Duvan, Ayşe Özkan2021-09-092021-09-092019-04-15https://doi.org/10.33629/auhfd.554016http://hdl.handle.net/20.500.12575/74555Makul sürede yargılanma hakkı, adil yargılanma hakkının en önemli unsurlarından biridir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesi ve Anayasanın 141. maddesiyle güvence altına alınmıştır. Gerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gerekse Anayasa Mahkemesinde görülen bireysel başvuru uyuşmazlıklarının büyük bölümü makul sürede yargılanma hakkıyla ilgilidir. Ülkemizde uzun yargılama süreleri özellikle belirli dava türleriyle ilgili olarak patolojik bir hal almıştır. Bu çalışmanın birinci bölümünde hukuksal, cezai ve idari yargılamada makul sürenin aşılmasına yol açan nedenler üzerinde durulmaktadır. İkinci bölümde AİHS, Anayasa ve Usul Yasalarında makul sürede yargılanma hakkıyla ilişkili mevzuat hükümleri ele alınmakta; üçüncü bölümde bireysel başvuru mekanizmasında kullanılan makul süre ölçütleri üzerinde durulmaktadır. Makul süre kavramının içeriği ve uygulanma ilkeleri, büyük ölçüde ilgili mevzuatla değil AİHM ve Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru içtihadıyla geliştirilmiştir. Bu nedenle çalışmamızda makul sürede yargılanma hakkı, mahkemelerin bireysel başvuru yolunda verdikleri kararlardan yola çıkılarak değerlendirilmektedir.trAvrupa İnsan Hakları MahkemesiAnayasa MahkemesiMakul süreBireysel Başvuru Kararlarında Makul Sürede Yargılanma HakkıArticle681287336