Cilt: 06 Sayı: 02 (2023)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Cilt: 06 Sayı: 02 (2023) by Subject "Deprem"
Now showing 1 - 2 of 2
Results Per Page
Sort Options
Item Düzce depremi sonrası gazete manşetlerinin bütünleşik afet yönetimi sürecine göre değerlendirilmesi(Ankara Üniversitesi, 2023) Akil, Kübra; Onal, Ebru InalDoğa kaynaklı afetler toplumların fiziksel, psikolojik, sosyo-ekonomik durumları üzerinde ciddi etkiler meydana getirmektedir. Ülkemiz de jeolojik konumu itibariyle depremler başta olmak üzere pek çok afete maruz kalmaktadır. Depremlerin yıkıcı etkilerinin azaltılması etkili ve bütünleşik bir afet yönetimi ile mümkün olabilmektedir. 1999 Marmara depremi sonrasında, risk azaltma evresinde yapılması gereken, planlama, zarar azaltma ve hazırlık konularında eksiklikler tespit edilmiştir. Kriz yönetimi anlayışıyla yönetilmeye çalışılan depremde pek çok koordinasyon ve iletişim sorunları yaşanmıştır. Bütünleşik afet yönetimi sistemi ile afet öncesi zarar azaltma ve hazırlık çalışmalarına ağırlık vermek elzemdir. Afetler öncesi halkın bilgilendirilmesi ve afetlere hazırlık konusunda bilinçlendirilmesi meydana gelen acil durumların afete dönüşmesini önlemeye yardımcı olacaktır. Medyanın da bilgilendirme ve bilinçlendirme konusunda önemi yadsınamaz. Medya yalnızca afetlerden sonra bilgilendirme olarak değil, afet öncesi bireylerin yapması gerekenleri de kapsayan bilinçlendirme çalışmalarına yer vermelidir. Bu çalışmanın amacı da 23 yıl sonra meydana gelen Düzce depreminin gazete manşetlerinde afet yönetimi süreçlerine göre nasıl ele alındığını ve süreçteki değişimi değerlendirmektir. Çalışmada 30 gazete ve bu gazetelerdeki 210 manşet değerlendirilmiş olup, 98 (%46,6) manşet Düzce depremi ile ilgili olduğu görülmüştür. Afet yönetimi süreçlerine göre 46 (%46,9) manşet risk azaltma evresine yönelik, 35 (%35,7) manşet de kriz yönetimi evresine yönelik olarak bulunmuştur.Item Sağlık İnanç Modeli’ne dayalı acil durum afetlere bireysel hazırlık ve bunları etkileyen faktörler(Ankara Üniversitesi, 2023) Arslanoğlu, Ali; Erdoğan, Mustafa; Düdükcü, Yalçın; Keçeli, SerdalÇalışmanın amacı daha önce afet yaşamış kişilerin Sağlık İnanç Modeline göre acil durum/afet bilinci ve algılarına etki eden faktörlerin belirlenmesidir. Bu çalışma tanımlayıcı ve kesitsel tipte planlanmıştır. Veriler, araştırmacılar tarafından literatür taraması yapılarak, Sağlık İnanç Modeli’ ne dayalı alt faktörlerin tanımlanması ile oluşturulan anketlerle elde edilmiştir. Araştırmanın evrenini Kocaeli/Gölcük ilçesinde yaşayan 25.000 kişi oluşturmaktadır. Araştırmada örneklem seçiminde tabakalı örneklem metodu kullanılmıştır. Örneklem tespitinde Kocaeli Gölcük ilçesinde özellikle 1999 yılında yıkımın fazla olduğu merkez mahallelerde yaşayanlar çalışma kapsamına alınmıştır. Bu kapsamda hazırlanan anket katılımcıların sosyo-demografik özellikleri ile ilgili 14 soru ve Sağlık İnanç Modeli 33 maddesinden oluşmaktadır. Anketlerde verilen cevapların farklılık gösterip göstermediğini belirlemek amacıyla t testi ve tek yönlü ANOVA testi uygulanmıştır. Alt boyutlar arasındaki ilişkiyi görmek içinde Kolerasyon testi uygulanmıştır. Araştırmaya katılanların %62,9’unun erkek olduğu, %70,8’inin evli olduğu, %28,1’inin 26-33 yaş aralığında olduğu, %34,2’nin lise mezunu olduğu, %61,8’inin kamu çalışanı olduğu, %58,5’inin daha önce afet yaşadığı, %53,1’inin 17 Ağustos 1999 Marmara Depremini yaşamadığı, %71’inin acil durum/afetlere hazırlıklı olmadığı, %87,9’unun bireysel acil durum/afet çantasının olduğu, %50,4’ünün acil durumlar/afetler konusunda eğitim almadığı, %54,5’inin ilk yardım eğitimi almadığı, %83,3’ünün temel afet bilinci eğitimi almadığı, %97,1’inin toplum afet gönüllüsü eğitimi almadığı son olarak %4,7 sinin diğer eğitimleri aldığı görülmektedir. Öz yeterlilik ile eyleme geçiriciler arasında İstatistiksel olarak anlamlı, pozitif, doğrusal ve orta düzey bir ilişki vardır. Öz yeterlilik ile algılanan engeller arasında istatistiksel olarak anlamlı, pozitif, doğrusal ve çok zayıf bir ilişki vardır. Genel olarak bakıldığında, daha önce acil durumlar ve afetler ile doğrudan veya dolaylı şekilde bu durumu yaşamış ya da duyduklarından dolayı endişe ve korkuya kapılmış, böyle bir durumla bir daha karşı karşıya gelmemeyi isteyen ve bunu istese de bunun kaçınılmaz bir gerçek olduğunun farkında olan çalışanlar, kendilerini afet bilinçlerini, duyarlılıklarını, algıladıkları engelleri ve yararlarını, eyleme geçirici ve öz yeterlilik algılarını böylesi durumlara hazır hale getirmişlerdir.