Cilt:18 Sayı:04 (2020)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Cilt:18 Sayı:04 (2020) by Issue Date
Now showing 1 - 18 of 18
Results Per Page
Sort Options
Item Ortaokul öğrencilerinde sportmenlik davranışlarının yordayıcısı olarak başarı algısı(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Ekinci, Hasan; Other; OtherBu araştırmanın ana amacı; ortaokul öğrencilerinin başarı algılarının, öğrencilerin sportmenlik davranışlarını ne ölçüde yordadığını ortaya koymaktır. Araştırma grubunu Erzincan il merkezindeki ortaokullara devam eden ve rastgele seçilen toplam 845 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmada “Beden Eğitimi Dersi Sportmenlik Davranışı Ölçeği (BEDSDÖ)” ile ‘’Başarı Algısı Envanteri- Çocuk Versiyonu (BAE-ÇV)’’ kullanılmıştır. Parametrik özellikler gösterdiği anlaşılan verilerin analizinde tanımlayıcı istatistiksel teknikler ile bağımsız örneklem t, tek yönlü ANOVA ve Tukey HSD testleri uygulanmıştır. Ayrıca başarı algılarının sportmenlik davranışlarını ne şekilde yordadığını ortaya koymak için basit doğrusal regresyon analizi uygulanmıştır. Elde edilen bulgulara göre; öğrencilerin sportmenlik davranışları ve başarı algıları cinsiyetlerine (kız öğrenciler lehine), sınıf düzeylerine (5. ve 6. sınıflar lehine), okul başarı düzeyine (okul başarısı yüksek olanların lehine), spor türlerine (bedensel temas olmayan spor branşları ile ilgilenenler lehine) ve okul türüne (devlet okulu lehine) göre anlamlı düzeyde farklılaştığı görülmüştür. Ortaokul öğrencilerinin görev yönelimleri öğrencilerin pozitif davranışlar sergileme faktörünün %5’ini ve toplam sportmenlik davranışlarının %2’sini anlamlı olarak pozitif yordadığı anlaşılmıştır. Ayrıca öğrencilerin ego yönelimlerinin de negatif davranışlardan kaçınma faktörünün %2’sini anlamlı olarak negatif yordadığı saptanmıştır.Item Spor yöneticisi adaylarının liderlik yönelimleri ve sosyal zekâ düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Turhal, Seda Nur; Other; OtherBu araştırma spor yöneticisi adaylarının liderlik yönelimleri ve sosyal zekâ düzeyleri arasındaki ilişkinin bazı değişkenler açısından incelenmesine yönelik hazırlanmıştır. Araştırma grubunu; 2017-2018 Eğitimöğretim yılı bahar döneminde sekiz Spor Yöneticiliği Bölümü’nde öğrenim gören 155’i (%40,6) kadın ve 224’ü (%58,6) erkek olmak üzere toplam 379 son sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından hazırlanan “Kişisel Bilgi Formu” ile Silvera ve arkadaşları (2001) tarafından gerçekleştirilen Doğan ve Çetin’in (2009) Türkçe’ye uyarlama yaptığı ''Tromso Sosyal Zekâ Ölçeği '' ve Dereli (2003) tarafından geliştirilen “Liderlik Yönelim Ölçeği” kullanılmıştır. Veri toplama süreci sonucunda elde dilen bulgular bilgisayar ortamına aktarılmış, verilerin çözüm ve yorumlanmasında betimsel istatistikler (frekans, aritmetik ortalama, standart sapma), t-testi, tek faktörlü varyans analizi (One-Way ANOVA) kullanılmış ve Pearson korelasyon katsayısı hesaplanmıştır. Yapılan analizler neticesinde, spor yöneticisi adaylarının liderlik yönelimleri ve sosyal zekâ düzeylerinin; cinsiyet, spor branşı, aktif spor yapma durumu, okula giriş türü durumları arasında anlamlı bir farklılığın olduğu tespit edilmiştir.Item 2019 yıldızlar türkiye taekwondo şampiyonasının müsabaka analizi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Mavi Var, Sevde; Other; OtherBu araştırmanın amacı 2019 Yıldızlar Türkiye Taekwondo Şampiyonasında kazanan ve kaybeden bazı kadın ve erkek sporcuların maç analizlerinin yapılmasıdır. Araştırmada erkeklerde 4, kadınlarda 3 sıklet olmak üzere toplam 7 sıkletin maçları video kameraya kaydedilmiştir. İlk turlar, yarı final ve finaller olmak üzere toplam 84 maç kaydedilmiş ve sonrasında Mavi Var ve arkadaşları (2015) tarafından geliştirilen ‘Taekwondo Maç Analiz’ formu kullanılarak analiz edilmiştir. Elde edilen verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler kullanılarak ortalama değerler, frekans ve yüzdelik değerler alınmıştır. İkili karşılaştırmalarda Independent Samples Test kullanılmıştır. Bulgular incelendiğinde erkek sporcuların maç içerisinde aldıkları cezaların kadın sporculara göre anlamlılık gösterdiği görülmüştür (p<0.05). Kazanan erkek sporcuların maç içerisindeki uyguladıkları tekniklerin ortalama değerlerine bakıldığında özellikle yarı final ve finallerde kaybeden sporculara göre daha az teknik uyguladıkları buna rağmen daha fazla puan kazandıkları görülmektedir. Kadın sporcularda ise kazanan sporcuların yarı final ve finallerde daha fazla teknik uygulayarak rakiplerinden daha fazla puan aldıkları görülmektedir. Sonuç olarak yıldızlar taekwondo müsabakalarında erkekler daha az ama isabetli teknik uygulayarak maç kazanmakta, kadınlar ise daha çok teknik uygulayarak puan alma şansını artırmakta olduğu söylenebilir.Item Ege bölgesinde bulunan spor bilimleri fakültelerinde sergilenen liderlik tarzının akademik personelin öğrenme motivasyonu üzerine etkisinin incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Çetinkaya, Aslı; Other; OtherBu araştırmanın amacı; Spor Bilimleri Fakültelerinde sergilenen liderlik tarzı ile akademik personelin öğrenme motivasyonları arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Ege Bölgesi’nde bulunun Spor Bilimleri Fakülteleri’nde görev yapan akademik personele yönetim tarafından sergilenen liderlik tarzının belirlenmesi amacıyla liderlik tarzı davranış ölçeği (Taş ve ark., 2007; α=940) ve akademik personelin öğrenme motivasyonlarının ölçümlenmesi amacıyla da öğrenme motivasyonu ölçeği (Mahmutoğulları, 2015; α=807) kullanılmıştır. Araştırmaya katılan akademik personelin kişisel bilgileri ile öğrenme motivasyonları arasında anlamlı bir ilişki tespit edilememiştir. Ancak akademik unvanlarında gerçekleşen yükselme durumu ile öğrenme motivasyonları arasında olumsuz bir ilişkinin olduğu görülmüştür. Ayrıca fakülte ve yüksekokullarda sergilenen liderlik tarzları ile akademik personelin öğrenme motivasyonları arasında ilişkiler olduğu tespit edilmiştir. Buna göre akademik personelin öğrenme motivasyonları ile otokratik liderlik arasında olumsuz, demokratik, serbest bırakıcı, dönüşümcü ve etkileşimci liderlik tarzlarıyla ise olumlu bir ilişki bulunmaktadır. Sonuç olarak, otokratik liderlik tarzı sergilenen personelin öğrenme motivasyonlarının düşük olduğu tespit edilmiştir.Item Sekiz haftalık pliometrik antrenman programının 13-14 yaş grubu futbolcularda dikey sıçrama, çeviklik, sürat ve kuvvet parametreleri üzerine etkisi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Müniroğlu, Sürhat; Antrenörlük Eğitimi; Spor Bilimleri FakültesiBu araştırmada, 8 hafta uygulanan pliometrik antrenman programının futbolcularda dikey sıçrama, çeviklik, sürat ve kuvvet parametreleri üzerindeki etkisinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Araştırmaya deney grubu (n=20), yaş ortalaması (x̄yaş=13,15±0,74), vücut ağırlığı ortalaması (x̄=vaş 49,37±7,90), boy uzunluğu ortalaması (x̄boy=167,10±8,80); kontrol grubu (n=20), yaş ortalaması (x̄yaş=13,20±0,83), vücut ağırlığı ortalaması (x̄yaş=52,02±8,44), boy uzunluğu ortalaması (x̄boy=165,55±6,96) olmak üzere lisanlı aktif olarak futbol antrenmanına devam eden 40 erkek futbolcu gönüllü olarak katılmıştır. Verilerin istatistiksel analizi için uygulanmış olan 8 haftalık pliometrik antrenman sonucunda fiziksel uygunluk parametrelerindeki değişimler incelenmiştir. Bu kapsamda verilerin normallik dağılıma uygun olup olmadığını tespit etmek için Shapiro WilkW testi incelendiğinde, verilerin normal dağılım gösterdiği tespit edilmiştir. Bu doğrultuda ilk test-son test karşılaştırmasında bağımlı örneklem t testi, gruplar arasında fark olup olmadığını belirlemek için ise bağımsız örneklem t-testi analiz yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre, deney ve kontrol grubunda ölçülen sürat, sırt