Yaşamın ilk iki yılında maternal hepatit A ve suçiçeği antikor düzeylerinin belirlenmesi
Özet
Hepatit A ve suçiçeği enfeksiyonları çocukluk yaş grubunda yaygın olarak görülen aşı ile
korunulabilir hastalıklardandır. Aşılama sırasında bebekte bulunan maternal antikorların, uygun
zamanda yapılmayan aşı uygulamalarında hedeflenen aktif immun cevabın azalmasına neden
olabileceği bilinmektedir. Bu nedenle, hepatit A ve suçiçeği aşılama stratejilerinde bu enfeksiyonlara
karşı oluşmuş olan ve anneden plasenta yoluyla fetüse geçen antikorların kaybolma zamanlarının göz
önüne alınması gerekmektedir. Çalışmanın amacı; sağlıklı çocuk izlemi yapılan 6-24 ay arasındaki
çocuklarda maternal hepatit A ve suçiçeği antikorlarının düzeylerinin belirlenmesi, maternal
antikorların kaybolma zamanlarının saptanması ve maternal antikorların düzeyleri ile sosyodemografik
özellikler arasındaki ilişkinin belirlenmesidir.
Çalışmada yaş grupları olarak sınıflanan Grup 1 100 (%31,5), Grup 2 99 (% 31,2), Grup 3 59
(%18,6) ve Grup 4 ise 59 (%18,6) çocuktan oluşmuştur. Çalışmaya alınan çocukların 153’ü (%48,3)
erkek, 164’ü (%51,7) kızlardan oluşmuştur. Yaş grupları arasında cinsiyet açısından anlamlı fark
saptanmamıştır. Anne yaşı, anne eğitim durumu, anne çalışma durumu, baba yaşı, baba eğitim durumu,
baba çalışma durumu, evde yaşayan kişi sayısı, kardeş sayısı, evin tipi ve ailenin sosyal güvence
durumunu içeren sosyodemografik özellikler açısından yaş grupları arasında anlamlı fark
saptanmamıştır. Anne, baba ve kardeşlerin hepatit A ve suçiçeği geçirme öyküleri açısından yaş
grupları arasında anlamlı fark saptanmamıştır.
Yaş gruplarının antikor düzeylerinin değerlendirilmesinde; gruplar arasında hepatit A IgM,
hepatit A IgG ve suçiçeği IgM antikor düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır
(p=0,00). Diğer yandan; yaş grupları arasında suçiçeği IgG antikor düzeyleri açısından istatistiksel
olarak anlamlı fark saptanmamıştır (p=0,13). HAV IgG seropozitiflik yüzdesi Grup 1’de %71, Grup
2’de %41,4, Grup 3’te %0 ve Grup 4’te ise %8,5 olarak saptanmıştır. HAV IgG düzeylerinin 6. aydan
itibaren tedrici olarak düştüğü saptanmıştır. Suçiçeğine karşı oluşmuş IgG seropozitifliği Grup 1’de
%5, Grup 2’de %4, Grup 3’de %4 ve Grup 4’de ise %1 olguda saptanmıştır. Suçiçeğine karşı oluşmuş
IgG tipindeki antikorlar açısından değerlendirildiğinde; 6. aydan itibaren olguların %88.1-96.6’sında
seronegatiflik olduğu saptanmıştır. Çalışma grubunda yer alan olguların antikor düzeyleri ile
sosyodemografik özellikleri ve anne, baba ve kardeşlerin hepatit A ve suçiçeği geçirme öyküsü
arasında anlamlı ilişki saptanmamıştır.
Maternal antikorların aşı yanıtına etkileri nedeniyle, aşı ile korunulabilen hastalıklara karşı etkin
bir aşı programı belirlemede lokal epidemiyolojik ve sosyal özellikler yanında, maternal antikor
profilleri ve kaybolma zamanlarının belirlenmesi de önemli rol oynamaktadır. Önceki çalışmalarda;
hepatit A virüsüne karşı oluşmuş ve pasif olarak anneden bebeğe geçmiş maternal antikorların en az bir
yıl boyunca bebekte saptanabildiği; toplumun HAV ile ilgili endemik durumuna ve maternal
populasyonun anti-HAV antikor düzeylerine bağlı olarak yaşamın ikinci yılında da devam edebileceği
gösterilmiştir. Bu çalışmalarda elde edilen bulgulara benzer olarak; çalışmamızda da maternal anti-HAV
antikorlarının sağlıklı çocuk izlemine gelen ve henüz hepatit A aşısı yapılmamış çocuklarda 18. ayda
ortadan kaybolduğu gösterilmiştir. Çalışmamızdaki bu bulgu maternal antikorların ortadan kalktığı 18.
ayın hepatit A aşılamasında en optimal ay olduğunu gösterebilir. Suçiçeğine karşı oluşan maternal
antikorların kaybolma zamanı ile ilgili yapılan çalışmalarda ise; antikorların en geç bir yaşına kadar
kaybolduğu ve 6 ayın üzerindeki çocukların suçiçeği virüsüne karşı duyarlı oldukları saptanmıştır. Bu
bulgulara benzer olarak çalışmamızda da suçiçeğine karşı oluşmuş IgG tipindeki antikorlar açısından
değerlendirildiğinde; 6. aydan itibaren olguların %88.1-96.6’sında seronegatiflik olduğu saptanmıştır.
Çalışmamızda doğumdan 6. aya kadar geçen sürede serolojik analiz sonuçlarımız olmamakla birlikte; 6.
aydan sonra seropozitifliğin düşük bulunması ve özellikle 12. ay civarında daha da düşük seropozitiflik
saptanması aşı uygulamasının bu aylarda yapılmasını desteklemektedir.
Sonuç olarak; aşı yapılma zamanının belirlenmesinde; bebeğin o enfeksiyona karşı duyarlı olduğu
zamanın, pasif olarak kazanılmış maternal antikorların interferans olasılığı nedeniyle bu antikorların ortadan kalkma zamanının ve son olarak da immun sistemin gelişimi ile ilgili durumların göz önüne
alınması gereklidir.