Cilt:11 Sayı:02 (2020)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item HANDERANG(韓德讓)'IN YAŞAMI -LİAO SHİH(遼史) TARİH KAYNAKLARINDA GEÇEN HANDERANG HAKKINDAKİ LİEZHUAN(列傳) KAYITLARI ÜZERİNDEN(Ankara Üniversitesi, 2020) Lee, Ypunghee; Sanat Tarihi; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiYelüAbaoji(耶律阿保機)'nin Hitaylar(Qidan:契丹)'ı birleştirmesiyle 916 yılında Mançurya(滿洲)'da Liao Hanedanlığı(遼) kurulmuştur. Daha sonra çevre bölgeleri de fethederek gelişme göstermiştir. 926 yılında Balhae Krallığı(渤海)'nı yıkarak Mançurya bölgesini hakimiyeti altına almış ve Çin'in Song Hanedanlığı(宋) ile yaptığı birçok savaş sonucunda Kuzeydoğu Asya'nın lider devleti konumuna yükselmiştir. Daha sonra Song Hanedanlığı ile Chanyuan Antlaşması(澶淵之盟)'nın yapılması sonucunda Kuzeydoğu Asya'da güç dengesi kurulmuştur. Bu dönemde aktif rol oynayan kişi ise Handerang(韓德讓)'dır. Hanzu(漢族) kökenli olan Handerang(韓德讓:941-1011), Liao Hanedanlığı'ndan Jingzong(景宗) döneminde memuriyete başlamış ve Shengzong(聖宗) döneminin sonuna kadar vezir olarak görev yapmıştır. Handerang'ın dedesi Hanzhigu(韓知古), Liao Hanedanlığı'na esir olarak gelmiştir. Handerang'ın babası Hankuangsi(韓匡嗣)'nin ise Liao Hanedanlığı'nda bürokrat olması sonucunda aile yükselme göstermeye başlamıştır. Daha sonra Handerang, Shengzong'un Liao Hanedanlığı tahtına çıkmasında önemli bir rol oynayınca ailesi de Liao Hanedanlığı'nda önemli aileler arasına girmeye başlamıştır. Ayrıca Song Hanedanlığı ile yapılan çok sayıda savaşta aktif bir çalışma göstermiştir. Handerang, Liao Hanedanlığı ile Song Hanedanlığı arasında Chanyuan Antlaşması'nın imzalanmasını sağlayarak Liao Hanedanlığı'nı güçlü bir devlet haline getiren ve Kuzeydoğu Asya'da güç dengesinin oluşmasını sağlayan kişidir. Handerang, Hanzu kökenlidir ancak Liao Hanedanlığı'nda bürokrat ve vezir olarak faaliyet göstermiştir. Bu durumun Handerang ile Osmanlı'nın devşirme kökenli vezirleri arasında ortak bir nokta olduğu söylenebilir. Ayrıca Handerang, Büyük Selçuklu Devleti döneminde vezir olan Nizamü'l-Mülk(1018-1092) ile de karşılaştırılabilir. Handerang'ın hayatını öğrenmek amacıyla bu araştırmada Liaoshi(遼史) tarih kaynaklarında geçen Handerang hakkındaki Liezhuan(列 傳) kayıtları incelenecektir.Item NÖROPAZARLAMA VE NÖROPAZARLAMA ARAÇLARI: TEORİK BİR ÇERÇEVE(Ankara Üniversitesi, 2020) Gedik, Yasemin; Other; OtherTüketicilerin davranışlarını analiz etmek ve karar alma süreçlerini anlamak, pazarlama için en öncelikli konulardan biridir. Geleneksel pazarlama araştırmasında kullanılan (örn. anket, gözlem vb) araçlar yeterince objektif ve dürüst olmadıkları için yetersiz kalmaktadır. Nöropazarlama, nöro bilim, nöroekonomi, psikoloji ve pazarlamanın buluştuğu yeni bir alandır. Nöropazarlama, tüketici davranışlarını anlamak için nörobilimsel yöntemlerin uygulanmasıdır. Nöropazarlama, yüksek teknolojili nörogörüntüleme araçlarıyla (FMRI, EEG, MEG vb.) bir uyaran varlığında beynin bilinçaltı ve zyolojik tepkilerini derinlemesine incelemektedir. Böylece tüketici karar alma mekanizmalarının ve davranışlarının altında yatan psikolojik ve nörolojik faktörler hakkında son derece güvenilir ve doğru bilgiler sunmaktadır. Nöropazarlama, etkili reklam, yeni ürün ve pazarlama stratejileri oluşturmada işletmeler için önemli bir rehberdir. Bu makalede amaç, nöropazarlama, nöropazarlamanın avantajları ve kısıtları, ayrıca nörö pazarlama araçları hakında detaylı bir kavramsal çerçeve sunmaktır.Item EDREMİT DENİZ SAVAŞI (1334)(Ankara Üniversitesi, 2020) Bayar, Umut; Other; OtherTürk gazilerinin XIV. yüzyılın ilk çeyreğinde yaptıkları sürekli akınlar Yakındoğu'da üsleri bulunan Hristiyan devletlerin tepkisini çekmiştir. Bu akınların kaynağı Batı Anadolu'da yer alan denizci Türk beylikleriydi. Onlardan birisi olan Karesi Beyliği, Doğu Roma imparatorluğu çevresinde ve Kuzey Ege'de önemli bir tehdit haline gelmiştir. 