Cilt: 06 Sayı: 02 (2023)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Cilt: 06 Sayı: 02 (2023) by Title
Now showing 1 - 15 of 15
Results Per Page
Sort Options
Item 112 acil sağlık hizmetleri çalışanlarının afetlere hazırlık algısı(Ankara Üniversitesi, 2023) Okan, Fatih; Porsuk, Sümeyye Kavici; Yıldırım, MelikeSağlık personelinin afete hazırlık algısı ve durumuna etki edebilecek faktörleri belirlemek, afete karşı kendilerini ne kadar hazır hissettiklerini ve gerçekte ne kadar hazır olduklarını tespit etmek oldukça önemlidir. Tanımlayıcı tipteki çalışma, 112 Acil Sağlık Hizmetleri çalışanlarının afetlere hazırlık algısı ve afetlere hazırlık algısını etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla 274 Acil Sağlık Hizmetleri çalışanı ile gerçekleştirildi. Kişisel Bilgi Formu ve Hastane Öncesi Sağlık Personellerinin Afetlere Hazırlık Algısı Ölçeği çevrimiçi sistem ile sağlık çalışanlarına iletilerek veriler toplandı. Verilerin analizinde iki ortalama arasındaki farkın önemlilik testi, tek yönlü varyans analizi ve Pearson korelasyon analizi kullanıldı. 112 Acil Sağlık Hizmetleri çalışanlarının ölçek toplam puanı 117,95± 13,82 olarak bulundu. Erkek sağlık çalışanlarının öz yeterlilik ve müdahale becerisi alt boyut puanı kadın sağlık çalışanlarına göre, hizmet içi eğitime katılanların istek, önem, öz yeterlilik, müdahale becerisi, yarar alt boyut ve ölçek toplam puanı hizmet içi eğitimine katılmayanlara göre, afette görev alanların istek, öz yeterlilik, müdahale becerisi, yarar alt boyut ve ölçek toplam puanı afette görev almayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha yüksek saptandı. Lise mezunu olanların istek, önem, müdahale becerisi alt boyut ve ölçek toplam puanı diğer eğitim seviyesinde olanlara göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha düşük bulundu. Hizmet içi eğitim sayısı ile ölçek toplam puanı arasında pozitif yönlü korelasyon bulundu. 112 Acil Sağlık Hizmetleri çalışanlarının afete hazırlık algısı orta düzeydedir ve cinsiyet, eğitim seviyesi, çalışma yılı, afette görev alma, hizmet içi eğitime katılma ve hizmet içi eğitim sayısına göre değişmektedir. 112 Acil Sağlık Hizmetleri çalışanlarının afetlere hazırlık algısını güçlendirecek eğitimler ve kurs programları düzenlenmelidir.Item Afet eğitimi ve disiplinlerarası öğretim: öğretmenler ne düşünüyor?(Ankara Üniversitesi, 2023) Konur, Kader Birinci; Vekli, Gülşah Sezen; Şeyihoğlu, AyşegülAfetlerle ilgili yapılan araştırmalarda disiplinlerarası çalışmaların ön plana çıktığı görülmektedir. Bu araştırmalarda öğretmenlerin bilgi eksikliklerinin afet eğitimine yönelik uygulamalarda sorun teşkil ettiği ifade edilmekte, afet eğitimi araştırmalarının disiplinlerarası anlayışla zenginleştirilmesi önerilmektedir. Bu bağlamda çalışmada öğretmenlerin disiplinlerarası afet eğitimine ilişkin farkındalıkları, afet eğitimi ve disiplinlerarası öğretime ilişkin algılarının ayrı ayrı belirlenmesi yoluyla ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Bu çalışmada nitel tarama yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından geliştirilen ve 11 açık uçlu sorudan oluşan bir form kullanılmıştır. Araştırmanın katılımcılarını fen bilimleri, sosyal bilgiler ve sınıf öğretmenliği branşlarında görev yapan 107 