Browsing by Author "Erkan, Vehbi Umut"
Now showing 1 - 20 of 21
Results Per Page
Sort Options
Item 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'na tabi inşaat sözleşmelerinde işsahibi idarenin para borcunu ödemede temerrüdü(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Kılıç, Osman; Erkan, Vehbi Umut; HukukKamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nda tarafların eşitliği temel ilke olarak kabul edilmekle birlikte, bu Kanun'da daha çok idareyi koruyan hükümlere yer verilmiş, yüklenicinin haklarına ilişkin hususlar düzenlenmeyerek genel hükümlere bırakılmıştır. Bu çalışmada, KİSK'e tabi inşaat sözleşmelerinin genel özellikleri incelendikten sonra, idarenin asli edim borcu olan para borcunun miktarı, ödeme şekli ile ne zaman muaccel olacağı ele alınmıştır. Çalışmada ayrıca idarenin para borcunu ifasında temerrüdü için gereken şartlar ile temerrüdün para borcuna özgü sonuçları incelenmiş, temerrüde bağlı olarak yüklenicinin süre uzatımı isteme hakkı ile işi durdurma hakkının bulunup bulunmadığı hususları üzerinde durulmuştur. Son olarak hakediş ödemeleri, temerrüt faizi ve aşkın zararın tabi olduğu zamanaşımı süreleri incelenmiştir.Item Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukukun Güncel Sorunları Sempozyumu : (5-6 Haziran 2018)(Ankara : Ankara Üniversitesi, 2018) Hukuk Fakültesi; Özen, Muharrem; Yılmaz, Süleyman; Erkan, Vehbi Umut; Taner, Fahri Gökçen; Yılmaz, SerdarItem Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukukun Güncel Sorunları Sempozyumu II : (26-27 Aralık 2018)(Ankara : Ankara Üniversitesi, 2018) Hukuk Fakültesi; Özen, Muharrem; Yılmaz, Süleyman; Erkan, Vehbi Umut; Taner, Fahri Gökçen; Civan, Orhan Ersun; Yılmaz, SerdarItem Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yapının ayıplı olması sebebiyle sona ermesi(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019) Çelik, Yiğit; Erkan, Vehbi Umut; Hukuk FakültesiTezin başlığı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yapının ayıplı olması sebebiyle sona ermesidir. Tez giriş, üç ana bölüm ve sonuç kısmından oluşmaktadır. Giriş kısmında, konunun takdimi, sınırlandırılması ve önemine değinilmiştir. Çalışmamızın birinci bölümünde, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin önemi ve tanımı ele alınmıştır. Ardından sözleşmenin unsurları, hukukî niteliği ve geçerlilik şekli açıklanmış ve sözleşmenin geçerlilik şekline uygun olmamasının sonuçları incelenmiştir. Nihayet genel hükümler ve eser sözleşmesine özgü özel hükümler uyarınca arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin sona erme hâlleri üzerinde durulmuştur. İkinci bölümde, ayıp sebebiyle sorumluluk kavramı açıklanmış ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, yapının ayıplı olması sebebiyle sona ermesi durumu incelenmiştir. Bu inceleme, teslimden önce ve teslimden sonra sözleşmenin sona erdirilmesi durumları göz önünde tutularak yapılmıştır. Sonrasında yüklenicinin ayıp sebebiyle sorumluluğunun şartları olumlu ve olumsuz olarak iki şekilde tasnif edilmiş ve bu şartlara değinilmiştir. Ardından yüklenicinin ayıp sebebiyle sorumluluğu neticesinde doğan haklar kısaca incelenmiş ve bu haklardan sözleşmeden dönme hakkı üzerinde durulmuştur. Son olarak üçüncü bölümde, öğretideki teoriler ışığında sözleşmeden dönmenin sonuçları ve üçüncü kişilere etkisi ele alınmıştır. The title of this dissertation is termination of construction contract in return for land share due to construction defect. The dissertation consists of an introduction section, three main sections and a conclusion section. In the introduction part of dissertation, the introduction and limitation of the topic and its importance are addressed. In the first main part of dissertation, the importance and definiton of construction contract in return for land share is discussed. Afterwards, elements of the contract, legal status of contract and formal requirements are explained. Also, the results of the failure to comply with the condition of the validity of the contract are examined. Finally, in compliance with Turkish Code of Obligations and special provisions that are enacted for