19. yüzyılın ikinci yarısında Kocaeli Sancağına göçler ve göçmenlerin iskânı
Özet
1783 yılında Rusya'nın Kırım'ı işgaliyle başlayan ve 1853-1856 Kırım Harbi ve 1859 yılında Şeyh Şamil'in direnişinin kırılmasıyla devam eden süreç Kırım ve Kafkasyalı yüz binlerce Müslümanı Rusya'nın baskı ve zulmü karşısında vatanını terk etmek mecburiyetinde bırakmıştı. Bu nedenle 19. yüzyılın ortalarında büyük kitleler halinde Kırım Tatarı, Nogay ve Kafkasyalı halklar güven ve refah içinde yaşamlarını sürdürebilmeyi umdukları Osmanlı topraklarına göç etmişti. Kitlesel göçlerin son bulduğu, göçmenlerin iskan işlemlerinin büyük oranda başarıyla sonuçlandığı bir dönemde yeni bir Osmanlı-Rus savaşı (1877-1878 / 93 Harbi) bu kez Kırım ve Kafkasya'nın yanı sıra Rumeli'den de yüz binlerce Müslümanın Osmanlı egemenliğindeki topraklara göçüne neden oldu. Devlet temelde insani duygularla olmak üzere ekonomik ve askeri beklentilerin de şekillendirdiği bir tutumla kendisine sığınan tüm göçmenleri kabul etmişti. Göç hadisesinin yoğun olarak yaşandığı 19. yüzyılın ikinci yarısında, doğusunda Kastamonu vilayeti kuzeyinde Karadeniz, batısında Şehremaneti'ne bağlı Şile ve Gebze kazaları ve güneyinde Hüdavendigar (Bursa) vilayeti ile çevrili Kocaeli Sancağı göçmenlerin sevk merkezi ve daimi iskan sahası olarak önemli bir konuma sahipti. Bu çalışmada Osmanlı Devleti'nin göçmenleri iskan faaliyetlerinin Kocaeli Sancağı özelindeki yansımaları ele alınarak, göçlerin Kocaeli Sancağına etkisi tespit edilmeye çalışılmıştır.