kuvveti ve anaerobik dayanıklılık özellikleri incelendiğinde istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermediği tespit edilmiştir. Dikey sıçrama, çeviklik ve bacak kuvveti incelendiğinde ise istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Bununla birlikte deney grubuna uygulanan pliometrik antrenman sonucunda ölçülen bütün parametrelerde değerlerin istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Futbol antrenmanına devam eden kontrol grubu incelendiğinde ise çeviklik, sürat, bacak ve sırt kuvveti gibi parametrelerde istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Dikey sıçrama ve anaerobik güç ön-son test ölçüm değerlerinin istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermediği tespit edilmiştir.Item Profesyonel futbolcularda antropometrik değişkenler, yaş ve futbola katılım ile genu varum arasındaki ilişki(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Işın, Ali; Other; OtherGenu varum diz dizilim bozukluklarından bir tanesidir ve futbolcularda yaygın olarak görülmektedir. Bu çalışmanın amacı erkek futbolcularda antropometrik değişkenler, yaş ve futbola katılım yılı ile genu varum arasındaki ilişkiyi incelemektir. Çalışmaya 17-31 yaş arası 117 erkek profesyonel futbolcu katılmıştır. Gönüllülerin boy uzunlukları, vücut ağırlıkları, vücut yağ yüzdeleri, vücut kütle indeksleri (VKİ) ve interkondiler mesafe (ICd) değerleri ölçülmüştür. Analizlerde SPSS 23 programı kullanılmıştır. Tüm veriler minimum (min), maksimum (max) ve ortalama ± standart sapma (ort ± Std) şeklinde sunulmuştur. Veriler arasındaki ilişki Pearson korelasyonu ile incelenmiştir. Vücut kompozisyonu ve genu varum değeri arasındaki ilişki incelendiğinde, ICd ile yaş (p <0.01) ve futbola katılım (p <0.001) arasında pozitif, ICd ile vücut yağ yüzdesi (p <0.05) arasında ise negatif korelasyon tespit edilmiştir. Bu çalışmanın sonucunda genu varum düzeyinin futbola katılım yılı ile arttığı tespit edilmiştir. Özellikle yaralanmalara karşı koruyucu önlem olarak, futbolcularda genu varum gelişiminin takip edilmesi ve gerekli düzeltici önlemlerin alınması önerilmektedir.Item Rekreasyon bölümü öğrencilerinin kişilik özelliklerinin umut düzeyine etkisi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Bahadır, Ziya; Other; OtherAraştırmanın amacı, üniversite öğrencilerinin Dışa dönüklük, yumuşak başlılık, sorumluluk, duygusal dengesizlik ve deneyime açıklık kişilik özelliklerinin, sürekli umut düzeyini yordamadaki rolünü ortaya koymaktır. Araştırma, Erciyes Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümünde öğrenim gören 337 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak Bacanlı, İlhan ve Arslan tarafından geliştirilen “Sıfatlara Dayalı Kişilik Testi (SDKT)”, Tarhan ve Bacanlı tarafından geliştirilen “Sürekli Umut Ölçeği” ve veri analizinde çoklu regresyon ölçeği kullanılmıştır. Sonuçlar, dışa dönüklük, yumuşak başlılık, sorumluluk, duygusal dengesizlik, deneyime açıklık değişkenlerinin umut düzeyini açıklayıcılık gücünün zayıf, deneyime açıklık kişilik özelliğinin ise umut üzerinde anlamlı bir yordayıcı olduğunu göstermiştir.Item Amatör futbol liginde ev sahibi olma avantajı: türkiye futbol bölgesel amatör ligi örneği(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Müniroğlu, Recep Sürhat; Antrenörlük Eğitimi; Spor Bilimleri FakültesiBu çalışma Bölgesel Amatör Lig (BAL) müsabakalarını ev sahibi olma avantajı değişkeni açısından analiz etmek amacıyla yapılmıştır. BAL Liginde 5 sezonda (2014/2015-2018/2019) toplam 9524 müsabaka oynanmıştır. Araştırmada ev sahibi olma avantajı istatistiksel analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Elde edilen veriler Türkiye Futbol Federasyonunun (T.F.F.) resmi web sayfasından elde edilmiştir. