Tip 2 diyabetli hastalar ve metabolik sendromu olan hastalarda periodontal durumun oksidatif stres markırları üzerine etkilerinin değerlendirilmesi
Özet
Son yıllarda enflamatuar hastalıklar ve oksidatif stres ilişkisi dikkat çekmiş ve enflamatuar enfeksiyöz bir hastalık olan periodontal hastalık patogenezinde oksidatif stresin etkisi araştırılmaya başlanmıştır. Tip 2 diyabet metabolik bir bozukluk olup, insülin salgılanma bozukluğu veya insülin direnci ile karakterizedir, serbest radikal üretimi ve organizmanın doğal antioksidanları arasındaki dengesizlik sonucu oksidatif stres oluşumuna neden olur. Diğer bir metabolik bozukluk olan metabolik sendrom insülin direnci ile karakterize olup hastalığın doğasında artmış oksidatif stres mevcuttur. Bu durum insanlarda azalmış intraselüler antioksidan savunması ile ilişkilidir. Diyabetli bireyler ve metabolik sendromlu bireylerde periodontal durumun oksidatif stres markırları üzerine etkili olacağı hipotezimizi oluşturmuştur. Çalışmanın amacı sağlıklı bireylerde, tip 2 diyabetli hastalarda ve metabolik sendromlu hastalarda periodontal durumun oksidatif stres parametreleri üzerine etkisinin değerlendirilmesidir. Tükürük, serum ve idrarda 8-hidroksideoksiguanozin (8-OHdG), tükürük ve serumda malondaldehit (MDA), 4-hidroksinonenal (HNE), ileri glikasyon son ürünleri (AGE) ve AGE reseptörleri (RAGE) oksidatif stres parametreleri olarak değerlendirilmiştir. Çalışmamıza toplam 140 hasta dahil edilmiştir. 32 tip 2 diyabetli ve gingivitisli (GDM), 35 tip 2 diyabetli ve generalize kronik periodontitisli (PDM), 13 metabolik sendromlu ve gingivitisli (GMS), 6 metabolik sendromlu ve generalize kronik periodontitisli (PMS), 28 sistemik ve periodontal olarak sağlıklı, 26 sistemik olarak sağlıklı ve generalize kronik periodontitisli hasta çalışmaya katılmıştır. Klinik periodontal indeksler kaydedilmiş, kan, tükürük ve idrar örnekleri tüm hastalardan alınmıştır. 8-OHdG, MDA, HNE, AGE ve RAGE seviyeleri tükürük ve serumda ELISA ile ölçülmüştür. 8-OHdG seviyeleri tükürük ve idrarda kütle spektrometresi metoduyla ölçülmüştür. MDA tükürük değerleri; PDM, GDM ve PS grubunda SS grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p<0,05). HNE tükürük değerleri; PDM grubunda GDM ve SS gruplarına göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p<0,05). AGE serum değerleri; GDM, PDM, PS gruplarında SS grubuna göre, PDM grubunda PS grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p<0,001). RAGE serum değerleri SS grubunda PDM grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p=0,001). 8-OHdG tükürük değerleri; PDM grubunda GDM grubuna göre (p<0,001), GDM grubunda PS grubuna göre (p<0,05), PDM ve PS gruplarında SS grubuna göre (p<0,001) istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. 8-OHdG idrar değerleri; GDM, PDM gruplarında PS grubuna göre, GDM grubunda SS grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p<0,001). Çalışmamızın sonuçlarına göre serum hsCRPS, tükürük MDA, tükürük HNE, serum AGE, serum RAGE, tükürük 8-OHdG ve idrar 8-OHdG seviyeleri periodontitis ve diabetes mellitusta oksiadtif stres değerlendirmesi için uygun parametreler olabilir. Tükürük hsCRP, serum MDA, serum HNE, tükürük AGE, tükürük RAGE ve serum 8-OHdG seviyeleri oksidatif stres değerlendirmesi için uygun parametreler değildir. Metabolik sendromlu hasta grubunda hasta seçim kriterleri göz önüne alındığında değerlendirme yapmak için yeterli hasta sayısına ulaşılamamıştır. Bu da metabolik sendromlu grupta sonuçlarımızın yorumlanmasını güçleştirmiştir. Hem periodontal hastalık hem de diabetes mellitus birbirinden bağımsız olarak oksidatif stresi arttırmaktadır. Ancak, her iki hastalığın aynı bireyde bulunması durumunda her iki hastalık diğerinin yarattığı oksidatif stres yükünü arttırmakta ve bu da hastadaki oksidatif stresi kümülatif olarak şiddetlendirmektedir. Çalışmamızın sonuçlarına dayanarak klinisyenlerin periodontal hastalığı tedavi etmeleri durumunda oksidatif stresi azaltarak diyabetin kontrolüne olumlu katkıda bulunabileceği söylenebilir.