Cerrahi olarak rezeke edilen adenokanser olgularında nükleer DNA ve protein kapsamı ile olguların primer özelliklerinin karşılaştırılması
Göster/ Aç
Yazar
ALPER, Doğanay (Tez Danışmanı)
GÖNÜLLÜ, Uğur (Yazar)
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Teknolojinin ilerlemesi ve tıp alanına girmesiyle birlikte bugün hücresel seviyede çalışmalar yapabilmek mümkün olmaktadır, özellikle sitometrik çalışmalar ile tümör biyolojisi daha anlaşılır hale gelmiştir. Bu çalışmaların işıği altında, hücre çekirdeğinin DNA ve protein kapsamlarının, tümörün biyolojik davranışlarını yönlendirdiği ortaya çıkmıştır. Bis çalışmamızda; altısı kadın, onbiri erkek, onyedi adenokanserli olgunun, cerrahi olarak çikarılan tümörlerinde nükleer protein ve DNA kapsamlarını ölçtük ve bunların tümörün biyolojik davranışları dolayısıyla hastanın kliniği üzerindeki etkilerini inceledik. Hastalarimism yaşları 34 ile 79 arasında değişiyordu, ortalama yaş 61 (SD 13 ) idi. Tüm olgularda tümör büyüklükleri, lokalisasyonlari, klinik, sitolojik ve patolojik evreleri ile birlikte, nükleer protein ve DNA kapsamları ölçüldü. Çıkan sonuçlarla; yaşın, tümör büyüklüklerinin, lokalisasyonlarmın ve hastalık evrelerinin ilişkileri araştirildi. Elde ettiğimiz sonuçlara göre; tümörün DNA. ve NP kontentlerinin artması ile birlikte hastalığın evresi ilerlemek te, tümör boyutları artmakta ve aksine yaş küçülmekteydi, özellikle ileri evredeki tümörlerde NP/DNA oranı diğerlerine 70 oranla anlamlı olarak yüksek çıktı. Tüm bunların dışında, adenokanser olgularını biyolojik davranışlarına göre iki ana başlık altında topladık; diploid ve aneuploid tümörleri Sonuç olarak, nükleer DNA ve protein kontentlerinin ölçümünün, hastanın kliniği üzerinde birçok konuda daha doğru ve güvenli kararlar almamışa neticede hastalığı daha iyi şekilde kontrol edebilmemize olanak sağliyabileceği kanısına vardık.