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde SPSS 22 Paket programı kullanılmış ve verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiklerden yararlanılmıştır. BAL Liginde 5 sezonda (2014/2015- 2018/2019) oynanan toplam 9524 müsabakada ev sahibi takımlar 4464 (%46,87) galibiyet, 3007 (%31,57) mağlubiyet almışlardır 2053 (%21.56) müsabaka ise beraberlikle sonuçlanmıştır. Takımların 2014/2015 sezonunda ev sahibi olma avantajı ortalaması %60, 2015/2016 sezonunda %58.02, 2016/2017 sezonunda %58,05, 2017/2018 sezonunda %59,07 ve 2018/2019 sezonunda da %56,13 olarak bulunmuştur. 5 sezonun ev sahibi olma avantajı ortalaması da %58,24 olarak tespit edilmiştir. Toplam 5 sezonda takımların kaydettikleri gollere bakıldığında; ev sahibi takımlar iç sahada toplam 15339 gol kaydetmiş ve maç başı gol ortalamaları da 1,61 olarak gözlemlenmiştir. Deplasman takımları da 9524 müsabakada 11458 gol kaydetmiş ve maç başı gol ortalamaları da 1,20 olarak bulunmuştur. Sonuç olarak BAL Liginde 5 sezonun ev sahibi ortalamasının %58,24 olduğu ve bununda literatürdeki çalışmalarla benzerlik taşıdığı gözlemlenmiştir. Bölgesel Amatör ligde Ev sahibi olma avantajı ortalamasının %50 den yüksek olması literatürdeki birçok çalışma ile benzerlik taşımaktadır. Futbolda başarılı bir sezon geçirebilmek için sadece ev sahibi olarak puan kazanmanın yeterli olmayacağı, daha iyi bir lig sıralaması için deplasmanda kazanılan puanların da çok önemli bir kriter olduğu söylenebilir.Item 15 yaş altı futbolcuların yetenek ve fiziksel performans seviyelerine bağıl yaş etkisi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Akkoç, Orkun; Other; OtherBu çalışmanın amacı; futbola yeni başlamış erkek çocuklarda yılın ilk aylarında doğan çocuklar ile son aylarda doğan çocukların bazı atletik özelliklerini karşılaştırmaktır. Çalışmaya 2004-2012 doğumlu 10 farklı futbol okulundan toplam 620 (12,35± 4,51 minimum: 7,1- maksimum: 15,5) erkek çocuk katılmıştır. Çalışma kapsamında çocuklardan yaş, boy vücut ağırlığı gibi tanımlayıcı özelliklere ek olarak esneklik, el kavrama ve sırt kuvveti, sürat, çabukluk, reaksiyon, top sürme ve pas atma becerileri test edilmiştir. Diğer yandan, yıl ocak ayından itibaren 3’er ay ara ile 4 çeyrek döneme bölünmüştür. Çocukların doğum aylarına göre gruplama yapılmıştır. Sporcuların doğdukları aylara göre dağılımları ve atletik özellikleri karşılaştırılmıştır. İstatistik SPSS programında değerlendirilmiştir. Doğum tarihlerine göre frekans dağılımları ki kare test, gruplar arası farkı bulmak için ANOVA tek yönlü varyans analizi ve ilk 6 ay doğanlar ile son 6 ay doğanlar atletik farklılıkları bağımsız örneklem t test ile değerlendirilmiştir. Anlamlılık p<0,05 kabul edilmiştir. İlk 6 ay doğanlar ile son 6 ay doğanların frekans dağılımları incelendiğinde anlamlı fark bulunmamıştır. Gene çeyrek dilimlerde ki doğum frekansları arasında da fark bulunmamıştır (p>0,05). İlk 6 ay doğanlar doğanların el kavrama kuvveti, sırt bacak kuvveti, 20 m sürat, çabukluk, dikey sıçrama, pas ve top sürme testleri son 6 ayda doğanlardan daha iyi bulunmuştur (p<0,05). Diğer yandan esneklik ve reaksiyon testlerinde ilk 6 ay doğanlar ile son 6 ay doğanlar arasında anlamlı fark bulunmamıştır (p>0,05). Sonuç olarak futbola yeni başlamış çocuklarda müsabakalar ve yetenek seçimleri yıllık olarak değil 6 aylık sürelerde kategorize etmenin daha etkili olabileceği ortaya çıkmıştır.Item Giyilebilir teknolojik spor ürünleri kullanım algısı ölçeği: bir ölçek uyarlama çalışması(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Yüce, Arif; Other; OtherBu araştırmanın amacı, orijinal formu İngilizce olarak Song, J., Kim, J. ve Cho, K. (2018) tarafından geliştirilen Giyilebilir Teknolojik Spor Ürünleri Kullanım Algısı Ölçeği’ni Türkçeye uyarlayarak geçerlik ve güvenirlik çalışmalarını yapmaktır. Çalışmanın örneklemini giyilebilir teknolojik spor ürünü kullanan ve çalışmaya gönüllü olarak katılan 550 kişi oluşturmaktadır. Giyilebilir Teknolojik Spor Ürünleri Kullanım Algısı Ölçeği’nin orijinali 5’li likert tipi 31 madde ve 9 alt