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin disiplinlerarası öğretimin; birden fazla disiplinin ilişkilendirilmesi ve disiplinlerarası işbirliği gibi genel özelliklerini belirttikleri ancak disiplinlerarası öğretimi uygulama sürecine nasıl entegre edecekleri konusunda bilgi eksiklikleri ve yanılgılı anlamalarının olduğu belirlenmiştir. Bununla birlikte öğretmenler, afet eğitimiyle ilgili nitelikli etkinlik içeriklerinin olmamasını, buna bağlı olarak da hem kendilerinin hem de öğrencilerinin nitelikli eğitim alamamalarını yaşanılan en önemli sorunlar olarak ifade etmişlerdir.Item An overview of landslide management: scope, difficulties, limitations with future directions and opportunities(Ankara Üniversitesi, 2023) Varol, Nehir; Cengiz, Leyla DerinThis study explores the scope, difficulties, limitations, and future directions of landslide management. Landslides pose significant threats to human lives, infrastructure, and the environment, necessitating effective management strategies. The study begins by introducing the topic of landslide management and its importance in mitigating landslide risks. It then delves into the scope of landslide management, including activities such as early warning systems, hazard mapping, and slope stabilization. The study highlights the various challenges faced in landslide management, such as limited resources, technical expertise, and data availability. Additionally, it discusses the limitations of current landslide management practices, emphasizing their inability to completely prevent landslides and the reliance on available technologies. Furthermore, the study presents case studies to provide real-world examples and insights into landslide management approaches. Future directions and opportunities in landslide management are explored, including the integration of advanced technologies, community-based approaches, and improved risk assessment techniques. The study concludes by emphasizing the need for a holistic approach that combines scientific expertise, community engagement, and policy support to achieve effective landslide management and reduce the impacts of these natural hazards.Item Çeken akıntılar ve Karadeniz’de boğulma olaylarının incelenmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) Abdüsselam, Mustafa SerkanBu çalışmada, 2012-2022 yılları arasında Karadeniz’deki kolluk kuvvetleri tarafından kayda girilmiş boğulma olaylarının araştırılması amaçlanmıştır. Karadeniz bölgesindeki 12 ilde (Artvin, Bartın, Düzce, Giresun, Kastamonu, Ordu, Rize, Sakarya, Sinop, Trabzon, Zonguldak) meydana gelen boğulma olayları incelenmiştir. Son 10 yılda toplam 554 olayda 648 kişi sahilden denize girerek boğulma olayına karışmış, bunlardan 304’ü hayatını yitirmiştir. Bu olaylarda tek bir kişi boğulma olaylarına karışabileceği gibi, birçok kişi de boğulma olaylarına karışarak toplu can kayıplarına neden olabilir. Boğulma olaylarında erkeklerin %81’i olaya karışmakta ve %50’si olay sırasında yaşamını yitirmiştir. Kadınlar erkeklere oranla daha az boğulma oranına sahiptir. Boğulma olaylarının yaz aylarında doruğa ulaştığı, özellikle 18 yaş altındaki genç bireylerde boğulma olaylarının çokça rastlandığı sonuçlarına ulaşılmıştır. Bu bağlamda Karadeniz kıyılarında özellikle yaz