Browsing by Author "YOLCU, SERKAN"
Now showing 1 - 1 of 1
Results Per Page
Sort Options
Item Anayasa yargısında sosyal hakların korunması(Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018) YOLCU, SERKAN; KONTACI, ALİ ERSOY; OtherBu çalışma artık anayasal evrenin ayrılmaz bir parçası haline gelen sosyal hakların, yargısal korunması sorununu anayasa hukuku perspektifi ile incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın çıkış noktası şudur: Sosyal haklara yönelik teorik tartışmalar artık bir gerçeğin kabullenilmesi ile sonuçlanmıştır ki sosyal haklar anayasal bir gerçekliktir. Buna mukabil anayasal koruma altına alınan bu hakların, eninde sonunda yargısal uyuşmazlıkların konusu haline gelmesi de bir o kadar doğaldır. Öyleyse sosyal haklar dava edilebilir hukuk normlarıdır ve anayasa yargısı düzeyinde sosyal haklar yargısal denetime tabi tutulmaktadır. Türk anayasa hukuku doktrininde sosyal haklara yönelik çalışmaların niceliğinin, diğer hak kümelerine kıyasla zayıf kaldığı gözlemlenmektedir. Anayasa yargısı bakımından da durum çok farklı değildir. Bu bağlamda çalışma karşılaştırmalı anayasa yargısında gözlemlenen sosyal hak denetimini irdeleyerek, Türk anayasa yargısında sosyal hakların korunması olgusuna güncel bir bakış sunmayı amaçlamaktadır. Bu amaçla önce sosyal hakların anayasa hukuku açısından niteliği ele alınarak, sosyal hakların normatif anlamı üzerinde durulmuş ve bu hakların unsurları üzerinden bir "sosyal haklar kuramı" geliştirilmeye çalışılmıştır. Ardından sosyal hakların neden dava edilebilir bir olgu olduğu izah edilerek, karşılaştırmalı hukukta sosyal hakların yargısal denetimi üç örnekle (Güney Afrika, Kolombiya ve Hindistsan) açıklanmıştır. Nihayet çalışma sosyal hakların Türk anayasa hukukunda ne ölçüde ciddiye alındığını inceleyerek, karşılaştırmalı gözlem ışığında Türk Anayasa Mahkemesinin sosyal haklar içtihadını ele almıştır. Sonuçta Türk anayasa yargısının sosyal haklar bakımından karşılaştırmalı hukukun sunduğu veri karşısında kendine özgü nitelikler arzettiği ve mevcut içtihadın yakın gelecekte sosyal hakların korunması bakımından umut vadetmediği kanaatine ulaşılmıştır.