boyuttan oluşmaktadır. Açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri sonucu açıklanan varyans değeri %64,9 olarak tespit edilen ölçeğin, Türkçe formunun 30 maddeli ve 6 faktörlü yapıyı desteklediği sonucuna ulaşılmıştır. Ölçeğin alt boyutlarına ait güvenirlik katsayıları ise 0.77-0.87 aralığında değişmektedir. Sonuç olarak elde edilen veriler kapsamında Giyilebilir Teknolojik Spor Ürünleri Kullanım Algısı Ölçeği’nin Türkçe formunun geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olduğu belirlenmiştir.Item The sponsor of my rıval team ıs my enemy: the ımpact of competıtıve team sponsorshıp on purchasıng ıntentıon(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Argan, Metin; Other; OtherFutbolda sponsorluk milyonlarca dolarlık endüstri haline gelmiştir. Sponsorlar taraftarların takımlarına olan sadakatlerinin uzun dönemde kendilerine önemli faydalar sağlamaları beklentisindedirler. Bununla birlikte takımlar arası rekabetin şiddeti sponsorların rakip takım taraftarlarından uzaklaşması anlamına gelebilir. Bu araştırmanın amacı futbol taraftarlarının rakip takım sponsorlarından satın alma niyetlerini ilişkili olduğu bir takım yapılar bağlamında incelemektir. Araştırma verileri kolayda örnekleme yöntemi ile Türkiye Futbol Süper Ligi takım taraftarlarından toplanmıştır. Elde edilen veriler yapısal eşitlik modellemesinin metodolojik ilkeleri doğrultusunda analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda rakip takıma yönelik nefretin ve takım kimliğinin rakip takım sponsorlarından satın alma kararları üzerinde önemli etkileri olduğunu ortaya koymuştur. Araştırma bulguları sponsorluk kararlarının önemini vurgulamakta ve sponsorluk stratejileri geliştirmek için yeni öneriler sunmaktadır.Item Futbolculuk seviyesi prososyal ve antisosyal davranışların bir belirleyicisi midir?(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Yarayan, Yunus Emre; Other; OtherBu araştırmanın amacı, futbolculuk seviyesinin (amatör, profesyonel, milli) prososyal ve antisosyal davranışlar üzerindeki belirleyici rolünü tespit etmektir. Araştırmaya yaşları 19-30 arasında değişen 300 erkek futbolcu gönüllü olarak katılmıştır. Araştırma kapsamında veri toplama aracı olarak Kavussanu ve Boardley (2009) tarafından geliştirilen ve Türkçe uyarlaması Sezen-Balçıkanlı (2013) tarafından yapılan “Sporda Prososyal ve Antisosyal Davranış Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırmanın istatistiksel analizlerinde, bağımsız değişkenin bağımlı değişkenleri yordamadaki gücünü belirlemek amacıyla basit doğrusal regresyon analiz yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre, sporculuk seviyesinin, takım arkadaşına prososyal davranışı anlamlı düzeyde yordadığı ve varyansın %4’ünü açıkladığı, rakip takım oyuncusuna prososyal davranışı anlamlı düzeyde yordadığı ve varyansın %20’sini açıkladığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte sporculuk seviyesinin takım arkadaşına antisosyal davranışı anlamlı düzeyde yordadığı ve varyansın %5’ini açıkladığı; rakip takım oyuncusuna antisosyal davranışı anlamlı düzeyde yordadığı ve varyansın %25’ini açıkladığı tespit edilmiştir. Gruplar içi puan ortalamaları incelendiğinde, milli ve profesyonel sporcuların amatör sporcu grubuna göre prososyal davranışlarda daha yüksek ortalamaya sahip olduğu, antisosyal davranışlarda ise daha düşük ortalamaya sahip olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak, sporculuk seviyesi arttıkça takım arkadaşına ve rakip takım oyuncusuna prososyal davranışların yükseleceği, sporculuk seviyesi düştükçe takım arkadaşına ve rakip takım oyuncusuna antisosyal davranışların yükseleceği değerlendirmesine varılmıştır.Item Vücut geliştirme sporu ile ilgilenen kişilerde kas yoksunluğu belirtilerinin incelenmesi: samsun ili örneği(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Koz, Mitat; Antrenörlük Eğitimi; Spor Bilimleri FakültesiVücut