Browsing by Author ". Prof. Dr. Gültekin Arzuhan Burcu"
Now showing 1 - 3 of 3
Results Per Page
Sort Options
Item HAZİNE TAŞINMAZLARININ SATIŞ İŞLEMLERİ SÜRECİ VE ÜZERİNDEKİ YAPILARIN DURUMUNUN İRDELENMESİ(2018) Yavuz, Aysel; . Prof. Dr. Gültekin Arzuhan Burcu; Fen Bilimleri EnstitüsüBu çalışmada Hazineye ait taşınmazların, Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre satışı ile Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 4. maddesinin (c) fıkrasına göre hissedarlarına yapılan doğrudan satışlarında; satış işlemleri süreci, satış sürecinde karşılaşılan sorunlar ve taşınmazların üzerinde izinsiz olarak inşa edilen yapıların bu süreçteki durumlarına açıklık getirilmiştir. Hazine taşınmazları kavramı açıklanarak, özel kanunları nedeniyle satılamayacak olanlar ve Hazine taşınmazlarının satılabilmesi için hangi şartları taşımaları gerektiği ile üzerindeki yapıların satış sürecine etkisi incelenmiştir. Belirtilen yasal düzenlemeler kapsamında satış işlemleri sürecinde uyulması gereken usuller ve satışı yapılan taşınmazların üzerinde 19.07.2003 tarihinden sonra izinsiz olarak inşa edilmiş olan yapıların, taşınmazın satılması durumunda bedelinin nasıl tahsil edileceği konusunda ortaya çıkan temel sorunlar irdelenmiş ve başlıca çözüm yaklaşımları sıralanmıştır. Araştırmada öncelikle ülke genelinde ve ikinci aşamada ise Alanya ilçesi örneği çerçevesinde taşınmaz satışlarının gerçekleşme düzeyleri ile satış sürecine başlanan, ancak olumsuz sonuçlanan işlemlerin nedenleri detaylı olarak irdelenmiştir. İnceleme sonuçlarına göre son yıllarda Hazine taşınmazlarını satın almaya yönelik talebin artmasına karşılık işgal edilmiş ve özellikle üzerinde yapı olanlara talebin az olmasının sebebi, alıcıların taşınmazı sorunsuz olarak satın almak istemelerinin olduğu anlaşılmaktadır. Satış gelirlerinin arttırılmasında ve taşınmazların etkili, ekonomik ve verimli kullanımı açısından öncelikle değerli bölgelerdeki taşınmazların sorunsuz hale getirilmesinin gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Hazine taşınmazının Milli Emlak mevzuatı çerçevesinde yapılan değerleme işlemlerinin niteliğinin iyileştirilmesi açısından öncelikle mevcut taşınmaz varlığının fiili durumu ve niteliklerine göre kapsamlı incelemelerinin yapılması ve özellikle büyük kentler ile kıyı bölgelerdeki değerli taşınmazların üzerinde inşa edilmiş olan yapıların kullanım biçimleri dikkate alınarak taşınmaz değerlendirme kararlarının verilmesi, mümkün olduğu ölçüde işgalciye piyasa değeri üzerinden satış yapılmasına öncelik verilmesi ve kamu kaynağının etkin yönetiminin gerçekleştirilmesi zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.Item Kentsel dönüşüm uygulama aktörlerinin sürdürülebilir bina tasarım yaklaşımı konusundaki farkındalık düzeylerinin değerlendirilmesi(Ankara: Ankara Üniversitesi:Fen Bilimleri Enstitüsü: Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Anabilim Dalı, 2020) Köroğlu, Yusuf Emre; . Prof. Dr. Gültekin Arzuhan Burcu; Fen Bilimleri EnstitüsüBirçok ülkede ve Türkiye’de 1950’lerden sonra hızlı bir kentleşme sürecine girilmiş ve bu dönemde plansız yapılaşmanın sonucunda kentlerde gecekondu bölgeleri olmuş ve bu bölgeler zaman içinde çöküntü alanlarına dönüşmüştür. Buna ilave olarak ülke özelindeki gecekondulaşma, göç, çarpık kentleşme ve yetersiz altyapı gibi sebepler, sağlıksız ve niteliksiz kentsel alanların artmasına yol açmıştır. Daha sonra 1999 Marmara Depremini yaşayan Türkiye, depremin getirdiği yıkım sonrasında sağlıksız yapıların yeniden inşa edilmesi sürecine girmiştir. Türkiye’de kentsel alanlar ve yapılara ilişkin söz konusu problemlerin çözülmesi için kentsel dönüşüm kavramı gündeme gelmiştir. Sadece düşük maliyetli konut üretimi üzerine odaklanan ilk kentsel dönüşüm uygulamaları; çevresel, ekonomik ve sosyal sürdürülebilirlik ölçütleri dikkate alınmadan gerçekleştirilmiştir. Bu bağlamda yapılan çalışma ile dönüşüm projelerinde sürdürülebilir bina tasarım yaklaşımının uygulanmasına ilişkin farkındalık oluşturulması ve bu konuda araştırmacılara, tasarımcılara ve gayrimenkul geliştirme uzmanlarına ışık tutulması hedeflenmektedir. Bu amaçla, kentsel dönüşümün uygulama aktörleri ile sürdürülebilir bina