Repository logo
  • English
  • Català
  • Čeština
  • Deutsch
  • Español
  • Français
  • Gàidhlig
  • Italiano
  • Latviešu
  • Magyar
  • Nederlands
  • Polski
  • Português
  • Português do Brasil
  • Srpski (lat)
  • Suomi
  • Svenska
  • Türkçe
  • Tiếng Việt
  • Қазақ
  • বাংলা
  • हिंदी
  • Ελληνικά
  • Српски
  • Yкраї́нська
  • Log In
    New user? Click here to register. Have you forgotten your password?
Repository logo
  • Communities & Collections
  • All of DSpace
  • English
  • Català
  • Čeština
  • Deutsch
  • Español
  • Français
  • Gàidhlig
  • Italiano
  • Latviešu
  • Magyar
  • Nederlands
  • Polski
  • Português
  • Português do Brasil
  • Srpski (lat)
  • Suomi
  • Svenska
  • Türkçe
  • Tiếng Việt
  • Қазақ
  • বাংলা
  • हिंदी
  • Ελληνικά
  • Српски
  • Yкраї́нська
  • Log In
    New user? Click here to register. Have you forgotten your password?
  1. Home
  2. Browse by Author

Browsing by Author "Kumlu, Seray"

Now showing 1 - 3 of 3
Results Per Page
Sort Options
  • No Thumbnail Available
    Item
    Fransız Devrimi ve Dostluk Üzerine Düşünceler
    (Ankara Üniversitesi, 2022) Kumlu, Seray; Other; Other
    Fransız Devrimi’nin siyasal düşüncesini incelediğimizde Devrim sürecinin aynı zamanda modern devlete özgü kavramların içeriği, kapsamı, soyut ve somut karşılıkları açısından bir tartışma ve inşa süreci olduğu görülür. Ulus, halk, yurttaşlık kavramlarını, Devrim’in sloganı olan ‘eşitlik, özgürlük, kardeşlik’ başlığı altındaki düşünceleri incelemek bize Ancien Régime sonrası kurulan siyasal yapının nasıl bir birliktelik biçimi olduğuyla ilgili fikir verir. Bu çalışma, Devrim rüzgârının tesiri altındaki Fransız toplumunun siyasal yolcuğunu anlamaya çalışırken modern siyasal düşüncenin temel kavramlarının yanına ‘dostluk’ kavramını da eklemektedir. Aristoteles insanın mutlu olmak için erdemli dostlara gereksinim duyduğunu ve dostluğun devletleri ayakta tuttuğunu söylerken hem kavramın ilk sistematik incelemesini sunuyor hem de kavramın önemine vurgu yapıyordu. İnsanların birbirleriyle dost olması gerektiğine dair düşünceler değişmese de terörün erdemin canlı şekli olduğunu söyleyen Jakoben lider Robespierre’in dünyasında devletin, erdemin anlamı ve insanların mutluluğuyla ilgili yapılacaklar değişmişti. Dostluk kavramı Fransız Devrimi’nin ortaya çıkış koşullarını anlamak açısından olduğu kadar Devrim’in ortaya çıkardığı siyasal imkânları ve sonra bu imkânların ortadan kaldırılmasıyla nasıl bir siyasal birliktelik biçiminin galebe çaldığını anlamak açısından da yol göstericidir
  • No Thumbnail Available
    Item
    Kitap incelemesi: Antropolojinin akrabalık yaklaşımları
    Kumlu, Seray
  • No Thumbnail Available
    Item
    Siyasal bir kategori olarak dostluk
    (Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Kumlu, Seray; Agtaş, Özkan; Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi
    Siyasal düşünce içerisinde, kimi zaman satır aralarında kimi zamansa münferit çalışmalar içinde karşımıza çıkan dostluk kavramı Antik Yunan düşüncesinde siyasal tartışmaların merkezi kavramlarından biridir. Yunan polisleri ortaya çıkmadan önce hetaireia (yoldaşlık) ilişkilerinde, konuk-dostluk ilişkisinde gözlemlediğimiz dostluk (philia) bağı, Aristoteles'in düşüncesinde polisi ayakta tutacak kadar güçlü bir biraradalık olarak değerlendirilmiştir. Roma Cumhuriyeti ve Roma İmparatorluğu döneminde dostluk ilişkisi Roma siyasetinde etkili olmak isteyen yöneticilerin patronaj ilişkilerine dönüşmüştür. Öte yandan siyasal bütüne gösterilen sadakat dostlara gösterilen sadakatin önüne geçmiştir. Hıristiyanlık ortaya çıktığında dostluk pagan bir ilişki olarak görülmüş ve tehlikeli bulunmuştur. İnsanların, başka bir amaç gütmeden dostunun esenliği adına onunla ilişki kurduğu, eşitlik, karşılıklılık gibi özellikler barındıran, ifade ve deneyim özgürlüğüne dayanan dostluk kavramına ve birlikte iyi bir yaşam oluşturma düşüncesine bu yeni çağda rastlamak mümkün değildir. Kardeşlik, Hıristiyanların dostluk yerine geçirdiği yeni birliktelik olmuştur. Bu düşüncede başkalarını sevmek ve onlarla iyi ilişkiler kurmak yalnızca Tanrı için ve O'nun sevgisi dolayımıyla mümkündür. Orta Çağ kapandığında, Aydınlanma düşüncesinin etkisiyle insanlar yeniden dünyevi yasayı Tanrısal yasanın önüne geçirecektir. Halk egemenliğinin ilanından sonra, Fransız Devrimi'nin sloganlarından biri olan ve bir çeşit dostluk ilişkisi olarak görülen kardeşlik, bir ulus oluşturabilmenin temel motivasyonlarından biri olarak görülmüştür. 20. yüzyılda Schmitt, siyasal olanı dost-düşman ayrımı üzerinden kavramayı önererek düşmanın her zaman siyasal bir düşman olması gerektiği uyarısını yapsa da modern dünya içerisinde siyasal düşmanın belirlenmesindeki muğlaklığın ve modern ayrımlar (siyaset-ahlak, özel alan-kamusal alan gibi) arasındaki geçişkenliğin kaygı verici boyutları olduğu görülmektedir. Modernliğin vaat ettiği ve sürekli ihlâl ettiği ayrımlar üzerine düşünen Derrida, siyasalın yayıldığı alana nelerin dahil olduğu sorusunu sorar ve ulus-devletlerin, yani günümüz demokrasilerinin kendilerini her zaman homojen bir erkek kardeşliği ve aynı anlama gelmek üzere dostluklar olarak sunduklarını söyler. Dostluğun çağdaş siyaset teorisi içerisinde ele alınışından yola çıkarak ve içinde yaşadığımız demokrasilerin kendilerini homojen, simetrik, dışlayıcı erkek kardeşlikleri olarak kurguladığını göz önünde bulundurarak, hem ulus-devletler içerisinde hem de onların dışında, hem herkesin eşitlik, özgürlük ve hakkaniyet talebini dikkate alarak hem de herkesin heterojen tekilliğine saygı göstererek nasıl bir arada yaşarız sorusu sorulmuş ve yeni bir siyasallık tahayyülü için, "biz" üzerine, biraradalıklarımız üzerine, dostluk üzerine yeniden düşünmenin gerekliliği dile getirilmiştir.

DSpace software copyright © 2002-2025 LYRASIS

  • Cookie settings
  • Privacy policy
  • End User Agreement
  • Send Feedback