Dirhelerin Kronoloji Sorunsalı Kapsamında Önemli Bir Veri: Pinişa (Şırnak-Uludere)

dc.contributor.authorCoşkun, Nilgün
dc.contributor.departmentDil ve Tarih-Coğrafya Fakültesitr_TR
dc.date.accessioned2021-08-26T06:32:03Z
dc.date.available2021-08-26T06:32:03Z
dc.date.issued2020-12-11
dc.description.abstractVan Gölü Havzası ile Kuzey Mezopotamya arasındaki yüksek rakımlı kuşağın büyük bir kısmını oluşturan Dağlık Şırnak bölgesinde, 2017’den itibaren sistematik yüzey araştırmaları yürütülmektedir. Bölge, Orta Demir Çağ’da Urartu ve Assur devletleri arasında tampon bölge durumundadır. Çalışmalarımız sıra-sında batıda Gabar Dağı’ndan başlayan ve doğuya doğru artan bir şekilde devam eden dirhe türü yapılar tespit edilmiştir. Dirhe, kiklopik tarza inşa edilmiş kule biçimli yapılara bölge halkı tarafından verilen isimdir. Birbirini görecek şekilde izlemsel noktalara yapılmış bu yapılar, gruplar halinde bir rota oluşturur. Kanımızca, büyük ölçüde askeri amaçlarla tasarlanmışlardır. Geniş bir coğrafyaya yayılmış, büyük bir mimarlık sisteminin par-çaları durumundaki dirheler ile ilgili bilinmeyen pek çok nokta vardır; en önemli sorulardan biri ise yapıldık-ları dönemdir. Kronoloji probleminin temel nedeni; Van Gölü Havzası’nın güneyi ve Kuzeybatı İran’da yapılan önceki yüzey araştırmalarında ve bizim çalışmalarımızda dirhelerin içinden kesin tarihlendirmeye yardımcı olacak miktarda materyal malzeme bulunamamış olmasıdır. Dönem önerileri çoğunlukla mimari özellikler göz önünde bulundurularak yapılmıştır. 2019 yılında Şırnak-Uludere’de Pinişa mevkiinde bulduğumuz dirhe, hemen yanına yapılan yeni askeri noktanın inşaatı sırasında oldukça tahrip görmüştür ve yıkıntılar içinden toplanan, görece yoğun çanak çöm-lek buluntusu, bu tip yapıların tarihlendirilmesine katkı sunabilecek durumdadır. Pinişa dirhede bulunan çanak çömlekler, yüzey araştırmamız sırasında daha önce dirhelere çok yakın konumda bulduğumuz kale, yerleşim ve mezarlardan bulunan örnekler ile yakın benzerlik içindedir. Çanak çömlekler büyük ölçüde, Van Gölü Havzası ile özellikle de Hakkâri M2 mezarında tespit edilmiş olan Pembe-Devetüyü Mallar ile paralellik gösterir. Bazı form ve bezeme unsurlarının da Orta Demir Çağ’da bölgede kullanıldığı görülür. Dirhelerin hiç değilse bir kısmının Urartu Krallığı öncesinde yapıldığını ve belki de uzun süre kullanıldığını şu anki sonuçlarımızla söylemek yanlış olmayacaktır.tr_TR
dc.identifier.endpage186tr_TR
dc.identifier.issue46tr_TR
dc.identifier.startpage167tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/20.500.12575/74052
dc.language.isotrtr_TR
dc.publisherAnkara Üniversitesitr_TR
dc.relation.journalAnadolutr_TR
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Başka Kurum Yazarıtr_TR
dc.rightsCC0 1.0 Universal*
dc.rights.urihttp://creativecommons.org/publicdomain/zero/1.0/*
dc.subjectErken-Orta Demir Çağtr_TR
dc.subjectDirhetr_TR
dc.subjectYüzey araştırmasıtr_TR
dc.titleDirhelerin Kronoloji Sorunsalı Kapsamında Önemli Bir Veri: Pinişa (Şırnak-Uludere)tr_TR
dc.typeArticletr_TR

Files

Original bundle
Now showing 1 - 1 of 1
No Thumbnail Available
Name:
Anadolu 46.pdf
Size:
2.67 MB
Format:
Adobe Portable Document Format
Description:
Dergi
License bundle
Now showing 1 - 1 of 1
No Thumbnail Available
Name:
license.txt
Size:
1.62 KB
Format:
Item-specific license agreed upon to submission
Description:

Collections