geliştirme sporcularında kas yoksunluğu problemi görülebilmektedir. Bunun bilinçsiz ergojenik yardımcı kullanımı, aşırı egzersiz yapma ve kötü beslenme davranışları ile ilişkili olabileceği öne sürülmektedir. Bu çalışmanın amacı vücut geliştirme yapan kişilerde kas yoksunluğu (kas dismorfisi) belirtilerini araştırmaktır. Çalışma, Samsun ilinde, en az 3 yıl vücut geliştirme sporunu yapan, 18-45 yaş aralığındaki 100 erkek gönüllü katılımcı ile yürütülmüştür. Araştırmaya katılan bireylere, kişisel ve demografik bilgilerini, beslenme alışkanlıklarını ve besin tüketim bilgilerini, vücut geliştirme sporu ile bilgileri ve sporcu destek ürün kullanım bilgilerini içeren bir anket ve Kas Yoksunluğu Ölçeği (KYÖ) ve Kendini Fiziksel Tanımlama Envanterinin (PSDQ) 3 alt ölçeği uygulanmıştır. Verilerin analizinde betimsel istatistik analizi, t testi, tek yönlü varyans analizi ve pearson çarpım momentler korelasyon analizi kullanılmıştır. Bireylerin kas yoksunluğu ortalama puanı 3,60±0,86, Kas Yönelimli Beden İmaj Tutumları (KYBİT) alt boyut ortalama puanı 3,34±1,13, Kas Geliştirme Davranışı (KGD) alt boyut ortalama puanı 3,95±0,97 olarak bulunmuştur. Toplam ölçek puan ortalaması ise 50,4±12,1’dir. Bireylerin %53’ünün, KYÖ ortalama puanından (X>3,6) ve %51’inin, KGD alt ölçeğinin ortalama puanından (X>3,95) daha yüksek bir ortalamaya sahiptir. Toplam ölçek puanına bakıldığında ise bireylerin %53’ü toplam ölçek puanından(X>50,46) daha fazla puan almıştır. Vücut geliştirme sporuyla ilgilenme süresi ve bu sporun yapılma sıklığı ile kas yoksunluğu arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır (p=0,264; p=0,87 p>0,05). Ergojenik yardımcıları sıklıkla kullanan bireylerde kas yoksunluğu puanının daha yüksek olduğu görülmüştür. Sonuç olarak, vücut geliştirme sporcularının kas yoksunluğu semptomlarını gösterebildiği ve genç yaştaki sporcularda anlamlı olmasa da semptomların daha fazla olduğu, bu semptomlara sahip kişilerin ergojenik yardımcıları daha fazla kullandığı belirlenmiştir.Item Examınatıon of the relatıonshıp between the sources of ıncome and the sports success of the clubs ın the ınternatıonal football league(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Keleş, Ali; Other; OtherToday, due to the sports industry, the sports economy continues to grow rapidly. Professional football teams, which have one of the biggest share in sports economy, have various sources of income. There is an increase in the revenues of teams which are consistently in the football money league rankings over the course years. In this study; The relationship between the sports achievements of professional football clubs that can enter the international football money league and the income sources in the money league has been examined, and the main income sources of the sports clubs that are in the top 20 financially are compared. As a result of the data, it is seen that professional football teams have a positive relationship between the sporting success and the commercial product revenues (p=,011) and it is seen that sporting success has a positive effect (%54,2) on commercial product income. Data analysis was evaluated on computer. SPSS 17.0 (The Statistical Package for Social Sciences-PC Version 17.0) was used for statistical analysis of the data. The results of the research were interpreted as p≤0.05 in the 0.95 confidence interval. Simple linear regression analysis was performed to investigate the relationship between the dependent variable and one or more independent variables. As a result; it is predicted that the sports economy, which gets more and more share from the world economy, will provide more benefits to the professional football teams with high budgets. It is assumed that the diversity of the income sources of the teams that can maintain their place in the football money league will continue to increase.Item Algılanan hizmet kalitesi