aylarında genç bireylere yönelik, çeken (rip) akıntıları ve boğulma olayları ile ilgili farkındalık çalışmalarının yapılması ve süreci izlemek adına benzer belirli dönemsel araştırmaların yürütülmesi, çeken akıntılara yönelik risk durumunu içeren mobil uygulamaların geliştirilmesi önerilmektedir.Item Depreme yönelik tutum ölçeğinin geliştirilmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) Karaşin, Yusuf; Filiz, Mustafa; Karagöz, YalçınBu araştırmanın amacı, yetişkin bireylerin depreme yönelik tutumlarını ortaya koymak amacıyla bir ölçeğin geliştirilmesidir. Bu amaç doğrultusunda İstanbul ili Avcılar, Beylikdüzü ve Esenyurt ilçelerinde ikametini sürdüren 18 yaş üstü 363 kişi örneklem kapsamına alınmıştır. İstanbul ilinin örneklem kapsamına alınmasının sebebi, yakın gelecekte İstanbul’da yüksek şiddetli bir depremin bekleniyor olmasıdır. İstanbul içerisinde ise Avcılar, Beylikdüzü ve Esenyurt ilçelerinin örneklem kapsamına alınmasının sebebi ise, bu bölgelerin depreme karşı yüksek risk barındırmasıdır. Katılımcılara hem çevrimiçi hem de yüz yüze anket yoluyla ulaşılmıştır. Katılımcılara ölçek kavramsal yapı ve madde havuzunun oluşturulması, uzman görüşünün alınması, pilot çalışma yapılması, test yeniden test güvenilirliği yapılması aşamalarından sonra uygulanmıştır. Çalışma kapsamında elde edilen verilerin analizinde IBM SPSS ve AMOS paket programlarından faydalanılmıştır. İç tutarlılık güvenilirliği için madde analizi yapıldıktan sonra yapısal geçerlilik analizi yapılmıştır. Analiz sonucunda “Kaygı, Önlem, İhmal ve Kadercilik Algısı” şeklinde ifade edilen 4 faktör 41 sorudan oluşan bir ölçek geliştirilmiştir. Geliştirilen ölçeğin depreme yönelik tutumu ölçmede geçerli ve güvenilir bir ölçüm aracı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Item Determining levels of search and rescue team’s knowledge on avalanche search and rescue(Ankara Üniversitesi, 2023) Kaya, Nahsan; Atalay, Ezgi; Doğan, Melike DemirAvalanches kill more than 150 people every year, although no one knows the exact figure. Additionally, the mortality rate in avalanche incidents may reach up to 70% due to factors such as the lack of knowledge, experience, and organization of search and rescue personnel. This cross-sectional study was conducted to determine the awareness on avalanche and the level of knowledge on search and rescue among personnel who respond to avalanche incidents and participate in search and rescue activities. The sample consisted of 304 individuals who agreed to participate in the study between June and July 2021. Data were collected using an information form on socio-demographic characteristics and a survey prepared by the researchers upon the relevant literature review. It was found that while 65.8% of the participants were female, 34.2% were male. Their mean age was 29.69±8.50 years. The rate of those participating in search and rescue activities in case of a disaster was 44.1 %. The participants had a moderate level of knowledge on avalanche search and rescue as well as on-site medical management of avalanche victims. Those who participated in search and rescue activities in case of a disaster had a higher level of knowledge on avalanche search and rescue than those who did not. Those who were trained on