı dış destek sağlayabilecekleri eylemler seçmişlerdir. Sason’da çatışmaların başlamasından itibaren bilhassa İngilizler gerek İngiliz Büyükelçi Philip Curie gerekse Reuters gibi ajanslar vasıtasıyla Avrupa basınına hadiseleri yansıtmışlardır. İngiliz gazetelerinin birçoğunun Bulgar İsyanı sırasında Bulgarlar için gösterdiği tepkiyi bu sefer Sason İsyanı’nda Ermeniler için göstermişlerdir. Gazeteler iki hadise sonrası benzer şekilde tepki vermişler çatışmaların yatışması sonrası sahih delillerin azlığının ortaya çıkmasını göz ardı etmişlerdir. Aynı zamanda çalışmada, İngiliz kamuoyunun Sason olayının başında ve sonunda verdiği tepkilerdeki değişimler de analiz edilmeye çalışılmıştırItem MÜTAREKE DÖNEMİ İSTANBUL’UNDA BİR HAYIR KURUMU: AKSARAY/İSTANBUL FUKARAPERVER CEMİYETİ(Ankara Üniversitesi Dil ve tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Çakmak, Aydın; Other; OtherEkim 1919‘da kurulan Aksaray Fukaraperver Cemiyeti, Mütareke dönemi İstanbul’unda faaliyet gösteren bir hayır kurumudur. Kuruluşunun temel amacı ihtiyaç sahiplerine yardım etmek olarak açıklanabilir. Başlangıçta daha çok Aksaray ve çevresinde etkinlik gösteren cemiyet, ileriki dönemde faaliyet alanını genişleterek şehrin muhtelif yerlerindeki ihtiyaç sahiplerine yardım etmeye başlamıştır. Bu bakımdan Kasım 1920’de isim değişikliğine giderek İstanbul Fukaraperver Cemiyet-i Hayriyesi unvanını almıştır. Cemiyet ele alınan dönemde yoksulluk, muhaceret ve yangın gibi sebeplerle yardıma muhtaç durumda olan kişilere giyecek ve yiyecek yardımı yapma, iş imkânı sağlama, eğitim-öğretim faaliyetlerine destek olma, sağlık muayenesi ve ilaç temininde bulunma gibi çalışmalar yürütmüştür. Basın organlarına ilanlar vererek faaliyetleri hakkında bilgilendirmede bulunmuştur. Faaliyet süreci içerisinde çeşitli kurum ve kuruluşlarla ilişkiler tesis eden cemiyetin doğrudan yardımda bulunmanın yanı sıra üretici olma yönünde bazı çalışmalar yaptığını da belirtmek gerekir. Adı geçen cemiyeti ilk defa müstakil ve ayrıntılı olarak ele almayı amaçlayan bu çalışmada arşiv belgeleri, süreli yayınlar, hatırat ve telif eserlerden faydalanılmıştır.Item ON DOKUZUNCU YÜZYILDA AYDIN VİLAYETİNİN MÜLKİ TEŞKİLATI VE NÜFUSU(Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, 2022) Adıtatar, Funda; Other; OtherOn dokuzuncu yüzyılda Aydın Vilayeti, artan iktisadi cazibesiyle büyüyen, nüfusu sürekli artış ve çeşitlilik gösteren gelişme içindedir. Vilayetin bu yüzyıldaki nüfusuna dair veri oluşturma aynı zamanda Osmanlı Devleti’nin nüfus kayıt sisteminin anlaşılması ve mülki teşkilatlanmasının tespitiyle mümkündür. Modernleşme ve merkezileşme sürecinde olan Devletin yeni nüfus sistemi ve mülki teşkilatlanması dönemin siyasi, sosyal meseleleriyle şekillenerek değişken bir seyir izlemiş, kopuş ve yeniden yapılanmalarla ilerleyebilmiştir. Özellikle toprak kayıpları, muhacir ve aşiretlerin iskanı, göçler, savaşlar nüfus verilerinin değişken seyrinin en önemli sebepleridir. Bu durumun ortaya çıkardığı boşluk, siyasi ve taraflı olma ihtimalinden başka hazırlanma yöntemlerinin belirsizliği bakımından sorunlu olan seyahatnameler, misyoner raporları ve kilise kayıtları ile doldurulmuştur. Bu makalede söz konusu süreçte Aydın Vilayetinin mülki teşkilatlanmasının ve nüfusuna ilişkin Osmanlı Devleti’nin resmi verilerinden 1830 ve 1893 genel nüfus sayımları, Aydın Vilayetinin mevcut nüfus icmal defterleri esas alındı. Vergi mükelleflerini ve askerlerin sayısını belirlemek için hükümet tarafından hazırlanmış olmaları bu kayıtları daha objektif ve güvenilir kaynaklar kılar. Farklı kayıt sistemleri ve nüfus tasniflerinden kaynaklanan sonuçlar karşılaştırıldı. Aydın Vilayetinde ve İzmir’de Rumların Türk nüfusundan daha fazla olduğu iddiası sorgulandı. Rum nüfusunun yoğunluğu bakımından öne çıkan aynı zamanda vilayet merkezi olan İzmir şehri mercek altına alındı.