construction contract in return for land share, the types of ending of contract are evaluated. In the second main part of dissertation, legal concept of defect liability is explained, then termination of construction contract in return for land share due to constuction defect was analysed. The analysis was made by taking account of the fact that contract was terminated before or after the owner's taking over. Thereafter, components of defect liability of contractor are categorised into positive and negative and discussed. Also, owner's rights that originate from contractor's defect liability was briefly examined then right to withdraw is evaluated. Finally in the third main part of dissertation, the consequences of withdrawal and its impact on third parties are examined in the light of theories that are in the doctrine.Item Avrupa ürün sorumluluğu direktifi ile karşılaştırmalı olarak 7223 sayılı ürün güvenliği teknik düzenlemeler kanunu uyarınca ürün sorumluluğu(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Arık, Doğukan; Erkan, Vehbi Umut; OtherÜrün sorumluluğu, piyasaya sürülmüş olan ayıplı bir ürünün sebep olduğu kişilere ve eşyalara gelen zararlardan, ürünün üreticisinin veya üretici gibi sorumlu olan kişilerin tazminat sorumluluğunu ifade etmektedir. Günümüz sorumluluk hukukundaki hâkim anlayışa göre ürün sorumluluğu, kusurdan bağımsız akit dışı bir sorumluluktur. Ürün sorumluluğu, ilk olarak Amerika Birleşik Devletleri hukukunda ortaya çıkmıştır. Daha sonra Amerika Birleşik Devletleri hukukundan etkilenen Avrupa Topluluğu tarafından 85/374 sayılı Direktif ile Avrupa hukukunda da pozitif düzenleme altına alınmıştır. Türk hukuku açısından ürün sorumluluğu geçmişten günümüze problemli hukuki düzenlemelere konu olmuştur. Kanunkoyucu Avrupa’daki gelişmeleri takiben ve Avrupa Birliği’ne üyelik başvuru süreci ile birlikte hukukun uyumlaştırılması ve tüketicilerin etkin şekilde korunması için 4077 sayılı mülga Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna yaptığı bir ekleme ile hukukumuzda ilk kez ürün sorumluluğunu düzenlemiştir. İlgili düzenlemeler hukukumuz açısından amaçlarına ulaşamamış ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile yürürlükten kaldırılmış, böylece Türk hukukunda ürün sorumluluğu açısından bir boşluk meydana gelmiştir. 7223 sayılı Ürün Güvenliği Teknik Düzenlemeler Kanunu 6. maddesi ile üreticinin, uygunsuz ürünler nedeniyle kusursuz sorumluluğunu düzenleyerek bu boşluğu ortadan kaldırmıştır. Ne var ki ilgili düzenleme kamu hukukuna ilişkin ürün güvenliği ile özel hukuka ilişkin ürün sorumluluğunu bir arada düzenleyerek bir takım sorunlara neden olmuştur. Çalışmamız kapsamında ilgili kanun ile düzenlenen ürün sorumluluğu tazminatı Avrupa hukuku ile karşılaştırmalı bir perspektif ile incelenmiştir.Item Avrupa ürün sorumluluğu direktifi ile karşılaştırmalı olarak7223 sayılı ürün güvenliği teknik düzenlemeler kanunu uyarınca ürün sorumluluğu(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Arık, Doğukan; Erkan, Vehbi Umut; OtherÜrün sorumluluğu, piyasaya sürülmüş olan ayıplı bir ürünün sebep olduğu kişilere ve eşyalara gelen zararlardan, ürünün üreticisinin veya üretici gibi sorumlu olan kişilerin tazminat sorumluluğunu ifade etmektedir. Günümüz sorumluluk hukukundaki hâkim anlayışa göre ürün sorumluluğu, kusurdan bağımsız akit dışı bir sorumluluktur. Ürün sorumluluğu, ilk olarak Amerika Birleşik Devletleri hukukunda ortaya çıkmıştır. Daha sonra Amerika Birleşik Devletleri hukukundan etkilenen Avrupa Topluluğu tarafından 85/374 sayılı Direktif ile Avrupa hukukunda da pozitif düzenleme altına alınmıştır. Türk hukuku açısından ürün sorumluluğu geçmişten günümüze problemli hukuki düzenlemelere konu olmuştur. Kanunkoyucu Avrupa'daki gelişmeleri takiben ve Avrupa Birliği'ne üyelik başvuru süreci ile birlikte hukukun uyumlaştırılması ve tüketicilerin etkin şekilde korunması için 4077 sayılı mülga Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna yaptığı bir ekleme ile hukukumuzda ilk kez ürün sorumluluğunu düzenlemiştir. İlgili düzenlemeler hukukumuz açısından amaçlarına ulaşamamış ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile yürürlükten kaldırılmış, böylece Türk hukukunda ürün sorumluluğu açısından bir boşluk meydana gelmiştir. 