dc.description.abstract | Bu çalışmada, Türkiye’de kentleşmenin doğru biçimde gelişebilmesi için ihtiyaç duyulan imar planlarının;Anayasa başta olma üzere ilgili mevzuat çerçevesinde, yapım ve uygulama aşamalarını anlama ve yetkili idarelerce sık yapılan imar planı değişikliklerinin, öngörülen imar planlarını adeta yamalı bir bohçaya dönüştürmesi sorunu ve etkileri genel olarak değerlendirilmiştir. Araştırmada öncelikle imar kavramı, Anayasal ilkeler, planlama kuramları, plan türleri, imar planlarına egemen olan ya da olması istenen temel ilkeler, imar planlarının uygulama araçları, ilgili mevzuat hükümleri ve yüksek mahkeme kararları incelenerek imar planları ve imar planlarının değiştirilmesi konusunda eksik olduğu ya da uygulama zorlukları bulunduğu düşünülen hususlara çözüm önerileri ortaya konulmuştur. Literatür incelemesi ve yargı kararlarının incelenmesi neticesinde; yapılan imar planı değişikliklerinin birçoğunun anayasa ve yasalara aykırı olarak değerlendirildiği ve plan yapma yetkisi olan yerel yönetimlerin ve merkezi idare kurumlarının; teknik eleman, teknoloji ve deneyim yetersizliği ile politik nedenlere bağlı olarak rasyonel arazi kullanım kararlarının geliştirilmesinde önemli sorunların yaşandığı ve yapılan planlama çalışmalarına yönelik olarak paydaşlarda önemli güven sorununun olduğu görülmektedir. İmar planları ve imar planı değişiklikleri ile ilgili dava sayısının hızla artma eğiliminde olduğu ve açılan davaların idari yargı organlarına önemli bir iş yükü getirdiği tespit edilmiştir. Plan yapımında, imar planlarına egemen olması gereken birçok ilkenin de göz ardı edildiği ve plan yapma yetkisi olan kurumların, imar planlarını ve imar planı değişikliklerini halka duyurmada yetersiz kaldıkları ve halka duyurma şeklinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. İnceleme sonuçlarına göre imar planı yapımı süreçlerine plancılara ilave olarak gayrimenkul geliştirme ve yönetimi uzmanlarının katılımlarının sağlanması, plan yapımı ve tadilat önerilerinin mutlaka etkilenen halk ile her aşamada paylaşılması ve planlama sürelerinde etkin ve verimli kullanım analizleri yapılarak parsellere imar hakkı verilmesi ve plan işlevlerinin tanımlanmasının zorunlu olduğu ortaya çıkmaktadır | tr_TR |