1320'lerden itibaren Türk denizcileriyle savaşmakta olan Venediklilerin Avrupa'da Türkler aleyhinde propagandaları da böyle bir seferin oluşmasına katkıda bulunmuştur. Buna rağmen Fransa kralı VI. Philippe ve Papa XXII. Iohannes'in esas arzuları Kudüs'ün Hristiyanlar tarafından geri alınmasıdır. Venediklerin Türk aleyhtarı söylemleri ve Türk gazilerinin akınları Ege Denizi'nde bir Haçlı ligi oluşturulması krini kuvvetlendirdi. 1331'den itibaren başlayan ilk müzakereler 1332 yılında Rodos'ta yapılan görüşmeyle sonuçlanmış, çeşitli sebeplerle ittifakın tam oluşması 1334'e kadar sürmüştür. Birleşik Haçlı donanması Karesi Beyliği'nin Bergama kolunun lideri Yahşi Bey'i boyunduruk altına almak için harekete geçip Edremit Körfezi'ne gelmiş, bunun sonucunda 1334 tarihli Edremit Deniz Savaşı yaşanmıştır. Savaşı Haçlı ordusu kazanmış, Karesi donanması ağır bir hezimete uğramıştır. Edremit Deniz Savaşı galibiyeti 1291'de Akka'nın düşmesinin ardından Haçlıların ilk önemli başarısı olmuş ve daha sonraki Haçlı liglerinin kurulmasını temellendirmiştir.Item DİOGENES AİLESİ VE KONSTANTİNOS DİOGENES'İN FAALİYETLERİ(Ankara Üniversitesi, 2020) Günaydın, Törebey; Sanat Tarihi; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiBizans İmparatorluğu'nda sekizinci ve on birinci yüzyıllar aralığında yaşanan siyasi, sosyal ve ekonomik gelişmelerin neticesinde yazılı kaynaklarda şahısların kökenlerine ve ailelerine dair bilgiler verilmeye başlanmıştır. Bu çerçevede çalışmamızda tipik bir Bizans Ailesi özelliklerine sahip Diogenes Ailesi'nin kökeni ve irtibat noktalarını tespit ve analiz ettik. Diogenes Ailesi'nin kökeni tam olarak tespit edilemese de faaliyette bulunduğu bölgeler vasıtasıyla çıkarımlarda bulunularak süreç içerisinde ailenin üstlendiği vazifeler, akrabalık bağları ve merkeze karşı tutumları aşikâr kılındı. Konstantinos Diogenes'in Makedonya Hanedanlığı ile kurduğu sıkı yakınlığın tarihi temellerini ortaya çıkaran bilgilerin tarinin ardından Konstantinos Diogenes'in hayat hikâyesi ile birlikte faaliyetlerinin asıl gayesi netleştirildi. Diogenes Ailesi'nin Makedon Hanedanlığı ile yakınlığının vurgulandığı bu çalışmada IV. Romanos Diogenes'i tahta çıkmasını sağlayan etmenlerden biri olan Diogenes Ailesi'nin Bizans İmparatorluğu'ndaki konumu ele alınmıştır.Item AÇIK İNOVASYON İLE ÖRGÜT KÜLTÜRÜ İLİŞKİSİ: TÜRKİYE'DE BİLİŞİM SEKTÖRÜNDE BİR * ARAŞTIRMA(Ankara Üniversitesi, 2020) Kasalak, Serhat; Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi; Siyasal Bilgiler FakültesiBu çalışmanın amacı Türkiye'de bilişim sektöründe yer alan rmaların açık inovasyon inisiyatierini araştırmak ve açık inovasyon, örgüt kültürü ile sosyal ağlar arasındaki ilişkileri incelemektir. Araştırmada örnek olay incelemesi yöntemi uygulanarak, bilişim sektöründe faaliyet gösteren yedi işletme ile açık inovasyon uygulamalarını incelemek ve açık inovasyon, örgüt kültürü ve sosyal ağlar arasındaki ilişkileri belirlemek amacıyla görüşmeler yapılmıştır. Çalışma sonucunda, bilişim şirketlerinin bulundukları sektör itibarıyla açık inovasyonu uyguladıkları, açık inovasyonu uygulamada başarılarıyla farklılaşan rmaların, sosyal ağda daha merkezde olan ve daha sağlam bağları olan rmalar olduğu tespit edilmiştir. Yine araştırma sonucunda, rmalarda açık inovasyon uygulamalarını başarılı şekilde hayata geçirebilmek için, destekleyici ve uyumlu bir örgüt kültürünün olması gerektiği tespit edilmiştirItem ÖZNE OLARAK KADIN MÜHTEDİLER:FRANSA 1 KAMUSAL