7223 sayılı Ürün Güvenliği Teknik Düzenlemeler Kanunu 6. maddesi ile üreticinin, uygunsuz ürünler nedeniyle kusursuz sorumluluğunu düzenleyerek bu boşluğu ortadan kaldırmıştır. Ne var ki ilgili düzenleme kamu hukukuna ilişkin ürün güvenliği ile özel hukuka ilişkin ürün sorumluluğunu bir arada düzenleyerek bir takım sorunlara neden olmuştur. Çalışmamız kapsamında ilgili kanun ile düzenlenen ürün sorumluluğu tazminatı Avrupa hukuku ile karşılaştırmalı bir perspektif ile incelenmiştir.Item Ayırt etme gücüErkan, Vehbi UmutItem Cezalandırıcı tazminat(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Özdemir, Eren; Erkan, Vehbi Umut; OtherCezalandırıcı tazminat, cezalandırma ve önleme işlevlerine yönelik bir Common Law yaptırımıdır. Cezalandırıcı tazminat, bir haksız fiilin var olduğu durumlarda söz konusu olmaktadır. Uğranılan maddi veya manevi zarardan bağımsız olarak, jüri tarafından, geniş bir takdir yetkisi çerçevesinde belirlenmektedir. Jüri, kusurun ağırlığını, olayın gerçekleşme biçimini, zarar verenin malvarlığını dikkate alarak uygun bir rakama hükmedecektir. Kıta Avrupası Hukuku açısından ise ana kural, haksız fiilde söz konusu olan tazminatların telafi işlevine göre belirlenmesidir. Genel ve özel önleme, dava açma inisiyatifini teşvik gibi işlevler, tazminatın belirlenmesinde bir unsur olmayıp ancak birer yan etki olarak kabul edilmektedir. Ana kural telafi işlevine yönelik tazminatlar olmakla birlikte, RKHK md. 58/II, TBK md. 355 gibi düzenlemelerde cezalandırma ve genel önleme işlevine yönelen farklı yaptırımlara yer verildiği görülmektedir. Bir hukuk sisteminin, ihlale verdiği yanıt bir bütün olarak ele alınmalıdır. Kıta Avrupası açısından bir değerlendirme yapıldığında, bağımsız idari otoritelerin idari para cezası ile sağladığı cezalandırma ve önleme işlevi, gerçek olmayan vekaletsiz iş görme ile zarar verenin elde ettiği kazancın iadesinin sağlanması ve manevi tazminat miktarlarının belirli dava gruplarında artırılması sayesinde etkili bir önleme ve cezalandırmanın sağlanabileceği görülmektedir. Bu sebeple, başka bir hukuk sisteminin kendisine özgü koşulları içerisinde oluşmuş bir yaptırımın iktibas edilmesine gerek bulunmamaktadır. Türk Hukuku'nda cezalandırıcı tazminata yönelik bir ihtiyaç bulunmamaktadır.Item Endüstriyel tasarımlara ilişkin lisans sözleşmeleri(Ankara : Ankara Üniversitesi : Sosyal Bilimler Enstitüsü : Hukuk Fakültesi : Özel Hukuk Ana Bilim Dalı, 2020) Özdal Taner, Özlem; Erkan, Vehbi Umut; Hukuk FakültesiKonusunu tasarımların oluşturduğu lisans sözleşmelerinin incelendiği bu tez üç bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde tasarım ve lisans sözleşmeleri kavramları incelenerek, bu kavramlara ilişkin terminolojik sorunlara değinilmiş ve hukuki nitelikleri belirlenmiştir. İkinci bölümde lisans sözleşmelerinin kurulmasına ilişkin hükümler incelenmiş ve lisans sözleşmesinin kapsamına ne gibi hak ve yetkilerin girdiği değerlendirilmiştir. Üçüncü bölümde lisans sözleşmesinin taraflarının hak ve yükümlülükleri incelenerek lisans sözleşmesini sona ermesi ve sona ermenin sonuçları belirtilmiştir. Anahtar Sözcükler: 1. Fikri Mülkiyet Hakları 2. Lisans Sözleşmeleri 3. Endüstriyel Tasarım 4. Lisans 5. Tasarım Within the scope of this study, License Agreements related to Industrial Designs are examined in three chapters: The first part of our study is focused on examination of the concepts and definitions of "design" and "license agreement". In this respect, firstly, in order to determine the status of designs within the scope of the intellectual property rights, we have reviewed intellectual property rights in general and problems related to the current terminology has been discussed. Then, the protection methods of the designs placed in our country has been examined comparatively by taking into consideration British Law, American Law and European Union Law. Prior to examination of the license agreements, we have introduce the discussions with respect to the concept of license within the