avalanche search and rescue (preparedness, response) had higher levels of knowledge on avalanche search and rescue and on-site medical management of avalanche victims when compared to those who were not. As a consequence, it was determined that participation in search and rescue activities in a disaster increased the personnel’s level knowledge. Also, the related training elevated the levels of knowledge on both avalanche search and rescue and on-site medical management of avalanche victims.Item Düzce depremi sonrası gazete manşetlerinin bütünleşik afet yönetimi sürecine göre değerlendirilmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) Akil, Kübra; Onal, Ebru InalDoğa kaynaklı afetler toplumların fiziksel, psikolojik, sosyo-ekonomik durumları üzerinde ciddi etkiler meydana getirmektedir. Ülkemiz de jeolojik konumu itibariyle depremler başta olmak üzere pek çok afete maruz kalmaktadır. Depremlerin yıkıcı etkilerinin azaltılması etkili ve bütünleşik bir afet yönetimi ile mümkün olabilmektedir. 1999 Marmara depremi sonrasında, risk azaltma evresinde yapılması gereken, planlama, zarar azaltma ve hazırlık konularında eksiklikler tespit edilmiştir. Kriz yönetimi anlayışıyla yönetilmeye çalışılan depremde pek çok koordinasyon ve iletişim sorunları yaşanmıştır. Bütünleşik afet yönetimi sistemi ile afet öncesi zarar azaltma ve hazırlık çalışmalarına ağırlık vermek elzemdir. Afetler öncesi halkın bilgilendirilmesi ve afetlere hazırlık konusunda bilinçlendirilmesi meydana gelen acil durumların afete dönüşmesini önlemeye yardımcı olacaktır. Medyanın da bilgilendirme ve bilinçlendirme konusunda önemi yadsınamaz. Medya yalnızca afetlerden sonra bilgilendirme olarak değil, afet öncesi bireylerin yapması gerekenleri de kapsayan bilinçlendirme çalışmalarına yer vermelidir. Bu çalışmanın amacı da 23 yıl sonra meydana gelen Düzce depreminin gazete manşetlerinde afet yönetimi süreçlerine göre nasıl ele alındığını ve süreçteki değişimi değerlendirmektir. Çalışmada 30 gazete ve bu gazetelerdeki 210 manşet değerlendirilmiş olup, 98 (%46,6) manşet Düzce depremi ile ilgili olduğu görülmüştür. Afet yönetimi süreçlerine göre 46 (%46,9) manşet risk azaltma evresine yönelik, 35 (%35,7) manşet de kriz yönetimi evresine yönelik olarak bulunmuştur.Item Hidro-meteorolojik kaynaklı afetlerin Antalya’daki mekânsal yansımaları(Ankara Üniversitesi, 2023) Kahraman, Sümeyye; Polat, Erkan21. yüzyılın başlangıcından itibaren dünyanın çeşitli yerlerinde geniş çaplı yıkıma sebep olan, sosyal, ekonomik ve mekânsal düzeni olumsuz etkileyen bir dizi yıkıcı iklim afetlerine tanık olunmaktadır. Küresel iklimdeki değişikliklerin iklim tehlikeleri ve aşırı hava olayı risklerini artırdığı tartışılmazdır. Son zamanlarda küresel ölçekte gerçekleşen afetlerin yaklaşık %78'i hidro-meteorolojik afetlerdir ve bu büyük orana iklim değişikliği etkisinin sebep olduğu bir gerçektir. Bu afetlerin sıklığı ve yoğunluğu bölgeler arasında farklılık gösterse de bunlar özellikle kıyı yerleşmelerde baskın olarak gerçekleşmektedir. Gezegenin sınırları böyle zorlanmaya devam ederse hidro-meteorolojik tehlikelerle ilişkili risklerin daha da artması kaçınılmazdır. Bu nedenle, gelecekteki olası olayların tehlikeli sonuçları, toplumun tüm kesimlerinde her alanda uyum sağlamayı