Cilt:39 Sayı:68 (2020)
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing Cilt:39 Sayı:68 (2020) by Author "Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi"
Now showing 1 - 3 of 3
Results Per Page
Sort Options
Item Çin Klasiği “Müzik Kayıtları”Na Göre Antik Çin’de Müziğin Toplumsal Fonksiyonu(Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi, 2020-09-30) Chiang, Gonca Ünal; Türk Edebiyatı; Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesiİnsanlığın varoluş tarihinden itibaren, insanın duygularına etki ederek karakterinin şekillenmesinde önemli görevler üstlenen müzik; zamanla ritüellerle birleşerek insanın en doğal ifade aracına dönüşmüştür. Toplumsal bir varlık olan insanın, dış dünyayla iletişim sağlamak amacıyla müziği kullanmaya başlamasıysa, müziği sahip olduğu bireysel amacın ötesine geçirerek toplumsallaşmasına ve böylece hem siyasi hem de sosyal yaşamın düzenlenmesi sürecinde önemli görevler üstlenmesine sebep olmuştur. Müziğin bir toplumun şekillenmesi sürecine yapacağı olumlu/olumsuz etkinin standardını; iç yapısında sahip olduğu bazı temel özellikler belirlemektedir. Buna göre; müzik ilk aşamada kendi içinde denge, uyum, ölçü, dinamizim ve düzen standartlarını sağlamalı; ikinci aşamadaysa bu standartları etkileşimde bulunduğu insan karakerine ve toplum düzenine yansıtmalıdır. Müziğin sahip olduğu bu olumlu fonksiyonun temel ölçütünü ise müziğin doğallığı oluşturmaktadır. Doğal müzik; doğanın mükemmel düzenini örnek alan ve bu düzeni toplum düzeniyle eşleştirebilen müziktir. Ancak bu noktada, müziğin ideal toplum amacının tek belirleyeni olduğunu düşünmek hata olur. Çünkü tarihsel gelişim süreçleri içerisinde toplumlar; başlangıçta yalnızca müzik ve ritüeller aracılığıyla şekillenebilen ilkel ve basit bir yapıya sahipken; zamanla değişerek hukuk kuralları ve cezalarla kontrol edilebilen kompleks yapılara sahip olmuşlardır. Bu bağlamda; müziğin insan ve toplum üzerindeki etkilerini konu alan Çin klasiği Müzik Kayıtları’nın ilgili bölümlerine bakıldığında, toplumsal düzeni sağlayan faktörlerin; müzik, ritüeller, yasalar ve cezalar sıralamasıyla verildiği görülebilmektedir. İnsan ve toplum için içselden dışsala ve soyuttan somuta doğru ilerleme gösteren gelişim sürecinde, müziğin sahip olduğu siyasal ve toplumsal fonksiyonların konu alındığı bu çalışmada; insanlık tarihinin ideal insan ideal toplum hedefi, Müzik Kayıtları klasiği çerçevesinde incelenmektedir.Item Fransa Ve Almanya’da Feodalizm’in Askeri Ve Siyasi Yönden Gelişimi(Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi, 2020-09-30) Çiftçi, Sait Emre; Tarih; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiFeodalizm Antik Roma’daki koruma ilişkisine dayalı patronaj ve Germen savaş arkadaşlığı geleneğinin karışımıyla ortaya çıkan askeri ve idari bir sistemdir. Bu sistem Merovenjlerde ve Vizigot İspanya’sında ilk tohumlarını atmasından sonra Karolenjlerin askeri ve idari yapısına girmiştir. Buna rağmen Feodalizm çeşitli yabancı istilalar ve iç çekişmelerin ardından anarşik devletsiz bir ortamı yansıtan pek çok bölgesel gücün kendi bölgesinde idareci olduğu yapıya dönüşmüştür. Capetler Fransa’daki çok sayıda yerel gücü kendi şemsiyeleri altına toplamayı bir nebze başarmışlardır. Almanya ise ilk olarak Otto Hanedanından itibaren Karolenj geleneğini sürdürerek merkezi yapısını koruyabilmiştir. Almanya’da kişisel bağlılıklar, fief ve vassalite gibi kavramların daha geç yerleşmesi de bunda etkili olmuştur. Bunun sonucunda Salian Hanedanı imparatorlarının son döneminde yaşanan büyük soylu isyanları ile Friedrich Barbarossa gibi Hohenstaufen Hanedanı’na mensup imparatorların onları bastırma süreci, ortaya çok sayıda küçük feodal devlet çıkarmış ve Almanya böylece Fransa’nın yaşadığı süreci yaşamaya başlamıştır.Item Tanzimat'tan Sonra Osmanlı Devleti’nde Bir Vergi Tahsil Yöntemi Olarak Tahsildarlık Uygulaması(Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi, 2020-09-30) Erol, Yasemin Zahide; Tarih; Dil ve Tarih-Coğrafya FakültesiVergi, devletin kamusal görevlerini yerine getirebilmek için ihtiyacı olan finans kaynaklarını karşılamak üzere kanunlara uygun olarak ve hiçbir karşılık belirtmeksizin vatandaşlardan tahsil ettiği parasal yükümlülüktür. Bir devletin en temel gelir kaynağı olan vergilerin tahsil edilmesi maliyenin en önemli konularındandır. Osmanlı maliyesinde de vergi ve vergi tahsili önemli bir yer teşkil etmiştir. Bu çalışmada, ilk olarak kısaca Osmanlı vergi sistemi ve vergi tahsil yöntemleri anlatılmıştır. Daha sonra, XIX. yüzyılda uygulamaya konan sivil bir vergi tahsil yöntemi olan “tahsildarlık” üzerinde durulmuş, tahsildarların görev, yetki ve sorumlulukları açıklanmaya çalışılmıştır.