Başlıksız
Özet
Bu tez, Sartre‟ın özgürlük felsefesinde merkezi bir yere sahip olan mauvaisefoi kavramının, Sartre düşüncesinde ben‟in olanaksızlığına işaret etmekte olduğunuve kavramın bir “niyet”, bir “inanç” olarak açığa çıkan iki anlamlılığını, literatürdekitartışmalar ışığında gösterebilmeyi amaçlamaktadır.Ben‟in olanaksızlığı düşüncesi, Sartre‟ın Husserl başta olmak üzere Descartesve Kant‟ın felsefelerinde açığa çıkan aşkınsal ben düşüncesine karşı getirmiş olduğuargümanlarda ortaya çıkmaktadır. Sartre‟a göre ben, aşkınsal olmaktan öte aşkın biryapıya sahiptir. Yani ben, deneyimin birliğini olanaklı kılan bir birleştirici, bir tözolmadığı gibi, bir bilinç içeriği de değildir. Ben, aşkın olan, yani tıpkı var olannesneler gibi bir dışsallığa sahip olandır. Aşkın ben‟in varlığı, imgesel ve gerçek-dışıbir bulunmuşluğa sahip olması ile ontolojik bir olanaksızlıkta belirmektedir. Ben‟invarlığı, ancak refleksiyonda ve başkasının varlığı dolayımında, mauvaise foi olarakaçığa çıkmaktadır. Mauvaise foi içinde kişi, bir hiçlik, özgürlük varlığı olarakkendini bir özdeşlikte yakalamakta ve yanlış bir varsayımı, bir inancı bir hakikatolarak konumlandırmaktadır.Sartre‟ın mauvaise foi kavramı, literatürde inancın yanı sıra “kötü niyet”olarak da karşılanmaktadır. Bunun nedeni ise Sartre‟ın foi‟yı Fransızcadaki ikianlamını da kapsayacak bir biçimde kullanmasından ileri gelmektedir. Muavaise foi,ben‟in varlığına dönük bir inancı işaret etmekle birlikte aynı zamanda bir niyet olarakkişinin özgürlüğünden, özgürlüğün sorumluluğu bağlamında kaçışını anlatmaktadır.AbstractThis thesis aims to articulate within the light of the debate in the existingliterature that the concept of mauvaise foi (bad faith), which has a central role inSartre‟s philosophy of freedom, shows the ego‟s ontological impossibility andambiguity between (ethically) self-deception and (ontologically) belief.The thought of the impossibility of ego comes to the light with Sartre‟s debateon transcendental ego with, especially Husserl, and then Descartes, Kant. For Sartre,ego is not transcendental; yet, it is a transcendence. That is to say, ego is not either aconnector or a substance, neither is a content of consciousness. For Sartre, ego is atranscendence and also an object just like any other external beings. The very beingof transcendence of ego, with its being imaginative and unreal, manifests itself in anontological impossibility. The being of ego is revealed only in a reflection with theother‟s being. In mauvaise foi, one who is actually a nothingness and a freedomcomprehends himself as a being, as an identity and positions this faith as reality.In the literature, Sartre‟s conception of mauvaise foi is also regarded as a selfdeceptionin addition to a belief. The reason behind is because foi /or faith has adouble meaning. Along with highlighting a belief regarding the being of ego,mauvaise foi, as a self-deception, describes the escape from the responsibility offreedom.