gerektirecektir. Bu uyum sağlama sürecinde ve afet risklerinin etkisinin azaltılmasında mekânsal planlama hayati bir araç olarak rol almaktadır. Uyum önlemleri farklı mekânsal ölçeklerde gerçekleşebilir ve farklı mekânsal ölçeklerde farklı risk yönetimi önlemleri alınabilir. Buradan yola çıkarak, bu makalenin amacı iklimden kaynaklı afetlerin kentsel/kırsal mekânları nasıl etkilediğini içerik analizi yöntemi ile Antalya kıyı yerleşmeleri özelinde tespit etmektir. Bu tespitler sonucu özellikle kıyı yerleşimlerinde gerçekleşebilecek afet risklerinin azaltılması için mekânsal planlamanın yasal/yönetsel çerçevesinde hangi konularda öncelikli iyileştirilmeler yapılması gerektiği ortaya çıkacaktır.Item İl afet risk azaltma planı çerçevesinde analitik ağ prosesi yöntemi ile kriter ağırlıklandırma: Kırıkkale ili için bir örnek(Ankara Üniversitesi, 2023) Güven, Emel; Eren, TamerAfetler insan hayatında hem maddi hem de manevi kayıplarla yıkıcı sonuçlara sebep olan olaylardır. İnsan hayatını bu kadar etkileyen olaylarla mücadele edebilmek için dünyanın her tarafında birçok çalışma yapılmaktadır. Çalışmaların temelini afet yönetimi süreci oluşturmaktadır. Bu süreci risk ve zarar azaltma, hazırlık, müdahale, iyileştirme ve yeniden yapılanma olarak dört bölümde ele almak mümkündür. Bu kapsamda Türkiye'de risk ve zarar azaltma sürecinde kullanılmak üzere "İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP)" çalışmaları başlatılmıştır. daha sonra 2021 yılında tüm illerin sürece dahil olması ile tamamlanmıştır. Ancak bu planlar sadece bir kez hazırlanacak planlar olmayıp belirli periyotlar ile güncellenmesi gerekmektedir. Böyle dinamik bir süreç içerisinde mevcut durumu iyileştirmek adına çalışmaların yapılması bu süreçte önemli rol oynamaktadır. Bu çalışmada İRAP planında yer alan il profili modülündeki kriterler Kırıkkale ili dahilinde Analitik Network Process (ANP) yöntemi kullanılarak değerlendirilmiştir. Sonuç olarak ana kriter ve alt kriterlerin önem ağırlıkları elde edilmiştir. Bu sayede İRAP ile afet öncesi süreç için iyileştirme, yatırım, kontrol vb. konularda hangi alanlara öncelik verileceği bilgisi elde edilmiştir.Item Kirişi hasarlı köprülerin yapısal güvenilirliğe dayalı değerlendirmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) Yıldırım, UmutBu çalışma ile amaç, ilgili her türlü yapıya uyarlanabilir Yapısal Sağlığı İzleme yönteminin, yapıdaki eskimeyi veya anlık değişiklikleri tespit ederek gerekli hallerde yapının bakım ve onarımını ivedilikle sağlayıp ömrünü uzatmasını sağlayan bir süreç yönetimi geliştirmektir. Bunun için Avrupa Birliği Marie Curie Araştırma Programı tarafından desteklenen SmartEN projesi kapsamında, Yaşam Döngüsü Yönetiminin ve Yapı Sağlığı İzleme yöntemlerinin güçlü yönlerini birleştirmek ve faydalarını göstermek için genel bir çerçeve ve süreç geliştirmek amaçlanmıştır. Yapısal sistem tanımlama araçları, gerçek modları ve yapısal tepkileri yakalama yeteneği sağlar. Ancak bu parametreler, Yaşam Döngüsü Yönetiminin için anlamlı değildir, bu parameterelerin eyleme geçirilebilir verilere dönüştürülmesi için güvenilirlik endeksine çevrilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, yapısal elemanların veya yapının kendisinin güvenilirlik endeksini veya mevcut yapısal