scope of the second part of the first section. For this purpose, the concept of license, license right and the legal nature of the license right and assignment of the rights has been examined. The second section is devoted to an examination of applicability of the general terms and conditions of the Law of Obligations to license agreements. In this context, how the designs can be subject to the license agreements and which powers of the design right holder can make savings have been examined. In the third section, the parties of the license agreement has been determined. Then, the rights and obligations of these persons as they are parties to the license agreement has been examined. In the end, our study will be concluded by examining the circumstances that will lead to the termination of the license agreements and the results of such termination. Key Words 1. Intellectual Property 2. License Agreements 3. Industrial Design 4. License 5. DesignItem Eser sözleşmesinde eksik işin (eksik ifa) hüküm ve sonuçları(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2022) Sönmez, Gökhan; Erkan, Vehbi Umut; HukukEksik iş, taraflarca sözleşmede kararlaştırılmış olan veya dürüstlük kuralı gereği yapılması gereken işin bir kısmının yüklenici tarafından yapılmamış olmasıdır. Eser sözleşmesi ile yüklenici, iş sahibinin bir bedel ödemesi karşılığında, bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlenmektedir. Meydana getirilen eserde eksik iş olması halinde, kural olarak, teslim hukuki anlamda gerçekleşmez. Ancak eserdeki eksik işin önemsiz derecede olması halinde teslimin hukuki anlamda gerçekleşebileceği öğretide kabul edilmektedir. Bu çalışmada; eksik iş kavramı, eksik iş kavramının eser sözleşmesinde karşılaşılan benzer kavramlarla karşılaştırılması, eserdeki eksikliğin derecesine göre teslimin hukuki anlamda gerçekleştiği ve gerçekleşmediği durumlar, teslimin gerçekleşmesi ve gerçekleşmemesi halinde uygulanacak hükümler, eserdeki eksik işe rağmen teslimin hukuki anlamda gerçekleşmesi halinde iş sahibinin yükleniciye karşı sahip olduğu haklar kanuni düzenlemeler, öğretideki görüşler ve yargı kararları ışığında açıklanmıştır. Anahtar Kelimeler: Eser Sözleşmesi, Eksik İş, Teslim, Ayıplı İfa.Item Eser sözleşmesinde götürü bedelin aşılması sebebiyle sözleşmenin uyarlanması(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Güvenç, İpek; Erkan, Vehbi Umut; OtherThe substantial elements of a work contract include the creation of a work and the payment of a consideration in return. The obligation to pay a consideration, as the primary obligation of the client, may be agreed by the parties as a lump sum price when concluding the contract. Through this lump sum price which is not alterable in principle, the client is aware, well in advance of the due date, of the amount that must be paid to the contractor upon completion of the work, whereas the contractor is similarly aware of the amount earned/accrued. Where circumstances arise which parties have not foreseen or have foreseen but ignored when concluding the contract, and the balance of performance in the contract is tilted to an extent where the contractor cannot be expected to bear, the contractor may file a request for adaptation of contract with the court. This study examines under what circumstances a request for adaptation may be filed for a work contract of lump sum price due to changing conditions under Article 480/II of the Turkish Code of Obligations. Where, for a lawsuit instituted with a request for adaptation of a work contract, the court decides that the contractor cannot be expected to bear the burden of specific performance and the contract cannot be adapted, the contractor is entitled to terminate the work contract. The Turkish Code of Obligations prioritizes the request for adaptation of a work contract, but entitles the contractor to terminate the contract for circumstances where adaptation is not possible.Item Güneş Elektrik Santrali (GES) işletilmesinden doğan kusursuz sorumluluk halleri(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2022) Civri, Sefa; Erkan, Vehbi Umut; HukukBu