Okul öncesi öğretmenlerinin üstün potansiyelli çocuklara ilişkin deneyimleri
Abstract
Bu çalışma, okul öncesi dönem üstün potansiyelli çocuklarla eğitim-öğretim faaliyeti yürütme deneyimi olan öğretmenlerin bu konudaki görüşlerini ortaya koymak ve üstün potansiyelli bir çocuğun öğretmeni olmak konusunu açığa çıkarmak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji deseniyle tasarlanan çalışmaya, okul öncesi dönem üstün potansiyelli çocuklarla çalışma deneyimine sahip 17 öğretmen katılmıştır. Çalışmanın verileri yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla toplanmıştır. Görüşmeler COVID-19 tedbirleri nedeniyle çevrimiçi web konferansla gerçekleştirilmiştir. Görüşmeler sırasında kayıt alınan verilerin yazıya dökülmesinin ardından, MAXQDA 2020 programıyla analizi gerçekleştirilmiştir. Öğretmenlerin okul öncesi dönem üstün potansiyelli çocuklara ilişkin deneyimlerinde; belirlenme, gözlem, iletişim, eğitim ve destekleme temalarına ulaşılmıştır. Üstün potansiyelli çocukların belirlenme deneyiminde, özel kurumda çalışam öğretmenlerin belirlenme sürecine dâhil olmadıkları, çoğunlukla kamu kurumunda görev yapan öğretmenlerin aileyle işbirliği kurarak belirlenme sürecinde aktif oldukları bulgusuna ulaşılmıştır. Gözlem deneyiminde, sayıca daha fazla üstün potansiyelli çocukla eğitim-öğretim faaliyeti yürütme deneyimine sahip öğretmenlerin, daha az deneyimi olan öğretmenlere göre daha bütüncül gözlem yaptıkları sonucuna ulaşılmıştır. İletişim deneyimi, öğretmenin üstün potansiyelli çocukla iletişimi, üstün potansiyelli çocuğun akranlarıyla iletişimi ve öğretmenlerin üstün potansiyelli çocuğun ailesiyle iletişimi kategorileriyle tartışılmıştır. Eğitim deneyimi; sınıf içi ve sınıf dışı deneyimler olmak üzere iki kategoriye ayrılmıştır. Sınıf içi deneyimlerde, öğretmenlerin zenginleştirme çalışmaları yaptıkları bulunmuştur. Sınıf dışı deneyimlerde, destek eğitim odası uygulamaları yapıldığı bulgusuna ulaşılmıştır. Destekleme temasında, öğretmenler MEB, aile, bireysel araştırmalar ve üniversiteler aracılığıyla üstün potansiyelli çocukların desteklenebileceği görüşünü paylaşmışlardır. Öğretmenlerin görüşlerinden, "okul öncesi dönem üstün potansiyelli bir çocuğun öğretmeni olmak sanatçı olmak gibidir" cümlesine ulaşılmıştır. Çünkü, elleriyle şekil vermeyi, nitelikli gözlem yapabilmeyi, sorgulayıcı olmayı ve zorluklarıyla birlikle keyifli olmayı içermektedir.