REFLÜ NEFROPATİSİ OLAN ÇOCUKLARDA HİPERTANSİYONUN ERKEN TANISININ 24 SAAT YAŞAM İÇİNDE KAN BASINCI İZLEMİ YÖNTEMİ İLE ARAŞTIRILMASI
Özet
Çalışma grubunu, daha önce hipertansiyon tanısı almamış, yaşları 5-18 arasında, reflü nefropatisi olan 15 hasta oluşturdu. Reflü nefropatisi olan çocukların benzer yaş grubundaki sağlıklı 15 kardeşi kontrol grubu olarak alındı. Her iki grup aşağıdaki parametreler açısından karşılaştırıldı.  24 saatlik sistolik kan basıncının ortalama, SS, maksimum ve minimum değerleri  Gündüz döneminin sistolik kan basıncının ortalama, SS, maksimum, minimum değerleri, sistolik ve diyastolik yüklenmesi  Gece döneminin sistolik kan basıncının ortalama, SS, maksimum, minimum değerleri, sistolik ve diyastolik yüklenmesi  Sistolik ve diyastolik gece düşüşü  24 saatlik nabız sayısı ortalaması Çalışmamızda yer alan hasta ve kontrol grubunun YİKBİ değerleri karşılaştırıldığında; çalışma grubunun gece ortalama diyastolik kan basıncının daha yüksek olduğu saptandı (p=0,032). İstatistiksel olarak anlamlı fark olmasa da ortalama gece düşüşü çalışma grubunda, kontrol grubuna göre daha düşük bulundu. Çalışma ve sağlıklı kontrol grubunun ekokardiyografi verileri karşılaştırıldığında her iki grupta sol ventrikül kitlesi benzer bulundu. Her iki grup arasında sadece eş hacimli gevşeme zamanı istatistiksel olarak farklı saptandı (p=0,007). Çalışma grubunda belirgin hipertansiyon saptanmadığı ve SVK iki grupta benzer bulunduğu için diyastolik fonksiyon bozukluğunu gösteren bu verinin yüksekliği de anlamlı kabul edilmedi. DMSA'da saptanan skar derecesine göre iki ayrı gruba ayrılan hastalarda skar derecesi daha ağır olan grubun gündüz sistolik yüklenmesinin daha fazla olduğu görüldü (p=0,04). Reflü nefropatisi gelişen hastalarda hipertansiyonun erken saptanmasının ve tedavi düzenlenmesinin hastalığın ilerlemesini yavaşlatacağı düşünülmektedir. Çalışma grubumuzda belirgin HT saptanmasa da, gece ortalama diyastolik kan basıncının sağlıklı kontrol grubuna göre yüksek bulunması, gece düşüşünün az olması ve ağır dereceli skarı olan hastalarda gündüz sistolik yüklenmenin daha yüksek bulunması, bu hastaların hipertansiyona eğilimli olduğunu düşündürmektedir. Bu veriler 10 yıl izlemli ileriye dönük planlanan, daha fazla sayıda hastayı kapsayan bir başka çalışmanın ön bulguları olarak kabul edilmiştir. Risk altındaki hastalarda erken dönemde hipertansiyon tanısının konulması için bu hastaların izlemlerine devam edilecektir. İngilizce özet: Secondary hypertension is considered to be the main long term complication of renal scarring in patients with reflux nephropathy (RN). Ambulatory blood pressure monitoring (ABPM) provides more precise information on blood pressure (BP) than the casual BP measurement. The aim of this study was to detect blood pressure changes with ABPM in patients with RN, to investigate the relation between the extent of renal damage and blood pressure and to determine the effect of blood pressure on left ventricular mass in these patients. Fifteen patients with reflux nephropathy, without a history of hypertension (aged 5-18 years) and 15 healthy siblings of similar age as a control group were enrolled. A comparison of ABPM values and echocardiographic assessments were done between the two groups. Patients with RN had higher mean nocturnal diastolic BP than the control group (p=0.032). Although statistically insignificant, mean night-time dipping was more prominent in the control group. The patients were divided into two; group A (patients with low DMSA severity score) and group B (patients with high DMSA severity score) according to degree of RN. Day-time sistolic BP load was higher in group B (p=0.04) and they had also more abnormal dipping. No significant difference was found between the left ventricular mass of the patient and heathy control group. As a result; severe hypertension was not detected in children with reflux nephropathy but there were early clues for the coming hypertension in ABPM such as higher mean nocturnal diastolic BP and lesser dipping. These children should be followed with great caution in this regard. Serial ABPM will be helpfull during follow-up and early detection of hypertension with appropriate management will slow down the progression of kidney damage.