ALANINDA DENEYİMLER(Ankara Üniversitesi, 2020) İnci, Nuriye; İlahiyat; İlahiyat FakültesiBu makale Avrupa ve İslam karşıtlıklarının en yoğun yaşandığı Fransa kamusal alanında kültürler ve dinlerarası geçişlerin öznesi olarak ifade edilebilecek kadın mühtediler üzerine odaklanmaktadır. Makalenin konusu içsel bir tecrübe olan inancın “beden” yoluyla Fransa kamusal alanına yansıyış biçimleriyle ortaya çıkan karşıt durumlar, dini dönüşümün arka planı, ihtida sonrası ve alışkanlıkların değişmesi, yeni kimlik tanımlamaları, yeniden sosyalleşme stratejileri, alternatif alan arayışlarıyla yeni bir İslami gürün ortaya çıkışı tartışılmaktadır. Makalede öne çıkan görüşler Birincisi; A. Touraine'in belirttiği gibi “İnsanlar bireysel özne olarak kendilerini ifade edemezlerse, total ideolojiler altında yaşamaya devam edecektir”. Bu teoriyi mühtediler açısından düşünmek, onlara bireysel özne olarak kendilerini ifade etme fırsatı sunmaktadır. İkincisi; çoğulcu toplumlarda kültürler ve dinlerarası geçişlerin kaçınılmaz olduğu, farklı desenleri bir arada görmenin yaygınlaşmasıdır. Üçüncüsü Fransa aile yapısının ve seküler yaşam biçimlerinin bireylere salt mutluluğu sağlamada yetkinliğinin tartışılabilirliğidir. İhtida sonrası “Fransız Müslüman” öznesinin diğer göçmen müslümanlardan ayrıştığı noktalara dikkat çekmektedir. Dördüncüsü inanç veya inanç tercihleri ile toplumun bir kesiminin ötekileştirilmemesi için ilgili tartışmaların sadece politik açıdan değil kişilerin duyduğu metazik istekler ve vicdan özgürlüğü bağlamında ele alınmasına duyulan ihtiyacı aktarır. Ayrıca İslam'da ibadetlerin kişilerin ahlâkını dönüştürücü etkisi üzerinde durulmaktadır. Evrensel bir değer olan ahlakın, İslamîleşmesi süreci ve sıradan davranışların ibadet kapsamında anlamlandırılması ele alınmaktadır.Item SEYAHATNAMELER IŞIĞINDA TOSYA(Ankara Üniversitesi, 2020) Karasaliğoğlu, Murat; Other; OtherKastamonu coğrafyası oldukça dağlık bir yapıya sahiptir. Coğrafyanın zorluğu yanı sıra Anadolu'nun önemli yol sistemleri üzerinde de yer almaz. Bu durum bölgenin tarihsel yazılı kaynak ve seyahatnamelerde fazla geçmemesine neden olmuştur. Kastamonu'nun bu genel durumuna uymayan bir yer ise Tosya'dır. Kastamonu'nun ilçesi olan Tosya, tarih boyunca Kuzey Anadolu'nun en önemli ticari ve askeri güzergâhının üzerindeki Devrez Vadisi'nde yer almaktadır. İlçe konumu gereği tarihin her döneminde önemli bir yer olmuştur. İlçe bu konumuyla birlikte önceleri Hristiyan Hac yolunu kullananların daha sonra da özellikle İran ve Hindistan'a seyahat eden gezginlerin notlarında yer almıştır. Erken dönem tarihi hakkında fazla bilgimizin olmadığı Tosya'nın Bizans Dönemi sonlarına doğru yazılı kaynaklarda görünmeye başladığı görülür. MS 10. yüzyılda yaşamış olan Arap ElMakdisi'den isminin “Dusiniya” olduğu öğrendiğimiz ilçe üzerine 15. yüzyıldan itibaren bilgiler seyahatnameler aracılığıyla gelmeye başlar. Birçok kişi tarafından ziyaret edilen yerleşim üzerine seyahatnamelerde demograk yapı, tarihsellik, tarım, zanaat, sanayi ve kente dair başka değerli bilgileri bulmak mümkündür. Bu bilgiler arasında ilçenin bağcılık ve şarapları, nüfus yapısındaki Hıristiyan ve Müslüman çeşitliliği ile Yeşil Fas Derisi ile kaşmir üretimi öne çıkan özellikler olarak görülürItem PAZARLAMA YÖNETİMİNDE MARKALAR(Ankara Üniversitesi, 2020) Demiroğlu, Mehmet; Other; OtherMarka, bir işletmenin mal ve hizmetlerini bir başka işletmenin mal ve hizmetlerinden ayırt eder. Pazarlama yönetimi araçlarından olan markalar, müşteri zihinlerinde ürünlere ilişkin bir imaj oluşturur. Ürünlerin piyasa yatı, marka imajı ile oluşan değeri de içerir. Pazarlama açısından, marka değerine odaklanan birçok