tasarımı yaklaşımları konusundaki farkındalık düzeylerini belirlemek üzere yüzyüze görüşme ve anket tekniği kullanılarak veri toplanmış ve toplanan veriler değerlendirilmiştir. Anket, Türkiye’de kentsel dönüşümün temel aktörleri olan 30 merkezi yönetim personeli, 34 yerel yönetim personeli, 30 sivil toplum kuruluşu personeli ve 30 özel kuruluş personeline uygulanmıştır. Kullanıcı aktör olan yerel halk, bu çalışmanın kapsamı dışında tutulmuştur. Anket yapılan grup, söz konusu kurumlarda kentsel dönüşüm sürecinde çalışan ve bu konuda en yüksek bilgi düzeyine ve deneyime sahip olduğu düşünülen personel arasından titizlikle seçilmiştir. Bu yolla kentsel dönüşümün uygulama aktörlerinin, sürdürülebilir bina tasarım yaklaşımı ile ilgili bilgi ve algı düzeyleri tespit edilmiştir. Anket sonuçları her bir kentsel dönüşüm uygulama aktörü için ayrı ayrı değerlendirilmiş ve çapraz karşılaştırmalar yapılmıştır. Saha çalışmasının sonuçlarına göre; Türkiye’de yerel yönetimlerin konu hakkında düşük farkındalık düzeylerine sahip oldukları, kurumsal kapasite geliştirme ve kentsel dönüşüm projelerinde sürdürülebilirlik hedefine ulaşılabilmesi için proje geliştirme ve uygulama personeli başta olmak üzere ilgili bütün çalışanların kentsel dönüşüm ve proje geliştirmede sürdürülebilirlik konularında hizmetiçi eğitim programlarına alınmasının gerekli olduğu ortaya çıkmaktadır. Buna ilave olarak merkezi idare ve yerel yönetimlerin kentsel dönüşüm, üst yapı ve altyapı projelerinin geliştirilmesi ve uygulanması ile ilgili birimlerinde gayrimenkul geliştirme ve yönetimi uzmanlarının istihdam edilmesi ve bu uzmanların görev ve yetkilerinin ilgili mevzuatta tanımlanmasına gereksinim olduğu dikkati çekmektedir.Item SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜNİVERSİTE YERLEŞKELERİ: ANKARA ÜNİVERSİTESİ GÖLBAŞI YERLEŞKESİ İÇİN BİR ÖNERİ(Ankara: Ankara Üniversitesi:Fen Bilimleri Enstitüsü: Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Anabilim Dalı, 2019) Sancar, Ayça; . Prof. Dr. Gültekin Arzuhan Burcu; Fen Bilimleri EnstitüsüÜniversiteler, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılmasına katkı sağlayan önemli aktörlerdendir. Çevresel, sosyal ve ekonomik sorunları en aza indirgemek için önemli bir role sahiptirler. Bu eğitim kurumları, araştırma, eğitim ve uygulama aracılığıyla gelişme sürecinde sürdürülebilirliğe önemli katkıda bulunabilirler. Bu çalışmanın temel amacı; sürdürülebilir üniversite yerleşkelerine ilişkin kabul görmüş uluslararası sürdürülebilir yerleşke ağ ve rehberleri, dünyada ve Türkiye’den sürdürülebilirlik özellikleri ile tanınmış çeşitli üniversite yerleşkeleri, çevresel, sosyal ve ekonomik yönlerden incelemek, Ankara Üniversitesi Gölbaşı Yerleşkesinin mevcut durumu değerlendirmek ve sürdürülebilirlik önceliklerini ortaya koymaktadır. Bu kapsamda, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), Uluslararası Sürdürülebilir Yerleşke Ağı (ISCN) ve GreenMetric Dünya Üniversiteleri Sıralaması Rehberleri ve örnek yerleşkeleri incelenmiştir. Belirtilen rehber ve uygulamalar çerçevesinde Ankara Üniversitesi Gölbaşı Yerleşkesinin sürdürülebilirlik özellikleri değerlendirilmiştir. Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesi içinde konumlanmış olan Yerleşkede yenilenebilir enerjinin üretilmesi için önemli bir potansiyel bulunmakla birlikte elektrik enerjisi üretebilecek fotovoltaik paneller ve rüzgâr tribünlerinin kullanılmadığı görülmüştür. Atıkların kaynağında ayrıştırılması hususunda eksiklikler tespit edilmiştir. Yerleşkede yürütülmekte olan Çim Amfi Projesi alanında birikecek yağmur suyunun Yerleşke içindeki yeşil alanların sulanması ile bir gölet oluşturulmasında kullanılması ve elektrik üretimi için gerekli imalatların yapılarak yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmasının, sürdürülebilirliğe katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir. Etkin bir atık yönetimi için atıkların dönüştürülmesi çalışmalarına başlanılması, farkındalık düzeyinin artırılması ile Ankara Üniversitesi Gölbaşı Yerleşkesinin öncelikleri dikkate alınarak genel bir sürdürülebilirlik değerlendirmesinin yapılması ve değerlendirmeye ilişkin sürdürülebilirlik raporunun hazırlanması önerilmektedir.