Yerel Yönetimlerde Raylı Sistem Yatırımlarının Yapılabilirliği: Ankara Büyükşehir Belediyesi Batıkent-Sincan-Törekent Metro Hattı Örneği
Abstract
Bu araştırmada belediyelerin tarihsel gelişimi, belediye hizmetleri, belediyeler ve büyükşehir belediyelerinin kent içi ulaşım ile ilgili görevleri ve sorunları incelenmiştir. Özellikle ulaşım planlama çalışmalarının 1950 sonrası dönemde gelişimi, Ankara için yapılan ulaşım planlama çalışmaları ve Ankara’da kent içi ulaşım konuları değerlendirilmiştir. Araştırmada Ankara’da tesis edilen raylı sistemlerin türleri ve özellikleri kısaca incelendikten sonra, Ankara Büyükşehir Belediyesi (M3) Batıkent-Sincan-Törekent Raylı Sistem Projesi örneği çerçevesinde raylı sistem projelerinin yapılabilirliği teknik, ekonomik ve mali yönlerden değerlendirilmiş ve örnek olay sonuçlarına göre yerel düzeylerde ulaşım sorunlarının çözümüne yönelik öneriler ortaya konulmuştur.
Araştırma sonuçlarına göre (M3) Metro Hattı’nın inşaat maliyetlerinin çok yüksek olduğu ve metro hattının geçeceği güzergahlarda kamu arazisi ile özel mülklerin olması sebebiyle irtifak tesisi aşamasında sorunların yaşandığı ortaya konulmuştur. Metro projeleri için arazi edinimi ve kamulaştırma sorunları, açılan kamulaştırma davalarının uzun sürmesi ve hattın geçtiği Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisinin maliki olan İdareden gerekli izinlerin zamanında alınamaması gibi sebepler nedeniyle metro inşaatının hedeflenen tarihte tamamlanarak hizmete açılması sağlanamamıştır. Örnek olarak seçilen metro projesinin mali değerleme sonuçlarına göre yatırımın geri dönüş süresinin çok uzun ve iç getiri oranın da ortalama sermaye maliyetinin altında kaldığı tespit edilmiştir. Mali değerleme sonuçlarına göre metro gibi büyük ölçüde sabit sermaye yatırımı gerektiren altyapı projelerinin, kamu garantisinin verilmemesi durumunda, özel sektör tarafından yap-işlet-devret ve diğer proje finansman modelleri ile gerçekleştirmesinin mümkün olamayacağı, yatırım büyüklüğü, teknoloji ve finansman talebi dikkate alındığı zaman belediyelerin birçoğunun bu tür projeleri iç ve dış kaynaklar ile finanse etme olanaklarının oldukça zayıf olduğu ortaya çıkmaktadır. Sonuç olarak yerel ve merkezi yönetimlerin işbirliği içinde kent içi raylı sistem yatırım projelerini geliştirmeleri ve işletme modellerini ortaya koymaları ile kentlerin ulaşım sorunlarının çözümüne katkı yapmalarının gerekli olduğu vurgulanmalıdır.