Browsing by Author "ARDA, Berna (Tez Danışmanı)"
Now showing 1 - 2 of 2
Results Per Page
Sort Options
Item HEMŞİRELİK MESLEĞİ VE TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİNİN HEMŞİRELİK MESLEĞİNE ETKİLERİNİN BETİMLENMESİ(SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI) TARİHÇİ DELİCE, Salime (Yazar); ARDA, Berna (Tez Danışmanı)Hemşirelik Mesleği ve Toplumsal Cinsiyet Rollerinin Hemşirelik Mesleğine Etkilerinin Betimlenmesi Toplumsal cinsiyet rolleri kadınlara ve erkeklere sosyalleşme süreçlerinde öğretilir, içselleştirilir. Sosyal yapılanmalar da bu rollerin yeniden üretimi için uygun koşulları sağlar. Biyoloji ile doğallaştırılıp, kadın ve erkek için farklı toplumsal rolleri kabule zorlayan bu yapılanma erkek egemendir. Bireysel özgürlüklerin ve eşitliğin öne çıkarıldığı modernizm dönemi kadın/erkek eşitliği için bu savı gerçekleştirmekte çok başarılı olamamıştır. Döneme özgü cinsiyet roller üretilmiş ve cinsiyet ayrımcılığı kamusal alana çıkabilen kadınlar için de sürmeye devam etmektedir. Hemşirelik modern zamanda ortaya çıkan bir meslektir. Kadının anne olması özelliği dolayısıyla, kadınların bu işi yapmasının daha uygun olduğu iddia edilmektedir. Ancak, anne özverisi de meslek yaşantısında beklendiği için emeğinin bir kısmı görünmemekte, meslek tanımı sürekli esnemektedir. Hemşireler, iş koşullarında, toplumsal cinsiyet rollerindeki ayrımcılık nedeniyle, ezilmekte ve sömürülmektedir.Item TÜRKİYE’ DE TIPTA UZMANLIK VE AKADEMİSYENLİK AŞAMALARINDA CİNSİYETÇİ YAKLAŞIMLAR(ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KADIN ÇALIŞMALARI ANABİLİM DALI) GENÇ KUZUCA, İlknur (Yazar); ARDA, Berna (Tez Danışmanı)Bu çalışmanın amacı tıpta uzmanlık alanlarında cinsiyete göre bir dağılımın bulunduğunu, bazı uzmanlık dallarında kadın hekimlerin tercih edilmediğini veya bazı uzmanlık dallarının kadın hekimler tarafından tercih edilmediğini rakamsal ve niteliksel olarak ortaya koymaktır. Türkiye'de sağlık bakanlığına ve üniversitelere bağlı olarak çalışan tüm hekimlerin cinsiyet dağılımı incelendiğinde kadın hekimlerin erkek hekimlere göre çok az farkla da olsa daha fazla uzmanlaştığı anlaşılmaktadır. Hekimlerin uzmanlık alanlarına göre cinsiyet dağılımı incelendiğinde, kadın hekimlerin ve erkek hekimlerin belli uzmanlık alanlarında dağıldığı ve bu anlamda cinsiyete dayalı bir ayrımcılık olduğu istatistiksel olarak gösterilmiştir. Bazı uzmanlık alanlarının neredeyse tamamen erkek hekimlerden oluştuğu saptanmıştır. Çalışmamızda incelenen yirmi sekiz uzmanlık alanının on ikisinde kadın hekimlerin oranı kritik eşik kabul edilen % 33 ün altındadır.Oysa yirmi sekiz uzmanlık alanının tamamında erkekler % 33 ve üzerinde temsil edilmektedir. Bu sonuçtan hareketle kadınlara özgü bir uzmanlık alanı olduğu söylenemezken , erkeklere özgü uzmanlık alanları olduğu söylenebilir. Kadınlar daha çok mesai saatleri düzenleri olan, nöbeti olmayan, akademik ilerlemelerinde engel bulunmayan, dışlanmayacaklarını düşündükleri uzmanlık alanlarına yönelmektedirler. Özellikle cerrahi uzmanlık alanlarında kadınların sayısının sınırlı olması, TUS'a rağmen, hâlâ bazı uzmanlık alanlarının kadınlara uygun değilmiş gibi algılanmasının göstergesidir. Hizmet ağırlıklı,göreceli olarak daha az popüler, görünmeyen ama işin mutfağı olan bölümlerde kadın hekimlerin yoğun olması bu bakışın uzantısıdır. Araştırmamızda elde edilen verilerde; Klinik şefi, profesör, doçent ve yardımcı doçent kadrolarında kadın hekim oranın daha düşük olduğu, buna karşılık klinik şef yardımcısı, başasistan, asistan öğretim görevlisi, araştırma görevlisi kadrolarında ise kadın hekim oranlarının toplam kadın hekimlerin oranlarına göre fazla olduğu saptanmıştır. Araştırmamız eğitim ve meslek hayatları boyunca kadınların cinsiyete bağlı ayrımcılıkla karşılaştıklarını ortaya koymuştur. Hekim dağılımlarındaki farklılıklar ayrımcılığı sayısal olarak ortaya koymaktadır. Niteliksel veriler de cinsiyet faktörüne bağlı olarak bir ayrımcılık olduğunu ortaya sermiştir.