özelliklerinde değişiklik veya değişim nedeniyle yetersizlik olasılığını bulmak için mevcut hizmet verilebilirlik veya sınır limit durum fonksiyonu için bir tür parametre veya eğilimin tanımlanması gerekir. Bu araştırmada, Avusturya'nın Reibersdorf kentinde bulunan S101 ardgerilmeli betonarme köprü kirişinin güvenilirlik değerlendirmesi incelenmiştir. Aşamalı-hasarlı test senaryosunda; ardgerilmiş donatı miktarındaki kaybın, çekme kuvvetlerinin kesit alanında da bir azalmaya yol açacağı varsayılmaktadır. Mesnet ve açıklık hali için iki ayrı güvenilirlik analizi durumu göz önünde bulundurulmuştur. Uygulanan yöntem, doğrusal olmayan bir sonlu eleman yapısal modeli, trafik yükü için olasılık modeli ve hasarlı kirişin özellikleri, boyutları ve donatı yerleşimi ile ilgili dayanım modelini içermektedir. Güvenilirlik, birinci dereceden güvenilirlik yöntemi kullanılarak güvenilirlik endeksi cinsinden tahmin edilmiştir. Köprü güvenilirlikleri, nihai sınır durumları için hesaplanmıştır.Item Kriz ve afetlerde kurum içi iletişimin yönetsel fonksiyonlar üzerindeki etkisine yönelik bir araştırma(Ankara Üniversitesi, 2023) Bilgin, Orhan; Işık, MetinBu araştırmada kriz ve afet durumlarında kamu çalışanlarının kurum içi iletişim algılarının yönetsel fonksiyonlar üzerindeki etkisi incelenmiştir. Bu kapsamda nicel bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın ana kütlesini Bitlis Valiliğine bağlı kamu kurum çalışanları oluşturmaktadır. Örneklem olarak rassal örneklem yöntemi benimsenmiştir. Veri toplamak için anket tekniğinden yararlanılmıştır. Araştırmaya ana kütle içerisinden 448 personel katılım sağlamıştır. Elde edilen veriler SPSS 25 paket programı yardımıyla güvenilirlik, açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri ile frekans, korelasyon ve çoklu regresyon analizlerine tabi tutulmuştur. Analizler sonucunda; kurum içi iletişimin tüm alt boyutlarının yönetimin yöneltme ve denetim fonksiyonları üzerinde anlamlı bir etkisi olduğu görülmüştür. Diğer taraftan, kurum içi iletişimin sadece yöneticiler ile iletişim boyutunun yönetimin planlama fonksiyonu üzerinde anlamlı bir etkisi olduğu görülmüştür. Analiz sonuçlarına göre; genel olarak kurum içi iletişimin yönetimin bütün fonksiyonları üzerinde anlamlı bir etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Bu durum çalışanların kurum içi iletişim algısının artmasının yönetim fonksiyonlarının kriz ve afet durumlarında uygulanabilirliğini artırdığı şeklinde değerlendirilebilir.Item Küresel sorunlar üzerine Türkiye’de gerçekleştirilen lisansüstü çalışmaların incelenmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) İneç, Zekeriya Fatih; Karadeniz, DevrimBu çalışmada küresel sorunlar üzerine Türkiye’de gerçekleştirilen lisansüstü bilimsel çalışmaların genel ve özel eğilimlerini bütüncül bir bakış açısıyla incelemek amaçlanmaktadır. Nitel bir yaklaşımla yürütülen çalışmada Yüksek Öğretim Kurumu Başkanlığı Ulusal Tez Merkezi veri tabanından ulaşılan dokuz tez tematik (meta-sentez) içerik analiziyle incelenmiştir. Elde edilen veriler doğrultusunda ulaşılan bulgular, çalışmaların çoğunlukla küresel sorunlara ilişkin öğrenci yaklaşımlarını çeşitli değişkenler açısından incelemeyi amaçladığını göstermektedir. Genellikle sosyal bilgiler eğitimi bilim dalında