Sayı:41 (2021)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Sayı:41 (2021) by Author "Açar, Gülay"
Now showing 1 - 2 of 2
Results Per Page
Sort Options
Item Kuru femur kemiklerinde kollodiyafiz (inklinasyon) açı ile diğer osteometrik ölçümler arasındaki ilişki ve klinik önemi(Ankara Üniversitesi, 2021-06-28) Açar, Gülay; Digilli, Betül; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiBu çalışmada antropologlar ve ortopedistler için faydalı olacak proksimal ve distal femoral geometriye ilişkin geniş bir morfometrik veri setinin oluşturulması amaçlanmıştır. Femoral morfometri adlî antropoloji alanında cinsiyet ve yaş tespiti için kullanılır. Femur anatomisine ilişkin bu morfometrik bilgi, cerrahî açıdan kalça ve diz artroplastisinde özellikle önemlidir. Çalışmamızda yaşı ve cinsiyeti bilinmeyen 120 (60 sağ, 60 sol) kuru femur kemikleri incelenmiştir. Dijital kumpas ve gonyometre kullanılarak 15 doğrusal ve bir açısal antropometrik parametre değerlendirilmiştir. Ölçüm parametreleri; femur uzunluğu, femur gövde uzunluğu ve genişliği, femur başının çevresi ve dikey çapı, femur boyun çevresi, genişliği, ön ve eksen uzunlukları, intertrokanterik mesafe, kollodiyafiz açı (inklinasyon açısı), fossa intercondylaris genişliği ve yüksekliği, fossa intercondylaris endisi, medial ve lateral kondüllerin genişliği ve bikondüler genişlik olarak belirlenmiştir. Ayrıca femurlar, fossa intercondylaris’in şekline ve endisine göre üç gruba ayrılmıştır. Ölçüm değerleri arasında sağ-sol karşılaştırması açısından anlamlı fark bulunmamıştır (p>0,05). İnklinasyon açısının femur boynu ön ve eksen uzunlukları ile anlamlı negatif korelasyon gösterdiği tespit edilmiştir (r=-0,255, p=0,005; r=-0,190, p=0,038). İnklinasyon açısı dışında diğer proksimal femur parametreleri arasında kuvvetli pozitif korelasyon görülmüştür. Ayrıca, distal femur parametreleri arasında da medial kondül genişliği dışında pozitif korelasyon bulunmuştur. Elde edilen morfometrik verilerin ileride yapılacak antropometrik çalışmalar için referans veri tabanı olarak kullanılabileceği ve kalça ve diz protezlerinin tasarımı açısından cerrahlar için faydalı olabileceği düşüncesindeyiz.Item Tıp fakültesi öğrencilerinin 2P:4P el parmak uzunluk oranları ile kişilik özellikleri arasındaki ilişkinin incelenmesi(Ankara Üniversitesi, 2021-06-28) Karaoğlu, Nazan; Açar, Gülay; Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesiİnsan vücudu ve hastalık semptomlarının genetik ve sosyokültürel yapıya bağlı olarak sürekli farklılık gösterdiği son yıllarda medikal antropoloji alanında yapılan çalışmalarda ortaya konmuştur. Benzer olarak hekimin kişilik özellikleri ve toplumun sosyokültürel yapısına bağlı değişimleri hekimlik pratiği için önemlidir. Prenatal cinsiyet hormonlarının hem kişilik özellikleri hem de elin işaret (2. parmak) ve yüzük (4. parmak) parmaklarının uzunluk oranları (2P:4P) ile ilişkili olduğu söylenmektedir. Bu çalışmada, preklinik tıp öğrencilerinde cinsiyet hormonlarının etkisine bağlı ortaya çıkan 2P:4P oranı ile pozitif-negatif duygulanımlar arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlandı. Çalışmaya katılan 493 tıp öğrencisinin (199 erkek, 294 kadın) boy, kilo ve iki elin 2. ve 4. parmak uzunlukları ölçülerek 2P:4P oranı bulundu. Ayrıca sosyodemografik bilgilerle Pozitif-Negatif Duygu Ölçeği (PANAS) ve Beş Faktörlü Kişilik Envanteri Kısa Formu (BFKE-K)’nu içeren anket uygulandı. Boy, kilo ve vücut kitle indeksi değerleri erkeklerde, her iki el 2P:4P oranları ise kadınlarda anlamlı düzeyde yüksek bulundu (p<0,001). Sağ el 2P:4P oranı ile PANAS- Pozitif ve Negatif Duygu puanları arasında negatif yönde zayıf korelasyon (r=-0,106, p=0,018; r=-0,087, p=0,052) ve BFKE-K puanı arasında pozitif yönde zayıf korelasyon (r=0,090, p=0,045) saptandı. Sağ ve sol el 2P:4P oranlarının uyumluluk puanı ile pozitif korelasyon (r=0,126, p=0,005; r=0,091, p=0,043) gösterdiği bulundu. Dışa dönüklük puanı 3. sınıf öğrencilerinde yüksekti (p=0,006 ve p=0,002). Çalışmamızda olumlu kişilik özellikleri ve pozitif duygulanım puanı erkeklerde kızlara göre ve 3. sınıf öğrencilerinde ilk iki yıl öğrencilerine göre anlamlı düzeyde yüksek bulundu. Bu çalışmanın oluşturduğu farkındalıklar, hekimin kişilik özelliklerine uygun daha iyi bir tıp eğitimi almasını sağladığı gibi, seçtiği uzmanlık dalında daha etkin tedavi çözümleri üretmesine yardımcı olabilir.