çalışma vardır. Küresel ortamda pazarlama stratejileri geliştirmede, markalaşma çabaları önem kazanmıştır. İşletmeler için sürdürülebilir rekabet avantajı sağlamada, marka oluşturma ve marka koruması önemli hale gelmiştir. Ülkeler açısından da, rekabet avantajı sağlamada yine marka oluşturmanın ve korumanın önemli rolü vardır. Ülkelerin rekabet gücünde önemli göstergeler olan ihracat/ milli gelir büyüklükleri ile marka oluşturma/koruma faaliyetleri arasında genelde benzer bir eğilim vardır. İşletmeler açısından marka oluşturma ve marka koruması, sürdürülebilir rekabet avantajı sağlayarak daha fazla getiri elde etmede vazgeçilmez öneme sahiptir.Item İŞLETME OKULLARINDA YÜRÜTÜLEN SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ GELECEĞİN YÖNETİCİLERİNE NE TÜR KATKILAR SAĞLAYABİLİR?(Ankara Üniversitesi, 2020) Tuzcu, Arcan; İşletme; Siyasal Bilgiler FakültesiToplumsal yaşamda meydana gelen değişimler, organizasyonları da bu değişim sürecine uymaya zorlamaktadır. Aksi durum organizasyonların toplumsal beklentilere cevap veremeyip güç kaydetmelerine neden olabilmektedir. Örgütlerin sosyal sorumlulukları konusunda da toplumun talepleri her geçen gün artmaktadır. Bu noktada hem işletmeler hem de üniversiteler sosyal açıdan sorumlu uygulamalara daha çok yönelmektedirler. İşletmeler ekonomik olduğu kadar sosyal sorumluluklarını, üniversiteler de araştırma yapmak ve nitelikli insan yetiştirmek kadar toplumsal gelişmeye katkı sağlama sorumluluklarını yerine getirmeye çalışmaktadırlar. Bu süreçte özellikle işletme okullarında okuyan öğrencilerin üniversite yaşamlarında yürütecekleri sosyal sorumluluk projeleri toplumsal ihtiyaçlara destek olmaktadır. Diğer taraftan bu projeler hem öğrencilerin kişisel gelişimleri ve hem de gelecekte çalışacakları toplumsal beklentilerle şekillenen organizasyonların başarısı için de önemlidir. Bu çalışmanın amacı işletme okullarında yürütülen sosyal sorumluluk projelerin olası katkılarını ortaya koymaya çalışmaktır. Bu amaçla 14 farklı sosyal sorumluluk projesini hayata geçiren 134 Ankara Üniversitesi İşletme Bölümü öğrencisinin gerçekleştirmiş olduğu projelerden elde ettiği kazanımların neler olduğu içerik analizi ile belirlenmeye çalışılmıştır. Elde edilen bulgular tamamlanan sosyal sorumluluk projelerinin toplumsal olduğu kadar bireysel ve örgütsel kazanımların ortaya çıkmasına katkı sağladığını göstermektedir.Item TÜRKİYE'DE İDARİ VE ASKERİ ALANDA 1 SÖZLEŞMELİ PERSONEL İSTİHDAMI(Ankara Üniversitesi, 2020) Sayan, İpek Özkal; Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi; Siyasal Bilgiler FakültesiTürkiye'de bir istihdam şekli olarak tercih edilen sözleşmeli personel statüsü kamu hizmetlerinin görülmesinde memurluk istihdamıyla birlikte kullanılmaktadır. İlk zamanlarda istisnai ve geçici olması planlanan bu istihdam biçimi zamanla “genellik” ve “süreklilik” esası üzerinden uygulanmaya başlamıştır. Halen pek çok farklı alanda sözleşmeli personel istihdam edilmektedir. Bunlardan biri de askeri alandır. İdari ve askeri alanda sözleşmelilik farklı gerekçelerle uygulanmaktadır. Sözleşmeli istihdam alanında önemli bir dönüşüm parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı Hükmet Sistemine geçilmesiyle yaşanmıştır. Özellikle idari alan bu sistem değişikliğinden askeri alana göre daha çok etkilenmiştir. Sonuç olarak bu makalenin amacı idari ve askeri sözleşmeli personel istihdamını Parlamenter Sistem ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dönemi açısından analiz etmek ve tespit edilen problem alanlarını tartışmaya açmaktır.Item ADALET YÖNETİMİNDE DÖNÜŞÜM(Ankara Üniversitesi, 2020) Övgün, Barış; Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi; Siyasal