çalışmanın konusu güneş elektrik santrali işletilmesinden doğan kusursuz sorumluluk halleridir. Güneş elektrik santrali, güneş enerjisinin girdi olarak kullanıldığı elektrik üretim tesisidir. Bu santraller elektrik mevzuatımızda teşviklerinin de etkisiyle ülkemizde hızla yaygınlaşmaktadır. Bu sebeple güneş elektrik santrallerinin meydana getirdiği zararlar ve bu zararlardan meydana gelecek kusursuz sorumluluk halleri incelenmesi gereken bir konudur. Çalışmamızda bu husus irdelenmiştir. Ayrıca bu sorumlulukların sonuçları ve bir arada bulunduğu haller üzerinde durulmuştur.Item Hukukun Güncel Sorunları Sempozyumu - III : (8-9 KASIM 2022)(Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2023) Hukuk; Özen, Muharrem; Göker, Cenker; Taner, Fahri Gökçen; Erkan, Vehbi Umut; Yılmaz, Serdar; Bektaş, İbrahim; Fırat, Sümeyye Sena; Hukuk Fakültesi“ANKARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ’NİN 97. KURULUŞ YILDÖNÜMÜ KAPSAMINDA 8-9 KASIM 2022 TARİHLERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLEN HUKUKUN GÜNCEL SORUNLARI SEMPOZYUMU - III ETKİNLİĞİNDE SÖZLÜ OLARAK SUNULAN BİLDİRİLERİN ELEKTRONİK BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABIDIR.”Item Hukukun Güncel Sorunları Sempozyumu - IV (7-8 KASIM 2023) Genişletilmiş Bildiri Özetleri Kitabı(Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2024) Hukuk; Özen, Muharrem; Göker, Cenker; Taner, F. Gökçen; Erkan, Vehbi Umut; Yılmaz, Serdar; Öntan, Yaprak; Oral, Tuğçe; Bektaş, İbrahim; Tarhan, Alaz; Sar, Hamdi Taha; Kırmaz, İrem; Özdemir, Müşerref Gülsüm; Hukuk FakültesiTürkiye Cumhuriyeti’nin Yüzüncü Yılı ve Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin Kuruluşunun 98. Yılı Etkinlikleri Kapsamında 7-8 Kasım 2023 Tarihlerinde Gerçekleştirilen “Hukukun Güncel Sorunları Sempozyumu - IV” İsimli Uluslararası Sempozyumda Sözlü Olarak Sunulan Bildirilerin Genişletilmiş Bildiri Özetleri Kitabıdır.Item Para borcunun ifa edilmemesi halinde temerrüt faizi(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Şimşek, Ayşenur; Erkan, Vehbi Umut; HukukTezimizin başlığı "Para Borcunun İfa Edilmemesi Halinde Temerrüt Faizi"dir. Tezimiz giriş, üç ana bölüm ve sonuç kısmından oluşmaktadır. Giriş kısmında, konunun önemi, kapsamı, temerrüt faizinin Türk Hukuku'ndaki tarihi gelişimi ve düzenlenişi ele alınmaktadır. Çalışmamızın birinci bölümünde temerrüt faizinin tanımı, hukuki niteliği ve benzer kurumlardan ayırt edilmesi incelenmiştir. Bu bölümde, faizin bir türü olan temerrüt faizi incelenmeden önce faizin tanımına ve türlerine de yer verilmiştir. Çalışmamızın ikinci bölümünde temerrüt faizi talep hakkının koşulları ve temerrüt faizi talebinde kusur ve zararın rolü incelenmiştir. Söz konusu inceleme yapılırken öncelikle para kavramı, para borcu kavramı ve para borcunun ifası konusu incelenmiştir. Ardından borçlunun para borcunu ifada temerrüde düşmesi için aranan koşullar izah edilmeye çalışılmıştır. Son olarak temerrüt faizi alacağı talebinde bulunabilmek için kusur ve zarar şartlarının aranıp aranmadığı hususu incelenmiştir. Çalışmamızın son bölümünü oluşturan üçüncü bölümünde ise temerrüt faizinin ifası ve sonuçları incelenmiştir. Bu başlık altında temerrüt faizi talebi, temerrüt faizinin başlangıcı ve sona ermesi, temerrüt faizinde bileşik faiz yasağı, temerrüt faizi oranları, alacaklının temerrüt faizini aşan zararının tazmini ve temerrüt faizi alacağının zamanaşımına uğraması konuları ele alınmıştır.Item Tüketici satış sözleşmesinde satış konusu malın ayıplı olmasının sonuçları (TKHK m.11)(Ankara : Ankara Üniversitesi : Sosyal Bilimler Enstitüsü : Hukuk Fakültesi : Özel Hukuk Ana Bilim Dalı, 2020) Çürük, Abdil; Erkan, Vehbi Umut; Hukuk FakültesiÇalışmamızın konusu; "Tüketici Satış Sözleşmesinde Satış Konusu Malın Ayıplı Olmasının Sonuçları (TKHK m.11)"dır. Çalışma ile tüketici satış sözleşmesi ve tüketici satış sözleşmesinde malın ayıplı olması halinde satıcının ayıptan doğan sorumluluğu incelenmiştir. Çalışmanın birinci bölümünde tüketici satış sözleşmesi ele alınmıştır. Bu çerçevede; tüketici satış sözleşmesinin niteliği, unsurları, özellikleri, tarafları, taraflarının hak ve borçları