gerçekleştirilen çalışmalar, 2019 – 2020 ve 2021 – 2022 yılları arasında yoğunlaşmakta ve sınırlılıkları örneklem ve çalışma gruplarından oluşmaktadır. Çalışmalarda küresel sorunlar ve bağlamları, nitel bağımlı değişkenler olarak ön plana çıkarken bu doğrultuda nitel araştırma yaklaşımlarına ait desenler ile amaçlı örneklemelerle oluşturulan örneklemlere başvurulmaktadır. Veri toplama aracı olarak görüşme formlarının çoğunlukla kullanıldığı çalışmalarda elde edilen veriler ise çoğunlukla içerik analiziyle değerlendirilmektedir. Ulaşılan sonuçlar ise küresel sorunların genelde iktisadi-sosyoekonomik ve çevresel boyutlarıyla incelendiğini fakat özellikle terör olgusunun ele alındığını, öğretim süreci ve küresel sorunlar bağlamında ise çok boyutlu sonuçlara ulaşıldığını göstermektedir.Item Sağlık İnanç Modeli’ne dayalı acil durum afetlere bireysel hazırlık ve bunları etkileyen faktörler(Ankara Üniversitesi, 2023) Arslanoğlu, Ali; Erdoğan, Mustafa; Düdükcü, Yalçın; Keçeli, SerdalÇalışmanın amacı daha önce afet yaşamış kişilerin Sağlık İnanç Modeline göre acil durum/afet bilinci ve algılarına etki eden faktörlerin belirlenmesidir. Bu çalışma tanımlayıcı ve kesitsel tipte planlanmıştır. Veriler, araştırmacılar tarafından literatür taraması yapılarak, Sağlık İnanç Modeli’ ne dayalı alt faktörlerin tanımlanması ile oluşturulan anketlerle elde edilmiştir. Araştırmanın evrenini Kocaeli/Gölcük ilçesinde yaşayan 25.000 kişi oluşturmaktadır. Araştırmada örneklem seçiminde tabakalı örneklem metodu kullanılmıştır. Örneklem tespitinde Kocaeli Gölcük ilçesinde özellikle 1999 yılında yıkımın fazla olduğu merkez mahallelerde yaşayanlar çalışma kapsamına alınmıştır. Bu kapsamda hazırlanan anket katılımcıların sosyo-demografik özellikleri ile ilgili 14 soru ve Sağlık İnanç Modeli 33 maddesinden oluşmaktadır. Anketlerde verilen cevapların farklılık gösterip göstermediğini belirlemek amacıyla t testi ve tek yönlü ANOVA testi uygulanmıştır. Alt boyutlar arasındaki ilişkiyi görmek içinde Kolerasyon testi uygulanmıştır. Araştırmaya katılanların %62,9’unun erkek olduğu, %70,8’inin evli olduğu, %28,1’inin 26-33 yaş aralığında olduğu, %34,2’nin lise mezunu olduğu, %61,8’inin kamu çalışanı olduğu, %58,5’inin daha önce afet yaşadığı, %53,1’inin 17 Ağustos 1999 Marmara Depremini yaşamadığı, %71’inin acil durum/afetlere hazırlıklı olmadığı, %87,9’unun bireysel acil durum/afet çantasının olduğu, %50,4’ünün acil durumlar/afetler konusunda eğitim almadığı, %54,5’inin ilk yardım eğitimi almadığı, %83,3’ünün temel afet bilinci eğitimi almadığı, %97,1’inin toplum afet gönüllüsü eğitimi almadığı son olarak %4,7 sinin diğer eğitimleri aldığı görülmektedir. Öz yeterlilik ile eyleme geçiriciler arasında İstatistiksel olarak anlamlı, pozitif, doğrusal ve orta düzey bir ilişki vardır. Öz yeterlilik ile algılanan engeller arasında istatistiksel olarak anlamlı, pozitif, doğrusal ve çok zayıf bir ilişki vardır. Genel olarak bakıldığında, daha önce acil durumlar ve afetler ile doğrudan veya dolaylı şekilde bu durumu yaşamış ya da duyduklarından dolayı endişe ve korkuya kapılmış, böyle bir durumla bir daha karşı karşıya gelmemeyi isteyen ve bunu istese de bunun kaçınılmaz bir gerçek olduğunun farkında olan çalışanlar, kendilerini afet