TÜRKİYE’DE KENTSEL TOPRAK POLİTİKALARININ UYGULAMA ARACI OLARAK KAMULAŞTIRMA
Göster/ Aç
Yazar
KÖYCÜ, Hüseyin Kutlu (Yazar)
MENGİ, Ayşegül (Tez Danışmanı)
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
20. yüzyıla damgasını vuran ve günümüzde de etkisini artarak devam ettiren kentlesme hareketleri sonucunda, kentlerin yönetiminden sorumlu olan kamu yönetimlerinin görevlerinde büyük oranda artıslar meydana gelmistir. Kentlerde yasayan bireylere egitim, saglık, konut, kültür gibi hizmetleri götürme göreviyle donatılmıs olan kent yönetimleri için, bu görevlerini yerine getirmek ancak kent topragının etkin bir biçimde kullanımıyla mümkündür. Ancak kent içerisinde, kentin sundugu olanaklardan yararlanabilen alanlar olarak tanımlanabilecek kentsel toprakların kamu tarafından edinilip kullanılması, bu alanların spekülatif faaliyetlere konu edilmeleri sebebiyle mümkün olamamaktadır. Bu sorunun çözümü konusunda kamu yönetimlerinin elinde bulunan araçlardan en önemlisi kamulastırmadır. Kamulastırma kavramı, genel olarak, özel mülkiyette bulunan bir tasınmaz malın, kamu gücü kullanılarak ve özel kanunda yer alan ilkelere baglı kalmak kaydıyla kamusal mülkiyete konu edilmesidir. Bütün dünyada oldugu gibi Türkiye’de de önemli bir kentsel toprak politikası aracı olarak kabul edilen kamulastırma, ülkemizde genis kapsamlı yasal temellere sahip bir kamusal faaliyettir. 2 Ancak her idari islem gibi kamulastırma islemi de uygulama safhasında devlet ve toplum üyeleri açısından sorunlar yaratabilmektedir. Devlet – toplum iliskisini zedeleyebilecek olan bu sorunlara çözüm bulunması, kamu yönetimleri açısından hayati önem tasır. Bu çalısmada, kamulastırma uygulamaları ile ilgili olarak, kamu yönetimlerinin ya da toplum üyelerinin karsı karsıya oldugu sorunlar ele alınarak bu sorunların çözümüne yönelik yol ve yöntemler incelenmistir.