ile temerrüt hali açıklanmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde sözleşmeye konu malın ayıplı çıkması halinde satıcının ayıptan doğan sorumluluğu ele alınmıştır. Bu çerçevede ayıbın tanımı yapılmış, ayıbın kapsamının belirlenmesinde 1999/44 sayılı Yönerge ve Viyana Sözleşmesi'nin etkisi ve tartışmalı yönleri ele alınmıştır. Devamında ayıbın türleri, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'a göre ayıbın ölçütlerinin neler olduğu ve hangi şartlarda satıcının malın ayıplı olmasından sorumlu tutulacağı hususlarına yer verilmiştir. Çalışmanın üçüncü bölümünde tüketici satış sözleşmesinde satılanın ayıplı olmasının sonuçları incelenmiş, tüketicinin sahip olduğu seçimlik haklar; nitelikleri, hükümleri ve kullanılma zamanları itibariyle incelenmiştir. Bölümün sonunda da satılanın ayıplı olması halinde tüketicinin sahip olduğu hakların yarışması ele alınmıştır. Satışa konu malın ayıplı çıkması ve satıcının ayıptan sorumluluğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda ayrı düzenlemelerle ancak benzer mahiyette ele alınmıştır. Bu çalışmanın konusu, tüketici satış sözleşmesi ve bu sözleşmelerde malın ayıplı çıkması hâli olduğu için, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'daki düzenlemeler esas alınmıştır. Ancak 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da hüküm bulunmayan hallerde TKHK'nın 83. maddesi gereğince genel hükümlere ve bazı hallerde konunun daha iyi izah edilmesi için yeri geldikçe o konunun 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda ne şekilde düzenlendiğine ve tarafların hukuki durumları bakımından karşılaştırmalara yer verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Tüketici Satış Sözleşmesi; Ayıplı Mal; Ayıptan Doğan Sorumluluk; Tüketiciye Tanınan Seçimlik Haklar. The subject of our thesis is; "The results of defective goods in a consumer sales contract (which is regulated in Art. 11 of the Law on Protection of Consumers, No.6502). Consumer sale contracts and the responsibility of seller for defective goods in consumer sale contracts are examined in this study. In the first part of our study, the consumer sales contracts are examined. In this context; the definition of consumer sales contract and its elements, features, contracting parties, the claims – debits and the defaults of parties are described. In the second part of our study, the responsibility of seller for defective goods in consumer sale contracts is determined. In this context; firstly, deficiency is defined. Then, the effects and debates of Directive on Certain Aspects of the Sale of Consumer Goods and Associated Guarantees (1999/44/EC) and Vienna Convention (CISG) are examined to determine deficiency's scope. Afterwards; sorts of deficiency, what criterions are necessary for deficiency and which conditions are necessary for responsibility of the deficient goods are explained according to the Law on Protection of Consumers. In the third part of ourstudy, the results of defective goods in consumer sale contracts are examined. Then optional consumer rights are investigated in terms of qualifications, terms and times of use. At the end of the section, if the sold is defective, the competition of the rights that the consumer has is discussed. The defective goods and the seller's responsibility for deficient are edited seperatedly both the Law on Protection of Consumers and the Turkish Code of Obligations. However, the legal regulations which are involved in both laws are quite similar. The subject of our study is; "The results of defective goods in a consumer sales contract. That's why; the thesis is based on the Law on Protection of Consumers. However, if there aren't any provisions in the Law on Protection of Consumers, the Turkish Code of Obligations is applied because of Art. 83 of the Law on Protection of Consumers. The regulation of Art. 83, makes reference to general provisions (especially Turkish Code of Obligations). When the place comes, some comparisons are considered between the Law on Protection of Consumers and Turkish Code of Obligations. Keywords: Responsibility for Defective Goods; Defective