Cilt:04 Sayı:01 (2017)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item Shell Shock Cinema: Weimar Culture and the Wounds of War(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Kibaroğlu, Burak; İletişim FakültesiItem Türkiye Sözlü Basın Tarihi(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Tellan, Bülent; İletişim FakültesiItem Aşkın Tüketim Kültürü Üzerinden Yeniden Anlamlandırılması: Markafoni Örneği(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Ayvazoğlu, Süheyla; İletişim FakültesiAşk ile tüketimin anlam açısından birbirini ikame edişi ile reklamcılığın ve reklam nesnesinin bu durumu yeniden üreterek taze tutması, bu çalışmanın odak noktasında bulunmaktadır. Bu açıdan aşk ile tüketimin nasıl ve hangi yönlerden bir araya geldiği ya da benzeştiği, aşkın doğasında metalaşmanın varlığı/yokluğu, tüketim toplumu bireylerinin gündelik hayatlarında aşk’ın satın alınabilen bir nesneye dönüşümü ile tüketme eyleminin aşksallaşmasının mümkünlüğü üzerine eğilecek bu çalışmada, Markafoni’nin rastgele seçilmiş üç reklam filmi inceleme nesnesi olarak belirlenmiştir. “Her alışveriş bir Aşk” ana sloganına sahip bu reklam filmleri “tüketim aşkı” teması özelinde Roland Barthes’ın mit kavramı aracılığıyla analiz edilmiştir. Bununla birlikte reklamları düş dünyası olarak betimleyen Jean Baudrillard’ın bu görüşünden hareketle Markafoni’nin tüketim aşk’ına biçtiği düşsel mekanlar yine mit kavramı rehberliğinde değerlendirilmiştir.Item Medya Arası Gündem Belirleme Kuramı Araştırmalarında Bir Yöntem Uygulaması: Hürriyet Online ve Twitter Örneği(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Melek, Gizem; İletişim FakültesiGünümüzde ana akım medya ile sosyal ağlar arasındaki ilişkiyi doğru ve sağlıklı bir biçimde anlamak gitgide daha büyük bir önem kazanmaktadır. Dolayısıyla bu ilişkiyi en iyi ve sağlam şekilde anlayacak ve test edecek bilimsel yöntemlerin bilinmesi ve uygulanması da ciddi bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu noktadan hareketle kaleme alınan bu makalede, daha önce Amerika’da yapılmış bir araştırma model alınarak Hürriyet Online ve Twitter gündemleri arasındaki ilişkiyi anlamak üzere tasarlanmış, geçerliliği ve güvenilirliği test edilmiş bir çalışmanın yöntemi ve analizinin detayları anlatılmaktadır. Böylelikle dünyada kullanılan yöntemlerin Türkiye’de daha iyi anlaşılması amaçlanmaktadır. Bu yöntemlerin uygulanması kuşkusuz Türkiye’deki gündem belirleme literatürüne büyük katkılar sağlayacak ve bu alanda yapılan çalışmaları güçlendirecektir.Item Televizyon Haberlerinde Suriyeli Mültecilerin Temsili(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Boztepe, Veli; İletişim FakültesiTürkiye’de mültecilerle ilgili “misafir” yaklaşımı üzerinden üretilen olumlu söylemler, mültecilerin kalıcı olduklarının anlaşılmasıyla birlikte yerini olumsuz söylemlere bırakmıştır. Mültecilerle ilgili olumsuz algının kamuoyunda yaygınlaşması, diğer toplumsal dinamiklerin yanında, televizyon başta olmak üzere haber medyasındaki temsillerle de yakından ilişkilidir. Bu çalışma, mültecilerin televizyon haberlerindeki temsil biçimlerine odaklanmakta, bu temsil biçimlerinin toplumda var olan egemen söylemleri ne ölçüde yeniden üretip güçlendirdiğini ortaya konmayı amaçlamaktadır. Çalışmada, büyük sermaye gruplarına ait olan ve “yeni liberal” ideolojiyi temsil eden Show TV ve Kanal D, dini söylemlerin yaygın olarak kullanıldığı “yeni muhafazakâr” ideolojiye sahip Kanal 7 ve “sol” ideolojiye (sosyal demokrat) sahip Halk TV ana haber bültenleri örneklem olarak seçilmiştir. Söz konusu ana haber bültenleri Teun van Dijk’ın eleştirel söylem çözümlemesinden yararlanılarak analiz edilmiştir. Araştırma bulguları, farklı ideolojik konumlarına rağmen televizyon kanallarının dışlayıcı temsil biçimlerinde ve sorunlu söylemlerde genel olarak benzeştiklerini ortaya koymaktadır. Ancak yine de, kanalların