bilinçlerini, duyarlılıklarını, algıladıkları engelleri ve yararlarını, eyleme geçirici ve öz yeterlilik algılarını böylesi durumlara hazır hale getirmişlerdir.Item Sosyal bilgiler öğretmen adaylarının afetlere yönelik tutumlarının incelenmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) Kortak, VeysiAfetler, bireyler ve toplumlar üzerinde yıkıcı etkiler bırakmaktadır. Toplumlar eski çağlardan beri afetlerden korunmak ve afetlerin olası etkilerini azaltmak için uğraş vermişlerdir. Nüfus artışı, kentleşme, endüstrileşme ve iklim değişikliği gibi faktörlerin de etkisiyle afetler daha sık ve şiddetli bir duruma gelmiştir. Bu süreç içerisinde afetlerin yıkıcı etkilerini hafifletmek için farklı çözümler geliştirilmiş ve afet eğitimleri önemli bir başlık olarak ele alınmıştır. Türkiye’de afet eğitimlerinin 2010 yılından itibaren okul tabanlı olarak verilmeye başlanması önemli bir tarihtir. Okul tabanlı eğitimle, çocukluk çağda afet farkındalığın gelişime önemli katkılar sunması amaçlanmıştır. Öğretmenlere ve gelecekte bu eğitimi verecek olan öğretmen adaylarına bu aşamada önemli rol ve sorumluklar düşmektedir. Bu çalışmada gelecekte okul tabanlı afet eğitiminin önemli bir parçası olacak olan sosyal bilgiler öğretmen adaylarının afetlere yönelik tutum düzeyleri ölçülmeye çalışılmıştır. Anket yoluyla toplanan veriler istatistik programına aktarılmış ve araştırma sorularına uygun analizlere tabi tutulmuştur. Çalışmada öğretmen adaylarının afetlere yönelik bilişsel ve davranışsal tutumları düşük duyuşsal tutumları ise yüksek bulunmuştur. Öğretmen adaylarının tutumlarında cinsiyete, afet yaşama, afet eğitimi alma, ilk yardım eğitimi alma ve bir sivil toplum kuruluşunda faaliyette bulunma durumuna göre farklılık tespit edilmiştir.Item Türkiye’de afet lojistiğinde tekrar kullanılabilir yardım malzemelerinin geri kazanım faaliyetleri üzerine bir araştırma: tersine lojistik süreçlerinin KIZILAY özelinde incelenmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) Toraman, Yavuz; Merdivenci, Fahriye; Tekin, MakberKıt kaynakların kullanımı geçmişten günümüze dek önemli bir sorun olmuştur. Her geçen gün azalan kaynakların efektif kullanılması gittikçe daha fazla önem arz etmektedir. Bu nedenle geri kazanım süreçleri tersine lojistik faaliyetleri kapsamında daha fazla ele alınan bir konu haline gelmektedir. Araştırmanın amacı insanları yakından ilgilendiren doğal afetler ve sonrasındaki geri kazanım süreçlerinin optimize edilmesidir. Mevcut araştırmada KIZILAY’ın tersine lojistik faaliyetleri incelenip analiz edilerek bir sistem önerisinde bulunulmuştur. Söz konusu öneri lojistik alanında uzman kişiler tarafından yorumlanmıştır. Araştırmaya 15 lojistik uzmanı katılmıştır. Mevcut araştırmada nitel analiz yöntemi olan yarı yapılandırılmış derinlemesine görüşme tekniğiyle analiz gerçekleştirilmiştir. Mobil Çadır Temizleme Bakım ve Onarım Aracı ve Çadır Geri Kazanım Ekibi (ÇGKE) önerisi uzmanlar tarafından olumlu olarak görülmüştür. Ayrıca diğer sarf olmayan malzemelerin geri kazanımında ve farklı kurumlarında bu tarz bir konseptin uygulanabileceği yönünde görüş bildirilmiştir. Çadır Temizleme Bakım ve Onarım Aracı üzerinde detaylı çalışılarak farklı malzemelerin de geri dönüşümüyle konseptin genişletilebileceği konusunda hemfikir kalınmıştır.