Anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin azli
Özet
Anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin azline dair değerlendirmelerde, ilk olarak, o üyenin göreve hangi yöntemle geldiği dikkate alınmalıdır. Zira bir üyenin göreve gelme yöntemi, o üyenin azli sürecini de esaslı olarak etkileyebilmektedir. TTK m. 364 ile birlikte, azle ilişkin değerlendirmeler açısından ikinci bir belirleyici nokta daha ortaya çıkmıştır. Bu anlamda, azil kararının, gündemde yer alan azil veya ilgili bir maddeye dayanması ile dayanmaması halleri önem taşımaktadır. Gerçekten, bu iki ihtimal açısından, azle ilişkin değerlendirmeler önemli ölçüde farklılaşmaktadır. Bu açıdan TTK m. 364'te aslında iki farklı modele yer verildiği göz ardı edilmemelidir. Çalışmada, anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin azli bütüncül biçimde ele alınmıştır. İlk bölümde azil kavramı yasal altyapı ve kuramsal temeller de esas alınarak ortaya konulmuştur. İkinci bölümde ise, genel kurulun azil kararı vermesine dair hususlar açıklanmıştır. Yine bu bölümde, Türk hukukunda mahkeme kararı ile azle olanak tanınmasının de lege ferenda isabetli olup olmayacağı da tartışılmıştır. Üçüncü bölüm ise, azlin hukuki sonuçlarını konu edinmekte; esas olarak, azledilen üyenin hukuki durumunu ele almaktadır. Çalışma esas olarak, pozitif hukuku incelemektedir. Ancak, özellikle karşılaştırmalı hukukta mevcut azle dair yaklaşım farklılıklarından yola çıkılarak, kanun koyucunun ve Yargıtay'ın tercihleri sık sık olması gereken hukuk bakımından da irdelenmiştir.