Türkiye'de küresel ısınmaya yol açan sera gazı emisyonlarındaki artış ile mücadelede iktisadi araçların rolü
Özet
Günümüzde en büyük çevre sorunlarından biri küresel ısınma ve iklim değişikliğidir. İnsan kaynaklı bu çevre sorunun en temel nedeni, özellikle sanayi devrimi ile birlikte artan fosil yakıt tüketimidir. İklim değişikliğine ve onun ciddi boyuttaki ekolojik ve sosyo-ekonomik etkilerine dair kanıtlar arttıkça, sera gazı emisyonlarının azaltılması için çözüm arayışları da hız kazanmıştır. İlk adım 1992 yılında yapılan Rio Zirvesi'yle olmuş, onu 1994 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve 1997 yılında Kyoto Protokolü izlemiştir. Türkiye'de sera gazı emisyonları ile mücadeleye son yıllarda başlanmış ve henüz iklim politikaları tam olarak belirlenememiştir. Bu konuda yapılmış bazı çalışmalar olmakla beraber, sera gazı emisyonlarının kontrolü için yeterli değildir. Bu çalışmada, iklim değişikliğine neden olan sera gazı emisyonlarındaki artışın kontrolünde en etkili çözümün, piyasa mekanizmaları ile sağlanabileceğine dikkat çekilmekte, ticareti yapılabilir emisyon permileri, karbon vergileri, yenilenebilir enerjinin teşviki gibi iktisadi araçlara işaret edilmektedir. Çeşitli ülkelerin ve uluslar arası oluşumların piyasa mekanizmasına dayalı başarılı uygulamaları da bu çalışmada yer almaktadır. Ayrıca, Türkiye'nin sera gazı emisyon değerlerine ilişkin temel göstergeleri ile öncelikli sektörlere ilişkin yapılmış model çalışmalarına yer verilmektedir. Çalışmanın sonuç ve değerlendirme kısmında ise elde edilen bulgular tartışılmakta ve tamamlayıcı çalışmalar için zemin oluşturmaktadır.