Kutsal, OsmanMONSEF, YANAD ABOU2023-08-172023-08-172019http://hdl.handle.net/20.500.12575/89014Çalışmada, Ankara bölgesindeki kedi ve köpek karaciğer bilier sistemlerinde gözlenen patolojik bozuklukların patomorfolojik yöntemlerle incelenmesi ve gözlenen lezyonların tipleri, görülme sıklıkları, tür/ırk/yaş/cinsiyet insidansına ait veriler sağlanması amaçlandı. Ayrıca farklı hastalık tablolarında karaciğerin zedelenmeye karşı gösterdiği rejenerasyon ve reparasyon reaksiyonları immunohistokimyasal yöntemlerle değerlendirilmesi de temel amaçlar arasındaydı. Bu amaçla, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı'na nekropsi amacıyla getirilen 56 kedi ve 74 köpekten elde edilen karaciğer bilier sistem örnekleri makroskobik ve mikroskobik olarak değerlendirildi. Hematoksilen-Eozin (HE) ve gerekli görülen olgularda çeşitli özel boyamalarla boyanan doku kesitleri Dünya Küçük Hayvan Veteriner Hekimleri Derneği'nin (WSAVA) karaciğer standardizasyon grubunun önerdiği kriterler temel alınarak, karaciğerlerin ve safra keselerin tanıları konuldu. İmmunohistokimyasal olarak CK7, PCNA, α-SMA, Ki-67 ve CK19 antikorları kullanıldı. İncelenen kedi ve köpek karaciğerlerinde %98 oranında lezyonlarla karşılaşıldı. En sık görülen patolojik tablolar; kedilerde hepatitis (%39,28), yağlı karaciğer (%16,07) ve kolangitis/kolangiohepatitis (%14,28) olduğu ve köpeklerde hepatitis (%28,38), pasif konjesyon (%25,68) ve hiperplastik ve neoplastik lezyonların (%21,62) olduğu belirlendi. Kedilerde akut hepatitis ve spesifik olmayan reaktif hepatitislerin, köpeklerde ise kronik hepatitis ve sirozun daha fazla gözlendiği dikkati çekti. Kedilerde yüksek oranda lenfositik kolangitis/kolangiohepatitise rastlanırken, köpeklerde sadece bir olguda destrüktif kolangitise rastlandı. Köpeklerde kedilerden daha sık saptanan karaciğer tümörleri arasında, metastatik tümörlerin primer tümörlere göre daha sık olduğu belirlendi. Hem köpek ve hem de kedilerde en sık metastaz yapan tümörün lenfoma olduğu saptandı. Kedi safra keselerinin %57,14'ü ve köpek safra keselerin %77,03'ünde patolojik tablolara rastlandı. Otolitik safra keselerin dışında, kedi safra keselerinde kolesistitis (%21,87) ve ödem (%15,62), köpeklerde ise kistik müsinöz hiperplazi (%47,36) ve kolesistitisin (%12,29) ön planda olduğu görüldü. Bazı karaciğer bilier sistem hastalık tablolarında ırk, yaş ve cinsiyet predispozisyonu belirtildi. İmmunohistokimyasal olarak, rejenerasyon bakımından, kedi karaciğerlerinde hem normal hem de lezyonlu karaciğerde projenitör hücrelerin varlığı ispatlandı. Akut olaylarda hepatik rejenerasyonun ağırlıklı olarak hepatositlerin bölünmesiyle şekillenip, kronik olaylarda veya şiddetli akut olaylarda (fulminant hepatitis) ise hepatositlerin bölünme yeteneğini kaybedip, projenitör hücrelerin ön planda olduğu gözlendi. Hastalığın tipine göre, duktuler reaksiyonun şiddeti ve konumu değişiklik göstermekteydi. Reparasyon bakımından ise, karaciğerin myofibroblast hücrelerinin hepatik fibrozisinde başlıca rol oynadığı ve hastalık tablosuna göre bu hücrelerin pozitifliğinin şiddeti ile lokalizasyonunun değiştiği belirlendi.trPatolojiSafra kanal hastalıklarıKöpeklerKöpek ve kedilerde karaciğer bilier sistem hastalıklarının patomorfolojik değerlendirilmesiPathomorphological evaluation of hepatobiliary diseases in dogs and catsdoctoralThesis