Bilgiler FakültesiTürkiye'de, 1980 darbesi ile başlayan, devletin yenisağ/neo-liberal dönüşümünün adalet yönetimine yansıması 2002 yılı sonrasına denk gelmektedir. Adalet yönetiminde mevcut dönüşüm, adalet hizmetlerinde verimlilik, etkinlik ve etkililik sağlama gayeleri çerçevesinde olmuştur. Çalışma, uluslararası alanda 20. yüzyılın sonunda ortaya çıkmış olan yargıda verimlilik kavramı bağlamında Türkiye adalet yönetiminde 2002 sonrasında başlayan dönüşümü analiz etmektedir. Bu makale adalet yönetiminin kamu yönetimi disiplini içinde bir çalışma alanı olduğu varsayımından hareketle, adalet yönetimindeki dönüşümün yeni-sağ ile başlayan sürecin bir parçası olduğunu ileri sürmektedir. Bu politikaları teknikleştiren ve transfer eden aktörler ise uluslararası örgütlerdir. Bu çerçevede, Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi ve Dünya Bankası gibi uluslararası örgütlerin, adalet sisteminin dönüşümü üzerindeki etkilerini sorgulamaktadır. Sorgulama, tüketici hakem heyetlerinin yargısal verimliliğe etkisi ve önemi çerçevesinde yapılmaktadır.Item OSMANLI DÖNEMİNDE TOKAT ŞEHRİNİN FONKSİYON ÖZELLİKLERİ(Ankara Üniversitesi, 2020) Akyüz, Hatice Ö.; Other; OtherBu çalışmanın amacı, Osmanlı döneminde Tokat şehrinin fonksiyon özelliklerini şehir coğrafyası açısından incelemektir. Coğrafya sistematiğine bağlı kalmak suretiyle Cumhuriyet öncesi dönemi ve belirli bir konuyu esas alarak hazırlanan şehir coğrafyası çalışmaları yok denecek kadar azdır. Bu açıdan yaklaşıldığında makale, coğrafya literatüründe ilklerden birini temsil etmektedir. Osmanlı döneminde Tokat şehrinin fonksiyonları konusunda veri ve bilgiler içeren Sivas vilayet salnameleri, Tokat şer'iyye sicilleri ve Tahrir defterleri yararlanılan temel kaynakları oluşturmaktadır. Bunların yanında yerli ve yabancı seyyahların eserleri de önemli kaynaklar arasında yer almaktadır. Yine farklı tarihlerde arazi çalışmaları yapılarak Osmanlı döneminde şehrin yayılışı ve fonksiyon alanları doğrudan yerinde incelenmiştir. Tokat yaklaşık beş asır Osmanlı idaresinde kalmıştır. Bu uzun Osmanlı döneminde Tokat, başta ticaret ve sanayi olmak üzere yönetim, eğitim, sağlık, ulaşım ve tarımı kapsayan çok fonksiyonlu bir şehir özelliğine sahip olmuştur. Bazılarının önemi zamanla değişse de bütün fonksiyonlar, birbirlerini daima desteklemiş ve böylelikle Osmanlı dönemi boyunca şehrin devamlı şekilde canlılığını ve önemini korumasına imkân sağlamıştır.Item DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE FİZİKSEL ENGELLİLİK: ZAMAN ÇİZELGESİ(Ankara Üniversitesi, 2020) Subaşıoğlu, Fatoş; Bilgi ve Belge Yönetimi; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiFiziksel engelli bireyler de diğer engelli bireyler gibi toplumda özel bir konuma sahiptir. Bu bireyler için gerekli olan; toplumla bütünleşmelerini, toplum yaşamına uyumlarını kolaylaştıracak ve farklılıklarını giderecek olanakları sağlamaktır. Bu zaman çizelgesi, dünyada ve ülkemizde ziksel engellilerin yaşamını etkileyen önemli olayların, bireylerin, grupların, kurumların, bazı teknolojilerin kronolojik gelişim çizgisini içererek, dünyada ve Türkiye'de ziksel engellilerin yaşam kalitesini iyileştirme yönünde yapılan toplumsal, kültürel, siyasi, eğitimsel ve tıbbi girişimlerin tarih içindeki gelişimine olan farkındalığı artırmayı amaçlamaktadır.Item STYRİA BÖLGESİ (AVUSTURYA) YENİLİK SİSTEMİ'NİN GENEL BİR DEĞERLENDİRMESİ(Ankara Üniversitesi, 2020) Çelik, Fatih; Other; OtherYenilik, kısaca bilginin ürünler ve süreçler şeklinde ticarileştirilmesidir. Yenilikler, klasik iktisatçılardan beri ekonomide önemli bir yere sahiptir. Günümüzün küreselleşen dünyasında bu önemi daha da artmıştır. Küresel rekabet gücünde, yenilikler önemli bir unsur haline gelmiştir. Bu nedenle yeniliklerde sistem yaklaşımı temelinde 1980'lerde Ulusal Yenilik Sistemi (UYS), 1990'larda Bölgesel Yenilik Sistemi (BYS) ve 2000'lerde Sektörel Yenilik Sistemi (SYS) gibi yaklaşımlar geliştirilmiştir. Bu çalışmada, Avusturya'nın Styria Bölgesi Yenilik Sistemi temel bileşenleri (stratejiler, aktörler ve araçlar) ile analiz edilmiştir. Bir sanayi bölgesi olan Styria, II. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa'nın yeniden yapılanmasında önemli bir rol oynamıştır. Bu dönemde, demir-çelik sektörüne dayalı bölge ekonomisi oldukça gelişmiştir. 1980'lerde dış ticarete açılan bölge, düşük maliyetli gelişmiş ülkelerin rekabet baskısı altında kalmıştır. Bölgenin küresel rekabet gücünü yenilikler temelinde artırmak için yerel aktörlerin işbirliğinde Bölgesel Yenilik Sistemi geliştirilmiştir. Nitel araştırma yöntemlerinden doküman analizi tekniğiyle yapılan analizle Styria Bölgesi Yenilik Sistemi'nin temel bileşenleri (stratejiler, aktörler ve araçlar) ortaya konmuştur. Bunlar, stratejiler (kalkınma, teknoloji, ekonomi ve araştırma stratejileri), aktörler (Bilim, Araştırma ve Ekonomi Bakanlığı, Ulaştırma, Yenilik ve Teknoloji Bakanlığı ile bölge yönetimi, üniversiteler ve araştırma kurumları gibi yerel aktörler) ve araçlar (mali destekler, kümeler, yetkinlik merkezleri gibi). Analizle Styria bölgesinin yenilik sistemi temelinde sanayi toplumundan bItem YABANCI DİL OLARAK TÜRKÇE ÖĞRETİMİ DERS KİTAPLARINDAKİ OKUMA METİNLERİNDE YER 1 ALAN SÖZCÜKLERİN SIKLIK GÖRÜNÜMLER(Ankara Üniversitesi, 2020) Tarcan, Özlem Dağ; Other; OtherYabancı Dil Olarak Türkçe ders kitaplarının özelliklerinden biri de Türkçeyi yabancı bir dil olarak öğrenen öğrenicilerin dil öğrenme sürecinde ihtiyaç duydukları sözcükleri içermesidir. Bu doğrultuda öğrenicilerin özellikle ileri seviyelerde günlük dilde kullandıkları sözcükleri olabildiği kadar geliştirmesi hedeenmektedir. Bu nedenle söz konusu alanda yayınlanan ders kitaplarında, öğrenicinin sözcük dağarcığını geliştirmek ve pekiştirmek için farklı konu ve içeriklerde okuma metinlerine yer verilmektedir. Okuma metinleri, öğrenicilerin okuduğunu anlama becerilerini geliştirmekle birlikte aynı zamanda var olan sözcük dağarcığını pekiştirmeye ve geliştirmeye yönelik içeriğe de sahip olmalıdır. Okuma metinlerinde yer alacak sözcüklerin belli ölçütler doğrultusunda seçilmesi, o ders kitabının kalitesini artırmakla birlikte aynı zamanda öğrenicilerin sözcük dağarcığına olumlu katkıda bulunmaktadır. Bu amaçla, yabancı dil olarak Türkçe ders kitaplarında yer alacak okuma metinlerindeki sözcük seçiminin mutlaka belli ölçütlere göre yapılması gerekmektedir. Bu doğrultuda, B2 dil seviyesine gelmiş bir öğrenicinin Türkçenin en sık kullanılan sözcüklerini bilmesi hedeenebilir diyebiliriz çünkü B2 dil seviyesi, öğrenicinin artık dili rahat bir biçimde kullanmaya başladığı, yazılanları anlama konusunda sıkıntı yaşamadığı ileri bir seviyedir. Bu nedenle, kuramsal olarak B2 gibi belli bir seviyeye erişen öğrenicilerin temel sözcüklerin yanı sıra dilde sıklıkla rastlanan sözcükleri de bildikleri varsayılmaktadır. Bu çalışmada, yabancı dil olarak Türkçe ders kitaplarında yer alan okuma metinlerindeki sözcüklerin Türkçe Sıklık Sözlüğünde yer alan, en sık kullanılan sözcüklerle aralarında bir örtüşme olup olmadığını ortaya koymak amaçlanmaktadır. Bu bağlamda elde edilen sonuçlar doğrultusunda Yabancı Dil Olarak Türkçe ders kitaplarında yer alan okuma metinlerindeki sözcük dağarcığının B2 düzeyindeki yapılanışı ortaya konacak ve ders kitaplarında yer alan okuma metinlerindeki sözcüklerin seçimine eleştirel bir