1980'li yıllarda Türkiye'de siyasal iktidar ve bürokrasi arasındaki ilişki
Özet
Bürokrasi kapitalizmle eşzamanlı gelişen toplumsal bir olgudur. Kamu yönetimi literatürü ise başta siyaset-yönetim ayrımı gibi tartışmalar nedeniyle bürokrasiyi genellikle toplumdan bağımsız ve tarihsiz bir kurum ve insanlar topluluğu olarak ele alır. Bu tez bürokrasinin ve onun dönüşümünün toplumsal ilişkiler içine oturtularak ele alınmasının bir zorunluluk olduğunu iddia etmektedir. Çalışmada 1980'li yıllarda Türkiye bürokrasisinin dönüşümünü incelenmiştir. Bu yapılırken Poulantzasçı bir çerçeve kullanılmıştır. Bu yolla bürokrasinin toplumsal ilişkilerdeki yeri ve bürokrasinin dönüşümünün temel toplumsal dinamikleri gösterilmeye çalışılmıştır. İlk bölümde bürokrasiyi ele alan kuramsal pozisyonlara değinilmiş, bunlar içinde bürokrasiyi toplumsal bir bağlama oturtan yaklaşımlara odaklanılmış; Poulantzas'ın çizdiği çerçeve incelenmiştir. İkinci bölümde, ilgilendiğimiz 1980'li yıllara doğru gidilirken kapitalist dünya genelinde süren neoliberal dönüşüme yer verilmiştir. Bu bölümde değişen iktisadi ve toplumsal ilişkiler, devlet, devletin iktisadi ve toplumsal işlevleri ve tüm bunların dönüşümüne ağırlık verilmiş; Türkiye'deki dönüşümü koşullayan eğilimler ele alınmıştır. Son bölüm neoliberalizme geçişten etkilenen ve yeni düzene eklemlenmeye başlayan Türkiye'ye odaklanmıştır. Bölümde temel siyasi olayların siyasal ilişkilere, sınıflar ve iktidar bloğuna, devletin temel işlevlerine ve bürokrasiye yansımaları incelenmiş ve bürokrasinin dönüşümü bu bağlamla analiz edilmiştir. Bürokrasinin siyasal iktidarla girdiği geçici çelişkiye odaklanılmış, bu çelişkinin aşılmasında ANAP hükümetlerinin ve Turgut Özal'ın hamleleri incelenmiştir. Eski iktidar bloğunun bürokratik aygıtının ve kadrolarının tasfiyesine yoğunlaşılmış ve bürokrasinin dönüşümünün siyasal mücadelelerle olan ilişkisi açıklanmıştır. Tezin temel itirazı bürokrasinin toplumsal ilişkiler içinden ele alınmasının bir zorunluluk olduğudur. Ancak bu yolla bürokrasinin dönüşümü mevzuat üzerinden veya "teknik" verimlilik açısından uzaklaşılarak ele alınabilir. Aksi durumlarda bürokrasinin pasif bir aygıt ve personel toplamından ibaret olduğu sanısı güçlenecek bu da bürokrasinin ele alınışını eksik bırakacaktır.