hizmet değeri ve memnuniyet üzerinde algılanan risk faktörünün etkisi: sağlıklı yaşam ve spor merkezleri üzerine bir uygulama(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Erdoğan, Ali; Other; OtherBu araştırmada sağlıklı yaşam ve spor merkezi müşterilerinin hizmete yönelik algıladıkları risk faktörlerinin, algılanan hizmet kalitesi, hizmet değeri ve memnuniyete etkisi incelenmiştir. Araştırmada, nicel paradigma kapsamında karma model (betimsel model ve ilişkisel model) kullanılmıştır. Araştırmanın örneklem grubunu Konya il merkezinde dört farklı sağlıklı yaşam ve spor merkezlerinde düzenli olarak spor hizmeti alan ve tesadüfi örneklem yoluyla seçilen 921 üye oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak "Kişisel Bilgi Formu", "Spor Merkezlerinde Algılanan Risk Ölçeği", "Spor Merkezlerinde Algılanan Değer Ölçeği", "Spor-Fitness Merkezleri Algılanan Hizmet Kalitesi Ölçeği" ve son olarak "Memnuniyet Alt Ölçeği" kullanılmıştır. "Spor Merkezlerinde Algılanan Risk Ölçeği" ve "Spor Merkezlerinde Algılanan Değer Ölçeği" araştırmacılar tarafından geliştirilmiştir. Verilerin analizinde, spor merkezlerinde algılanan risk, algılanan değer, hizmet kalitesi ve memnuniyet arasındaki ilişkiyi değerlendirmek için korelasyon ve regresyon analizi uygulanmıştır. Araştırmanın sonucunda, sağlıklı yaşam ve spor merkezinde algılanan riskin algılanan kalite, algılanan değer boyutlarını ve müşteri memnuniyetini olumsuz etkilediği belirlenmiştir. Araştırma sonuçları, spor merkezlerinde algılanan riski azaltma açısından hizmet kalitesi, değer ve memnuniyetin önemini vurgulaması açısından önemli görülmektedir. Elde edilen sonuçlar, spor hizmetleri sunan sağlıklı yaşam ve spor merkezleri yöneticilerinin pazarlama ve yönetim stratejileri oluşturmaları açılarından önemli görülmektedir.Item Sporda beyin sarsıntısının (concussıon) etkileri: sistematik derleme(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Akalan, Cengiz; Antrenörlük Eğitimi; Spor Bilimleri FakültesiAmerikan futbolu, ragbi, boks, kick boks (K1) ve bu sporlara benzer temas sporlarında, beyin sarsıntısı riski darbeler ve çarpışmalardan dolayı çok fazla görülmektedir. Oluşan beyin sarsıntıları, taşıdığı riskler ve tedavi yöntemleriyle ilgili bilgiler sınırlıdır. Araştırmanın amacı, beyin sarsıntısının nedenleri-sonuçları, bazı sporlardaki etkileri ve sakatlanma oranlarını inceleyip, yapılan araştırmalarla ilgili derleme sunabilmektir. Çalışmada, PubMed, Google Scholar, Ankara ve Kırıkkale Üniversitesi veri tabanları, Ebscohost veri tabanı kullanılarak; ‘’concussion’’ ya da ‘’concussion syndrome’’, ‘’American football’’ ya da ‘’American football and concussion’’, ‘’Ragbi’’ ya da ‘’Ragbi and concussion’’, ‘’ kick boks’’ ya da ‘’kick boks and concussion’’, ya da ‘’boks’’ ya da ‘’boks and concussion’’ birincil arama terimleri ile tarama yapılmıştır. Tanımlanan literatürün referans listeleri de incelenmiş; çalışmalar, dahil etme kriterlerini doğrulamak için eleştirel analiz ve ön yargı değerlendirilmesinden sonra ayrıntılı olarak gözden geçirilmiştir. Çalışmalar, saha performansı ve oyuna dönüş, fiziksel fonksiyon, bilişsel bozukluk, hafıza bozukluğu, reaksiyon zamanı, testler ve tedaviler başlıkları altında değerlendirilmiştir. Saha performansı ve oyuna dönüş çalışmalarında, sarsıntı geçiren oyuncuların çoğunun sarsıntıdan kurtulduğu ve farklı sürelerde de olsa oyuna geri dönüş yaptığı; fiziksel fonksiyon ile ilgili çalışmalarda sarsıntı ile fiziksel işlevsellik arasında anlamlı ilişkiler olduğu; bilişsel bozukluk çalışmalarında sarsıntı geçiren kişilerde bilişsel bozukluk ve depresyon olduğu görülmüştür. Hafıza bozukluğu ve reaksiyon zamanı ile sarsıntı arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Yapılan testler ve tedaviler sonrasında ise vestibuler sistemde düzelme, beyin kan akışı ve hacminde düzelme, bilişsel puanlar ve motor becerilerde artış ve semptomlarda