dc.contributor.advisor | Baykal, Sanem | |
dc.contributor.author | Bilgin, Azime Asli | |
dc.date.accessioned | 2022-06-03T08:45:55Z | |
dc.date.available | 2022-06-03T08:45:55Z | |
dc.date.issued | 2011 | |
dc.identifier.uri | http://hdl.handle.net/20.500.12575/80973 | |
dc.description.abstract | This study which consist of three chapters, analyzes the phases of the protection of fundamental rights and the relationship between the principle of supremacy and fundamental rights.In the first chapter, the type of the relationship between the principle of supremacy and the protection of fundamental rights is tried to be determined. It has been quite difficult for constitutional courts of some Member States to accept the principle of supremacy because of their constitutional traditions. The reactions of the constitutional courts comprise three interrelated problem areas; namely the problem of constitutional review, the problem of fundamental rights and the problem of kompetenz-kompetenz.The needs for a Charter, the scope and the context of it and whether the protection of fundamental rights affect the principle of supremacy are the main subjects covered in the second chapter. A written catalogue of fundamental rights is important for the EU not only for the considered political integration, but also for the uniform and effective application of the EU law. The Charter of Fundamental Rights has become legally binding upon the entry into force of the Lisbon Treaty. In accordance with this new legal status, the Charter of Fundamental Rights has also become directly enforceable by the EU and national courts.The last chapter of this study discusses the current relationships between the Charter-ECHR and the ECJ-ECHR are evaluated. Besides, the possible relationship between two courts after the EU accession to ECHR is being considered. | tr_TR |
dc.language.iso | tr | tr_TR |
dc.publisher | Sosyal Bilimler Enstitüsü | tr_TR |
dc.subject | Avrupa Birliği | tr_TR |
dc.subject | Hukuk | tr_TR |
dc.title | Avrupa Birliği Hukukunun önceliği ilkesi kapsamında Avrupa Birliği'nde temel hak koruması | tr_TR |
dc.title.alternative | The protection of fundamental rights within the context of supremacy principle in EU | tr_TR |
dc.type | doctoralThesis | tr_TR |
dc.contributor.department | Other | tr_TR |
dc.description.ozet | Avrupa Birliğinin oluşumundan bugüne geçirdiği evreleri ve temel hak koruması konusundaki gelişmelerin Birlik hukukunun vazgeçilmezi öncelik ilkesi ile olan ilişkisini ele aldığımız çalışmamız üç ana bölümden oluşmaktadır.İlk bölümde Birlik hukukunun önceliği ilkesi ele alınmaya çalışılmıştır. Çalışmamızda da yer verdiğimiz sınıflandırmaya göre öncelik ilkesi anayasal denetim başta olmak üzere, temel hak ve kompetenz/kompetenz açısından üye devlet mahkemelerinin tepkisine neden olmuştur. Söz konusu tepkilerin giderilmesinin yanı sıra Avrupa Birliği kurumlarının hukuki tasarruflarının hukuka uygunluk denetiminin sağlanması için de Birlik kapsamında temel hak korumasının zorunlu olduğu kabul edilmektedir.Temel Haklar Şartının kapsamı, içeriği ve hükümlerinin öncelik ilkesine etkisini incelediğimiz ikinci bölümümüzde, yazılı bir temel haklar kataloğunun Birlikte siyasi bütünleşme yolunda bir araç olmadan öte, Birlik hukukunun etkin ve yeknesak kullanımına hizmet ettiği düşünülmektedir. Lizbon Antlaşmasının yürürlüğe girmesiyle birlikte hukuki bağlayıcılık kazanan Şart, Birlik birincil hukukuna dahil olarak gerek Birlik gerek ulusal mahkemelerde ileri sürülebilme imkanına kavuşmuştur.Çalışmamızın son bölümü Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ? Şart ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ? Avrupa Birliği Adalet Divanı arasındaki mevcut ilişkiye ve Lizbon Antlaşması ile Birliğin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine katılımının ardından söz konusu olabilecek ilişki türlerine ayrılmıştır. Bu kapsamda mevcut durum içtihad hukukundan anlaşıldığı üzere işbirliği ve höşgörü ilişkisine dayanmakta olup, Birliğin AİHS'ye katılımı ile ilk olarak mevcut durumun muhafaza edilip edilmeyeceği sorusu irdelenmiştir. Kanımızca, işbirliği ve hoşgörüye dayalı ilişki devam edecek olsa da AİHM'nin Divan'ın sağladığı temel hak korumasına ilişkin oluşturduğu doktrini gözden geçirmesi gerekmektedir. | tr_TR |