ideolojik çizgilerini yansıtan birtakım temsil biçimleri ve söylem unsurlarını ürettikleri de görülmektedir.Item Haberlerde Kullanılan Ölü Beden Fotoğraflarının Alımlanması(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Tuncay, Didem; İletişim FakültesiBu çalışmada, ölü bedenleri gösteren haber fotoğraflarının okurlar tarafından nasıl alımlandığı incelenmektedir. Çalışma, Türkiye’deki ulusal gazetelerin internet sitelerinde 2015 yılında yayımlanmış altı fotoğrafa ilişkin, farklı sosyo-demografik özelliklere sahip 10 kişi ile derinlemesine görüşmeler yapılarak gerçekleştirilmiştir. Görüşmeler; katılımcıların cinsiyetlerinin, yaşlarının, eğitim düzeylerinin, mesleklerinin, kişisel deneyimlerinin, ideolojik görüşlerinin ve dini inançlarının fotoğrafların alımlanmasında farklılık yarattığını göstermiştir. Bununla birlikte, katılımcılar tarafından ölü beden fotoğraflarına ilişkin çizilen etik sınırlar bulunduğu belirlenmiştir. Katılımcılar, ilk anda çok rahatsız edici buldukları fotoğraflara bakmayı ve bu fotoğraflarla ilgili kapsamlı anlam üretmeyi de reddetmişlerdir. Çalışma, haberlerde ölü beden fotoğraflarının kullanımı konusunda yeni bir tavır geliştirilmesinin gerekli olduğu iddiasındadır.Item Kültürel Açılım, Hepçillik ve Seçkin Sanatın Düşüşü: Türkiye-Avrupa Karşılaştırması(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Hazır, İrmak Karademir; Purhonen, Semi; İletişim FakültesiGüncel birçok çalışma, kültür ve sanat alanındaki sınıflandırmaların önemli yapısal dönüşümler geçirmekte olduğunu öne sürer. Kimilerince bu süreç, yerleşik/köklü (established) sanat tanımının sınırlarının, yeni ortaya çıkan (emerging) sanat alanlarını da içerecek şekilde geçirgenleşmesini içerir ve bu sebeple ‘kültürel açılım’ olarak tarif edilir. Kimilerince ise, beğeni kültürleri arasındaki hiyerarşinin esnekleşmesini içerir ve ‘kültürel hepçillik’ kavramı ile açıklanır. Sunulan bu çalışmada, altı Avrupa ülkesininde yapılan ve 1960-2010 arasında gazetelerde yayınlanan kültür-sanat haberlerinin (N=13,161) içeriğini inceleyen bir araştırmanın verileri kullanılarak şu sorulara cevaplar aranmaktadır: Yayınlanan haberlerin ve eleştirilerin kültür alanlarına göre dağılımı nasıldır? Zaman içerisinde, köklü alanlar ile yeni ortaya çıkan alanlara gösterilen gazetecilik ilgisi değişmiş midir? Belirli bir sanat alanının alt türleri arasındaki hiyerarşi; örneğin klasik müzik, pop müzik ayrımı, öngörüldüğü gibi giderek azalmakta mıdır? Avrupa örneklerinde ‘kültürel açılım’dan ziyade ‘kültürel hepçilleşme’ tezinin açıklayıcı olduğu yörüngeler tespit edilmiştir. Türkiye’de ise diğer ülkelere kıyasla, yeni ortaya çıkan alanlara ve popüler türlere yoğun ilgi olduğu görülmektedir. Sonuç kısmında bu ilginin bir açılım ya da hepçilleşme olarak okunup okunamayacağı sorgulanmıştır.Item Orta ve Doğu Avrupa'da Siyasal Rejim Değişimi ve Medyanın Dönüşümü(Ankara Üniversitesi, 2017-05-30) Aksel, Sevgi Can Yağcı; İletişim FakültesiBir ülkenin sosyo-ekonomik ve siyasal düzeni, o ülkenin iletişim politikalarının oluşturulmasına zemin hazırlar. İletişim sistemlerini analiz etmek ise aynı biçimde sosyo-ekonomik yapıyı ve siyasal düzeni anlamaya olanak tanır. Medya sistemleri de toplumdan topluma ve aynı toplum içinde de zamanla değişiklikler gösterir. Aynı toplum içinde meydana gelen büyük dönüşümlerin temel etmenlerinden biri siyasal rejim değişimleridir. Buradan hareketle, bu çalışmada SSCB’nin dağılışından sonra Orta ve Doğu Avrupa Cumhuriyetlerinin Batı Avrupa’ya entegrasyon ve çok sesli medya sistemine geçiş sürecinde yaşadıkları sorunlar, tarihsel ve betimleyici bir perspektifle ele alınmıştır. Niteliksel analizlere dayanan makalede, rejim değişimi sürecinde, bölgenin ve başta televizyon yayıncılığı olmak üzere medyanın geçirdiği tarihsel dönüşüm, Anglo-Amerikan literatürün yanı sıra Orta ve Doğu Avrupa literatürüne yaslanarak ele alınmıştır.