Türkiye’de yıllık ortalama yağışın mekânsal dağılımının farklı jeoistatistik teknikleri kullanılarak belirlenmesi
Özet
Çevresel çalışmalarda çevresel değişkenlerin mekânsal olarak
modellenmesi oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Strateji ve plan geliştirirken, çevresel
değişkenlerin değerlerini tahmin etmek ve karmaşık yapısını anlamak oldukça önemlidir. Bu
sebeple, çevre üzerine çalışan araştırmacılar bir alanda yer alan iklim sistemi elemanları,
hidrolojik süreçler, ekosistem ve biyokimyasal döngüler gibi herhangi bir çevresel değişkenin
gösterilmesi, değerinin tahmin edilmesi ve açıklanması üzerine çevresel modeller
geliştirmişlerdir. Çevresel çalışmalarda pek çok çevresel değişkenin yanı sıra iklimsel
değişkenlerin ki bu, değişkenler arasında özellikle yağışın hidrolojik çalışmalar, kuraklık ve
sel gibi olayların tahmin edilmesi, yerüstü ve yeraltı su kaynakları miktarının tahmini, su
kaynaklarının kirlenmesi, hava kirliliği ile ilişkili konularda önemli bir yeri vardır. Bundan
dolayı, yağış değişkeni değerlerinin tahmini ile ilgili modeller üzerine çok sayıda basit ve
karmaşık mekânsal enterpolasyon teknikleri geliştirilmiştir. Bu çalışmada, 1975-2010
dönemine ait 228 meteoroloji istasyonun verileri kullanılarak Türkiye’nin yıllık ortalama
toplam yağışının mekânsal paterni hem global hem de lokal Kriging yöntemleriyle ortaya
konulmuştur. Yağış değişiminin global ve lokal Kriging yöntemleriyle modellenmesinde
mekânsal enterpolasyon tekniklerinden Ordinary Kriging tekniği kullanılmıştır. Elde edilen
tahmin haritalarının doğruluğu Çapraz Geçerlilik (Cross-Validation) yöntemiyle test
edilmiştir. Sonuç olarak, bu çalışmanın sınırları içinde lokal enterpolasyon modelleri yağış
gibi alansal dağılımında büyük farklılıklar gösteren bir iklim elemanının mekânsal paternini
iyi yansıtmaktadır. Yağışın mekânsal dağılış haritalarının oluşturulmasında Ordinary Kriging
tekniği de güvenle kullanılabilecek enterpolasyon yöntemlerindendir. Bu sebeple, belirli
noktalardan elde edilmiş meteoroloji verilerin mekânsal enterpolasyonu ve bu
enterpolasyonun doğruluk ve hassasiyetini gösterecek yöntemlerin uygulanması klimatoloji
çalışmalarında önemli bir konuyu oluşturmaktadır.