Ankara ili ve çevresindeki kene türlerine ait bazı ekolojik ve epidemiyolojik veriler
Özet
Keneler birçok viral, bakterial (rickettsial türlerde dahil) ve protozoan hastalık etkenlerini taşımaktadırlar. Bu yüzden insan ve hayvanları etkileyen kene-kaynaklı hastalıkların epidemiyolojisinde önemli role sahiptirler. Kene-kaynaklı hastalıkların önemi dolayısıyla kenelerin önemi tüm dünyada giderek artmaktadır. Kene-kaynaklı hastalıklar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaygın olarak görülmektedir. Keneler hastalık yapan mikroorganizmaların naklinde sadece vektörlük rolü üstlenmezler, aynı zamanda da rezervuardırlar. Kene-kaynaklı hastalıkların dağılımı vektör kenelerin ve/veya rezervuar konakların yayılımı ile alakalıdır. Kene-kaynaklı hastalıkların epidemiyolojisinin saptanmasında kenelerin türleri, yayılımları, yoğunlukları, konak tercihleri başlıca faktörlerdir. Tüm bunlar göz önünde tutularak Ankara ve çevresinde seçilen 3 farklı habitatta kenelerin epidemiyoloji ve ekolojisi hakkında veriler toplamak amaçlanmıştır. Bu çalışma ocak 2013-nisan 2015 tarihleri arasında yapılmıştır. Kenelerin toplandığı yerler Ankara iline ait; Akyurt, Ayaş, Bala, Beypazarı, Çamlıdere, Çubuk, Elmadağ, Gölbaşı, Güdül, Kalecik, Kazan, Kızılcahamam, Nallıhan, Polatlı ilçeleri ve Ankara merkez, Bolu iline ait; Gerede, Mengen ilçeleri ve Bolu merkez, ve Kırşehir ilinin Mucur ilçesidir. Keneler evcil hayvanlardan, sığır, koyun, keçi, merkep, at, kedi ve köpeklerden; kümes hayvanlarından, tavuk, hindi ve Beç tavuklarından; yabani hayvanlardan, yaban tavşanı, yaban domuzu, tilki Anadolu Yaban Koyunu, kara kaplumbağası, kirpi, gelengi, tarla faresi, kara tavuk, leş kargası, saksağan ve kızıl şahinlerden toplanmıştır. Ayrıca insanlardan da keneler toplanmıştır. Çalışma süresince toplam 10.016 kene toplanmıştır. Bunlardan 8957 kene konaktan elde edilmiş olup, 1058 kene ise aç halde doğadan toplanmıştır. Ayrıca 1 kenede doymuş ve yumurtlamak için saklandığı yerden (doğadan) elde edilmiştir. Çalışmada elde edilen kenelerden 4'ü argasidae ailesine bağlı kene türleriyken, 10012'si ixodidae ailesine bağlıdır. Konaktan; 1541 H. excavatum, 1390 H. marginatum, 258 H. aegyptium, 7 H. anatolicum, 6 H. excavatum, 1192 Hyalomma spp. (nimf), 142 Hyalomma spp. (larva), 232 I. ricinus, 30 I. laguri, 5 I. hexagonus, 1 I. frontalis, 6 Ixodes spp. (nimf), 1100 Ha. parva, 76 Ha. sulcata, 37 Ha. punctata, 11 Ha. erinacei, 8 Haemaphysalis spp. (nimf), 1198 Rh. bursa, 979 Rh. turanicus, 191 Rh. sanguineus, 1 Rhipicephalus spp. (nimf), 508 D. marginatus, 4 D. reticulatus, 1 Dermacentor spp. (nimf) ve 4 Argas reflexus toplanmıştır. Doğadan aç halde; 69 H. marginatum, 31 H. excavatum, 9 H. aegyptium, 7 I. ricinus, 829 Ha. parva, 22 Ha. sulcata, 5 Ha. punctata, 1 Ha. inermis, 43 Rh. turanicus, 13 Rh. bursa, 27 D. marginatus ve 2 D. reticulatus toplanmıştır. Ayrıca 1 adet doymuş haldeki D. 315 marginatus dişisi de yerde bulunmuştur. Toplanan kenelerin 8628'i ergin, 1246'sı nimf ve 142'si larva formlarında olduğu tespit edilmiştir. Bu tezde yapılan çalışma ile 3 farklı bölgede 2 yıldan fazla sürede keneler toplanmış ve bu kenelere ait detaylı epidemiyolojik ve ekolojik veriler elde edilmiştir. Çalışma süresince keneler çok çeşitli memeli, sürüngen ve kanatlı hayvanlardan ve insanlardan toplanmıştır. Bununla beraber bölgedeki konak arayan aç kenelerde toplanmıştır. Bir yandan kenelerin ekolojisi üzerine veriler toplanırken diğer yandan bu bölgedeki kenelerin dağılımları ve yoğunlukları gibi epidemiyolojik verilerde elde edilmiştir. Ek olarak bölgedeki insanlara tutunan keneler de toplanmış ve insanlara yatkınlık duyan kene türleri hakkında da veri sahibi olunmuştur. Bu çalışma ile Türkiye'deki keneler hakkında özelliklede yaban hayatı ayağındaki bazı bilinmeyenlere ışık tutacak veriler elde edilmiştir. Özellikle doğada konak arayan aç kenelerin ekolojileri dolayısı ile de mikrohabitatları hakkında önemli veriler elde edilmiştir. Epidemiyoloji açısından kenelerin çok çeşitli konaktan ve doğadan aç halde toplanması bölgedeki gerçek yaygınlığa en yakın sonucu elde etmemize neden olmuştur. Hatta bazı bilinmeyen türlerinde bölgedeki varlığı gösterilmiştir. Bunlardan yeni bilgi olarak I. frontalis, I. laguri ve D. reticulatus gibi hakkında çok fazla veri olmayan keneler de net bir şeklide bildirilmiştir. Tüm bölgelerden elde edilen kenelerin bölgedeki ilçe bazlı yayılım ve yoğunluk haritaları meydana getirilmiştir. Böylece gelecekte bölgedeki görülebilecek olası hastalıklar içinde bir erken uyarı sistemi babında olmuştur. Sonuç olarak bu elde edilen verilerin bölgedeki kene-kaynaklı hastalıklarla mücadele ve korunma noktasında kullanılabileceği aşikardır. Ayrıca kenelerin yayılımlarının belirlenmesi ile de bölgesel kene kontrolü yapılacak yerlerinde ortaya çıkmasını sağlamış ve mücadele yöntemine de yol gösterici niteliğinde olmuştur. Bu çalışma ile belirli bir bölgedeki detaylı kene çalışması açısından da model çalışma olmuş ve bunun ülke bazında uygulanması ile birçok hastalığın önüne geçilebileceği kanısına varılmıştır.