bakış açısı geliştirilecektir. Çalışmadan elde edilecek çıktıların, Türkçenin yabancı dil olarak öğretimi kitaplarını daha nitelikli ve daha hedef odaklı olmasını sağlayacağı düşünülmektedir.Item BİLGİ VE BELGE YÖNETİMİ BÖLÜMÜ AKADEMİSYENLERİNİN AKADEMİK SOSYAL AĞLARI 1 KULLANIM DÜZEYLERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA(Ankara Üniversitesi, 2020) Işık, Demet; Bilgi ve Belge Yönetimi; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiGünümüzde bilimsel çalışmaların görünürlüğünün artırılması ve bilimsel iletişimin daha hızlı gerçekleşmesi için sosyal ağlardan giderek daha fazla yararlanılmaktadır. Özellikle akademik dünyada araştırmacılar çalışmalarını akademik sosyal ağlarda yayımlayarak bilim dünyasına duyurmayı tercih etmektedirler. Bu nedenle akademik sosyal ağların kullanımını ölçmeye yönelik çalışmalar literatürde ağırlık kazanmıştır. Çalışmanın kuramsal anlatımında akademik sosyal ağlardan Google Scholar, ResearchGate, Academia.edu ve Mendeley inceleme kapsamına alınmıştır. Bu dört akademik sosyal ağ, sağladıkları araçlar açısından karşılaştırılarak benzer ve farklı yönleri ortaya konulmuştur. Daha sonra Ankara'daki Bilgi ve Belge Yönetimi-BBY Bölümleri akademisyenlerinin akademik sosyal ağlar konusundaki farkındalıkları ve bilgi düzeylerini saptamak için anket yöntemi uygulanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, BBY Bölümü akademisyenlerinin çoğunluğu sosyal ağları ve akademik sosyal ağları kullanmaktadır. Sosyal ağlardan Instagram, Twitter ve Facebook'un en sık kullanılan ağlar olduğu; Google Scholar, ResearchGate, Academia.edu, LinkedIn ve Mendeley'in en sık kullanılan akademik sosyal ağlar olduğu tespit edilmiştir. Akademik sosyal ağlar akademisyenler tarafından ağırlıklı olarak alanları ile ilgili yayınları ve yenilikleri takip etmek ve akademik çalışmalarını paylaşmak amaçları için kullanılmaktadır.Item TEKNOLOJİ KABUL MODELİ VE TEKNOLOJİ BENİMSEME KATEGORİLERİ BAĞLAMINDA KRİPTO PARA BİRİMİ SAHİPLİĞİNİ KEŞFETMEK: KOİN-İYİMSERLER, GÖZLEMCİLER VE KOİN-ŞÜPHECİLER(Ankara Üniversitesi, 2020) Karademir, Cansu Öksüz; Other; OtherBu çalışmada, teknoloji kabul modeli ve teknoloji benimseme kategorizasyonu kullanılarak Türkiye'de kripto para birimi sahiplik eğilimlerinin anlaşılması amaçlanmıştır. 407 katılımcıdan toplanan veriler, veri madenciliği ve tanımlayıcı istatistiksel teknikler ile analiz edilmiştir. Performans beklentisi ve kolaylaştırıcı koşullar, kripto para birimi sahiplik kararını etkileyen en önemli değişkenlerdir. Üç farklı kripto para benimseme kategorisi belirlenmiştir. Koin-iyimserler, kripto para birimlerine hedeerine ulaşmak için bir araç olarak yaklaşmaktadır. Kripto para birimleri hakkında bilgi edinen ve dağıtan öncülerdir. Gözlemciler, kripto para birimlerinde elde ettikleri bilgilere dayanarak hareket ederler. Kaygı ve bilgi düzeyi, kararlarını etkilemektedir. Koin-şüpheciler ise ekonomik kayıp ve daha geleneksel alternatierin kullanılabilirliği konusunda endişe nedeniyle kripto para birimi sahipleri değildir.Item EVLİLİK KALİTESİ ÖLÇEĞİ'NİN GELİŞTİRİLMESİ(Ankara Üniversitesi, 2020) Gürel, Betül; Other; OtherBu çalışmada, Türkiye'de geliştirilmiş olan Evlilik Kalitesi Ölçeği (EKÖ) tanıtılmıştır. EKÖ'nün geçerlik ve güvenirlik çalışması, evli çiftlerden elde edilen iki farklı veri seti (n = 1 422; n = 556) üzerinde gerçekleştirilmiştir. EKÖ'nün 2 geçerliği üç farklı yöntemle test edilmiştir: Birincisi, EKÖ'nün geçerliği, 422 evli bireye ilişkin veri seti üzerinde Açıklayıcı Faktör Analizi (AFA) ile incelenmiştir. İkincisi, EKÖ'nün geçerliği için 556 evli bireye ilişkin veri seti üzerinde Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) yapılmıştır. DFA