azalma görülmüştür. Beyin sarsıntısı riskinin yer aldığı tüm spor branşlarında, sporcu ve antrenörlerin sarsıntıya bağlı riskleri göz önünde bulundurmaları gerekmektedir.Item Yüksek şiddetli interval antrenmanların (hııt) aerobik dayanıklılık ve vücut yağ yakımı üzerine etkileri(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Karayiğit, Raci; Antrenörlük Eğitimi; Spor Bilimleri FakültesiYüksek şiddetli interval antrenmanlar (HIIT) zaman açısından ekonomik olması ve kısa zamanda yüksek performans artışı elde edilmesi sebebiyle son dönemlerde popüler bir antrenman metodu haline gelmiştir. Ayrıca HIIT sportif performans artışının yanı sıra genel sağlığı iyileştirici etkileri nedeniyle de antrenman programlarında sıklıkla tercih edilmektedir. Bu çalışmanın amacı, sporda önemli bir antrenman yöntemi olan HIIT’in aerobik dayanıklılık ve vücut yağ yakımı üzerindeki etkilerini incelemektir. Bu nedenle HIIT’in sporcu, sedanter, aşırı kilolu ve obez bireyler üzerinde vücut yağ yakımına ve aerobik dayanıklılığa kronik etkilerini inceleyen 15 adet çalışma derlenmiştir. Konuyla ilgili çalışmalar Web of Science, Scopus, PubMed ve ULAKBİM elektronik veri tabanlarında taranmıştır. Mevcut derleme için incelenen çalışmalarda katılımcıların yaş, cinsiyet, vücut ağırlığı, sporcu veya sedanter olmaları ve fiziksel aktivite düzeyleri ile ilgili bir sınır gözetilmemiştir. Sonuç olarak HIIT etki mekanizması sayesinde hem fiziksel çalışma kapasitesini geliştirmekte hem de vücut yağ yakımını hızlandırmaktadır. İncelenen çalışmalar HIIT’in vücut yağ yakım hızında artış, vücut yağ kütlesinde azalma ve aerobik dayanıklılığı geliştirmek için oldukça etkili bir yöntem olarak kullanılmasını desteklemektedir. HIIT antrenmanlarının kısa zamanda aerobik dayanıklılığı geliştirmesi ve vücut yağ yakımını hızlandırmasından dolayı, bu parametreler üzerinde etkili olduğu açıkça gözlemlenmektedir.Item Ergenlerde spor, sosyal kaygı ve okul tükenmişliği ilişkisi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2020) Koçak, Çalık Veli; Other; OtherSosyal kaygı, toplumsal davranışların çevre tarafından gözlendiğine, incelendiğine ve değerlendirildiğine yönelik otaya çıkan bir korku olarak açıklanmıştır. Aşırı okul taleplerinden dolayı yetersizlik duygusuna kapılarak bitkin düşüme, okula karşı duyarsızlaşma, bağımsız ve alaycı bir tutum takınma ise okul tükenmişliği olarak tanımlanmıştır. İlgili alan yazın bulguları, ergenlerde sosyal kaygı düzeyinin yüksekliği ile okul tükenmişlik düzeyi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişkinin olabileceğini düşündürmektedir. Bu doğrultuda; sporcu ve sporcu olmayan erken ergenlik çağındaki öğrencilerde, sosyal kaygı ve okul tükenmişliği arasındaki ilişkinin incelenmesi bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklem grubu, 2019- 2020 eğitim öğretim yılında Ankara, Çorum ve Samsun İllerinde yaşayan 13-15 yaşları arasındaki spor yapan (n=203) ve spor yapmayan (n=184) toplam 387 ergenlik dönemindeki öğrenciden oluşmaktadır. Araştırma grubunun yaş ortalaması ± 14,24’dür. Araştırmanın verileri, Kişisel Bilgi Formu, Ergenlerde Sosyal Kaygı Ölçeği ve Okul Tükenmişlik Ölçeği ile toplanmıştır. Verilerin analizinde Kolmogorov-Smirnov, Mann Whitney U, Kruskal-Wallis ve Spearman Correlation testleri kullanılmıştır. Analizlerde anlamlılık düzeyi p<0.05 olarak kabul edilmiştir. Araştırma bulgularına göre, sporcu ergenler spor yapmayanlara oranla, düşük kişisel başarı hissine yönelik okul tükenmişliği yaşamaktadırlar. Sporculuk ile sosyal kaygı arasında herhangi bir ilişki yoktur. Sosyal kaygı düzeyi yüksek olan ergenlerin okul tükenmişlik düzeyleri de yüksektir. Bunun yanında erkek katılımcıların sosyal kaygı düzeyleri kızlardan daha yüksektir. Öte yandan yaş, sporculuk süresi ve haftalık antrenman süresi ile ergenlerin sosyal kaygı ve okul tükenmişlik düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki yoktur.