Goods; Consumer Sale Contracts; Consumer's Optional Rights.Item Türk hukukunda sağlık tesisleri açısından yap-kirala-devret sözleşmeleri(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Karaosman, Osman Kadir; Erkan, Vehbi Umut; OtherKamu Özel İşbirliği, kamu hizmetlerinin sunumuna ve finansmanına özel sektörün katılımını sağlayan bir alternatif proje finansman modelidir. Bir Kamu Özel İşbirliği alt modeli olan Yap-Kirala Devret modeli ülkemizde sağlık sektöründe uygulanmaya başlamıştır. Sağlık sektöründeki Yap-Kirala-Devret modelinde yüklenici şirket finansmanı tamamen kendisi sağlayarak bir sağlık tesisini inşa etmektedir. İnşa ettiği tesisi sağlık hizmetini ifa etmesi için idareye belirli bir süreyle kiraya veren yüklenici şirket, yaptığı yatırımın karşılığını kira gelirlerinden elde etmektedir. Sözleşmenin sona ermesiyle sağlık tesisi işletilmeye uygun halde bedelsiz bir şekilde idareye devredilmektedir. Böylece, idare sözleşme süresinin sonunda özel sektör finansmanıyla inşa edilen, işletilmeye uygun bir sağlık tesisi sahibi olmaktadır.Yap-Kirala-Devret modeli kapsamında idare ile yüklenici şirket arasında imzalanan sözleşme, bir kombine tipli karma sözleşmedir. Sözleşme, eser sözleşmesinin tipik edim unsuru yapım ve kira sözleşmesinin tipik edim unsuru kiraya verme unsurlarını içermektedir. Uyuşmazlık halinde bu sözleşmelere ilişkin hükümler Yap-Kirala-Devretsözleşmesinin niteliğine uygun düştüğü ölçüde uygulama alanı bulacaktır.Item Türk Medeni Kanunu'nda kendi malzemesini kullanarak başkasının arazisinde haksız yapı meydana getirilmesi: TMK m. 722-723-724(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2012) Erkan, Vehbi Umut; Kırca, Çiğdem; HukukThe title of this thesis is unfair construction built with the constructors own material on a third person's land under Turkish Civil Code. Our thesis consists of an introduction, three main chapters and a conclusion. In the introduction part, the importance and historical development of the topic under Turkish Civil Code and the implementation in some other countries are analyzed. In this part, Roman Law and Mecelle are taken into consideration. Subsequently, the historical development in Turkish Law and the institutional development of unfair construction are presented by taking into consideration both Civil Code Nr. 743 and Nr. 4721 and other legislation. Finally, the formation of the topic in other legal systems especially in Swiss, German and Austrian Law is elaborated.It the first chapter, the types of unfair construction are analyzed and as one type of unfair construction, unfair construction built with the constructors own material on a third person's land, which is indeed the topic of this thesis, is studied in comparison with similar institutions.In the second chapter, the effects and consequences of unfair construction built with the constructors own material on a third person's land is presented. In this analysis, the rights of the landlord and the owner of the material incurred as a result of formation of an unfair construction are dwelled upon respectively. In the third and final chapter of the thesis, regarding the unfair construction built with the constructors own material on a third person's land, the scope of application of the articles of Turkish Civil Code in relation with some other 314codes and unfair construction in contracts which are subject to the sanctions of invalidity and annulment are studied.In our thesis, within the context summarized above, the issue of unfair construction built with the constructors own material on a third person's land is studied in detail. When appropriate and relevant, other types of unfair construction such as the event of unfair construction built with the third person's material in the constructor's land and unfair construction built with the third person's material in third person's land are touched upon as well. As for the purposes of this research, both Turkish doctrine and foreign doctrines are examined, and as this issue commonly comes up in practice in various law systems, Turkish and foreign court decisions are scrutinized