Metabolik olarak sağlıklı ve sağlıksız obezlerde diyet kalitesinin, fiziksel aktivite durumunun ve yaşam kalitesinin belirlenmesi
Abstract
Bu araştırma, Şubat 2017- Nisan 2017 tarihleri arasında Adıyaman Merkez Toplum Sağlığı Merkezi Obezite Birimi'ne başvuran 67 sağlıklı obez birey, 70 sağlıksız obez bireyle yürütülmüştür. Çalışmada veriler anket formuyla toplanmıştır. Formda sosyo-demografik özellikler, uluslararası fiziksel aktivite değerlendirme anketi (IPAQ), antropometrik ölçümler, bazı biyokimyasal bulgular, beslenme alışkanlıkları soruları, 24 saatlik hatırlatma yöntemiyle besin kayıt formu ve obezlere özgü yaşam kalitesi ölçeği (OÖYKÖ) bulunmaktadır. Sağlıklı obezlerin %41,8'i 35-44, sağlıksız obezlerin %32,9'u 45-54 yaş grubundadır. Sağlıklı obezlerde en fazla görülen hastalık türü kas-kemik-eklem hastalıkları (%13,4) iken sağlıksız obezlerde ise hipertansiyon (%31,4) ve diyabet (%20,0)'dir. Sağlıklı obezlerde toplam fiziksel aktivite skoru 936,2±619,7 Met-dk/hafta olup, sağlıksızlar 644,6±752,1 Met-dk/hafta olarak belirlenmiştir (p<0,05). Cinsiyete göre sağlıklı obezlerin beden kütle indeksi (BKİ), bel çevresi ve bel/oranı sağlıksızlara göre daha düşüktür (p<0,05). Ana ve ara öğün tüketme ve atlama durumu ve yemek yeme hızı beslenme alışkanlıkları sorgulandığında sağlıklı ve sağlıksız obez bireyler arasında birbirine yakın sonuçlar bulunmuştur (p>0,05). Erkek katılımcılar arasında, sağlıklı obezlerin günlük aldığı enerji (2103,4±427,4 kkal) sağlıksızlara (2713,4±742,4 kkal) göre daha düşükdür (p<0,05). Karbonhidrat ve yağ alımları sağlıklı obezlerde sağlıksız obezlere göre daha düşük miktarlarda saptanmıştır (p<0,05). Kadın katılımcılarda, sağlıklı obezlerin karbonhidrattan gelen enerji yüzdesi (48,1±9,3) sağlıksız obezlere (52,3±11,0) göre daha düşük, enerjiden gelen protein oranı daha yüksek bulunmuştur (p<0,05). Sağlıklı ve sağlıksız obezlerin ortalama SYİ skoru sırasıyla 49,0±10,4 ve 47,3±8,4 olup aradaki fark anlamlı değildir (p>0,05). Sağlıksız obezlerin %52,2'si, sağlıksız obezlerin %64,3'ü kötü diyet kalitesine sahiptir. Sağlıklı obezlerin yaşam kalitesi skorunun (54,9±19,8) sağlıksız obezlere (46,2±15,8) göre daha iyi olduğu belirlenmiştir (p<0,05). Obezlerde fiziksel aktivite düzeyi ile yaşam kalitesi arasında pozitif yönde ilişki saptanırken (p<0,05), diyet kalitesi ile yaşam kalitesi arasında ilişki bulunmamıştır (p>0,05). Sonuç olarak, obez bireylerde fiziksel aktivitenin arttırılması, düşük enerji alımı, az yağlı süt ve süt ürünleri tüketiminin artırılmasının kardiyometabolik risk faktörleri açısından koruyucu etki sağlayabileceği düşünülmektedir. Obezlerde kardiyometabolik risk faktörleri bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Ancak yaşla beraber obez bireylerde metabolik açıdan sağlıksız fenotipinde artış görüldüğü için, obez bireylerin zayıflatılması ve kardiyometabolik risk faktörlerinin iyileştirilmesi konusunda diyetisyeninde içinde olduğu multidisipliner bir yaklaşım sağlanmalıdır.