Alternatif ve çevre dostu soğutma sistemleri
Abstract
Modern toplumların temel ihtiyaçlarından birisi de soğutma teknolojisidir. Günümüzde soğutma: savunma sanayi, ev, büro, süpermarket ve çeşitli araçların soğutma teknolojisinden hastanelere kadar çok geniş bir alanda farklı sebeplerden ötürü kullanılmaktadır. Günümüzde kullanılan ve teknolojik devinimini tamamlamış olan gaz sıkıştırmalı soğutucular, çevreye ciddi zararlar vermektedirler ve istenilen ihtiyacı artık karşılayamamaktadır. Bu sebeple gaz sıkıştırma teknolojisini kullanan soğutma sistemleri, yerini alternatif ve çevre dostu soğutma sistemlerine bırakacaktır. Bugünün ve yarının en büyük sorunu küresel ısınmadır. Küresel ısınmaya karşı alınabilecek bireysel önlemlere karşın, kitlesel önlemler çok daha etkili olacaktır. Günümüz gaz sıkıştırmalı soğutma teknolojilerinde kullanılan gazlar, küresel ısınma potansiyeli açısından çok yüksek değerlere sahiptirler ve bu değerler ozon tabakasının incelmesinde önemli rol oynamaktadırlar. Günümüz gaz sıkıştırmalı soğutma teknolojisinde kullanılan hidroklorokarbon(HFC), ozon tabakasına zarar veren HCFC(hidro kloro floro karbon)’ un yerine kullanılmaktadır ve HFC(hidro kloro karbon) sera etkisi sorumluluğunun %12’sini taşımaktadır. Ayrıca hidroklorokarbon (HFC), CO2‘ye göre 1000 ile 3000 kat Küresel Isınma Potansiyeli(GWP)’ne sahiptir. Pazarda giderek artan bir paya sahip olup, CFC (kloroflorokarbon), HCFC (hidrokloroflorokarbon)’ den daha yıkıcı etkilere sahiptir. Hidroklorokarbon (HFC) emisyonunun %100 artması durumunda dünyanın sıcaklığı 4 °C artacaktır. Bu ise çevre açısından oldukça olumsuz etkilere neden olacaktır. Dünya'nın güneş etrafındaki yörüngesindeki değişiklikler, son 650,000 yılda Dünya'da meydana gelen sıcaklık değişikliğinin temel nedeni olmuştur. 20'nci yüzyılın başlarına kadar, sıcaklığın güneş, Dünya'nın yörüngesi ve volkanik faaliyetlerle bağlantılı modelleri birbirleriyle uyumluydu. Ancak son 50 yılda görülen ısınmayı bu modeller açıklayamamaktadır. Atmosferdeki CO2 miktarının arttığı artık kesin olarak kanıtlanmış bir gerçektir. İnsan faaliyetlerine ilişkin tarihi kayıtlara bakarak bunun insan faaliyetleriyle bağlantılı olduğu anlayabiliriz. Son 650.000 yıldır atmosferdeki CO2 konsantrasyonlarının doğal aralığı milyonda 180 ile 300 parça (ppm) olmuştur. Şekil 1 1950 yılına kadar olan atmosferdeki CO2 miktarını göstermektedir. Bu şekilden de görüldüğü gibi, atmosferdeki CO2 miktarı 300 ppm'yi aşmamıştır. Fakat bu değer son yıllarda 300 ppm’i aşmış bulunmaktadır.