Buket, Çelik2021-01-252021-01-252019http://hdl.handle.net/20.500.12575/72700Osmanlı Devleti’nin XVIII. yüzyılı Âyânlar Çağı olarak adlandırılmaktadır. Bu yüzyıl içerisinde ortaya çıkan Küçük Ali, âyânlık iddiasıyla eşkıyayı başına toplayıp, çeşitli kanunsuzluklara ve zulümlere başvuran bir karakterdir. Kendisi aslen Canikli’dir. Ancak anavatanında yaptığı taşkınlıklar sonucunda kardeşi Mehmet ile birlikte buradan firar etmişlerdir. Firarları neticesinde Küçük Ali Niksar’a, kardeşi Mehmet de Erzurum Eyaleti dâhilindeki Aybastı kazasına yerleşmiştir. Anavatanından ayrılışının akabinde Niksar’da âyânlık iddiası ile ortaya çıkan Küçük Ali, iddiasını kabul ettirebilmek için halka zulmetme yolunu seçmiştir. Daha sonra kardeşi Mehmet ile birleşerek Niksar ve Aybastı kazalarında ve civarlarındaki diğer kaza ve köylerde geniş çaplı faaliyete girişmişlerdir. Devleti ve halkı uzunca bir süre uğraştıran ve kaza âyânı olarak tarihe geçen Küçük Ali’nin âyânlığı, kendisinin zulüm ve tagallübüne bağlanmaktadır. Zira halkın şikâyetlerine göre adam öldürme, mal ve hayvan gasp etme, haksız yere para toplama, kadınların ırzına geçme şeklinde sıralanan suçları mevcuttur. Küçük Ali’nin kendine has özelliklerinden bazıları kale gibi kuşattırdığı evi, sekiz yüz kişi civarındaki kalabalık yandaşlar topluluğu, bastırdığı sahte paraları ve kendisine karşı gelenlere vurduğu boyunduruk zincirleridir.trKüçük Ali,ÂyânlıkEşkıyalıkNiksarÂyânlık İle Eşkıyalık Arasında: Osmanlı Taşrasında Küçük Ali Sorunu (1752-1763)Article4687108