Ahmet Yesevi düşüncesinde insan ve evrendeki yeri
Özet
İnsanın bu dünyaya gelişi ve varlık âlemindeki gerçek yerini almasındaki amacı kendini tanıyarak, sorumluluklarını bilerek Yaradan Tanrıya daha da yaklaşmaktır ve iki dünya mutluluğunu elde etmektir. Birbirine zıt ve çift yönlü tabiatı olan insan, asıl gaye ve amacına ulaşmada bundan sonra peygamberler gelmeyeceği için her biri kendi döneminin önderliğini üstlenmiş âlimleri izlemek zorundadırlar. Ahmet Yesevi de bu gibi durumda insanları asıl gayesine ulaştırmayı amaç edinmiş bir önder mutasavvıf ve bilge âlimdir.Türk Müslümanlığını oluşturan Yesevi, insanın yaratılışı ve evrendeki yeri hakkındaki görüşlerini öncelikli olarak Kur'an ve Hadis ışığında ortaya koymuştur. Bununla birlikte kendinden önce oluşturulmuş Türk felsefe geleneği üzerinde ilerleyerek, Müslüman filozofların görüşlerini kendi bulunduğu toplum özelliklerine göre yorumlamıştır. Toplumun irşadı ve yeni kültürün inşasında, Yesevi'nin ilk işi, insanın bireysel yönünü eğitmek ve ahlakî açıdan olgunluğa eriştirmek olmuştur. Yesevi, ahlak konusunda ortaya attığı tasavvufi ve felsefi düşüncelerini, ilahi aşk ekseninde yorumlamıştır. Fakat bu aşkı da hak etmek gerekmektedir. İlahi aşk, ispat edilmeye muhtaç bir durumdur, aşkını ispat etmek ise âşık olan insanın sorumluluğudur. Aşk iddiası ile yaşayan insan, kötü nefsini terbiye etmeye, kainata ve insanlığa sevgi nazarıyla bakmaya, güzel huy ve iyi davranışlara talib olmaya yeltenmelidir. İnsanın yaratılışı, evrendeki yeri, ahlaken yükselişi, erdemleri tercihi, ahlak, iman, aşk ve erdem ilişkisi çerçevesinde insanın bu dünyada nasıl davranması gerektiğini açıklamaya çalıştığımız hikmetlerinde, Yesevi, Allah'a olan sevginin motive edici gücü ile Türkistan'daki Türk topluluklarına üstün ahlakî ve erdemli değerleri içinde barındıran kültürü yeniden inşa etmeyi başarmıştır. Anahtar kelimeler: Yesevi, insan, İlahi aşk, Erdemler, Ahlak, Felsefe