sonuçları, maddelerin beş faktör ile temsil edilebileceğini göstermektedir. Üçüncüsü, EKÖ'nün benzer ölçekler geçerliği, Hilton ve Devall (1997) tarafından geliştirilen ve araştırmacı tarafından Türkçe'ye uyarlanan Aile Ekonomik Güçlük Ölçeği (AEGÖ) ve Pines (1996) tarafından geliştirilen ve Çapri (2008) tarafından Türkçe'ye uyarlanan Eş Tükenmişlik Ölçeği (ETÖ) kullanılarak incelenmiştir. EKÖ'nün Cronbach Alpha katsayısı ise farklı iki ölçümde (n = 422; n = 556) sırasıyla 1 2 .97 ve .96 bulunmuştur. Bulgular, EKÖ'nün evli bireylerin evlilik kalitesini ölçmek amacıyla güvenle kullanılabileceğini göstermektedir.Item Ceride-i Havadis Gazetesi; Hindistan; Sipahi Ayaklanması; İngiltere; Doğu Hindistan Şirketi.(Ankara Üniversitesi, 2020) Sonar, Aysel Çelik; Tarımsal Yapılar ve Sulama; Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi1857 yılında meydana gelen ve “Sepoy İsyanı” olarak da adlandırılan ayaklanma, Hint ahalisi için Batılı sömürü düzenine karşı bir başkaldırı ve özgürlük mücadelesi olarak görülürken; İngiltere ve Avrupa Devletleri gözünde bir grup başıbozuk asi askerin isyanı olarak görülmüştür. İngiltere'nin vermiş olduğu imtiyaz ile Hindistan'da ticari faaliyetler yürütmek içim kurulan Doğu Hindistan Kumpanyası, zamanla kuruluş amacının dışına çıkarak siyasi, sosyal, iktisadi, askeri gücü ele geçirmiş adeta özerk bir devlet gibi hareket etmiştir. Kumpanyanın bölgeye geldiği ilk zamanlar izlemiş olduğu ılımlı politikaları terk edip baskıcı bir yönetim uygulaması Hint ahalisinin her geçen gün İngilizlere ve dolaylı olarak Avrupalılara kin gütmelerine neden olmuştur. Doğu Hindistan Kumpanyasının idaresine karşı meydana gelen bu askeri nitelikli ayaklanma çok kısa sürede bir halk hareketine dönüşmüş ve tüm Hindistan'a yayılmıştır. İsyan her ne kadar Hint halkı için istenilen sonuca ulaşamamış olsa da şüphesiz Hindistan'da hem Hint halkı hem de İngiltere Devleti için yepyeni bir dönemi başlatmıştır.Item İNTERNETTE HABER ÜRETİMİ VE GAZETECİLER ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA: ALTERNATİF BİR KAVRAMSAL ÇERÇEVE DENEMESİ(Ankara Üniversitesi, 2020) Bulut, Çağrı Kaderoğlu; Gazetecilik; İletişim FakültesiBu çalışma, yeni iletişim teknolojilerinin mümkün kıldığı olanaklarla oluşan internet gazeteciliğinde çalışma ve haber üretme pratiklerini incelemektedir. Çalışmanın kavramsal çerçevesi emek süreci kuramı etrafında oluşturulmuştur. Çalışmanın varsayımı, internet gazeteciliği üzerine var olan yazında teknoloji ve dönüşüm tartışmalarının, söz konusu dönüşüme ilişkin bütüncül bir kavrayış sunmaktan uzak olduğu ve dönüşümü emek süreci teorisiyle incelemenin bu eksikliği gidermeye katkı sunacağıdır. Bu kapsamda çalışmada yeni teknolojiler, internette haber üretme pratikleri ve çalışma koşulları gazetecilerin emek sürecinin bileşenleri olarak ele alınmakta ve teknolojinin bu süreçteki önemli etkisinin emek sürecini bir bütün olarak nasıl dönüştürdüğü tartışılmaktadır. Böylece, literatürdeki geniş kanının aksine internetin gazeteciler için mutlak özgürleştirici bir alan olup olmadığı sorgulanacaktır. Bu çerçevede internet medyasında çalışan yedi gazeteciyle gazetecilik pratikleri üzerine derinlemesine görüşmeler yapılmış ve yedi kurumda sistematik olmayan gözlemler gerçekleştirilmiştir. Bulgular tartışmanın kavramsal çerçevesi ekseninde sınıandırılmıştır. Çalışmanın ilk bölümünde yeni iletişim teknolojilerinin gazetecilik üzerinde yarattığı dönüşüm tartışılacak, ikinci bölümde emek süreci bağlamında gazetecilerin temel sorun alanları saptanacaktır. Üçüncü bölümde ise internet gazeteciliğinde emek süreci alandan bulgularla açıklanmaya çalışılacaktır