Tabakoğlu, Hüseyin Serdar2021-12-212021-12-212021-03-31https://doi.org/10.35239/tariharastirmalari.785563http://hdl.handle.net/20.500.12575/76724Erken Modern Dönem Akdeniz’inde Osmanlı ve İspanyol imparatorluklarının mücadelesinde yer alan binlerce İspanyol askerinden biri olan Miguel de Piedrola meslektaşlarından önemli bir noktada ayrılmaktaydı. Piedrola mütevazi koşullardan gelen bir asker olarak kariyerini İspanya ve İtalya’da genel valilere ve hatta krala danışmanlık yapan bir kâhin olarak sürdürmek niyetindeydi. Akdeniz dünyasında apokaliptik düşünce ve beklentilerin önemini koruduğu bir dönemde Piedrola özellikle İnebahtı Savaşı (1571) ve Tunus Kuşatması (1574) gibi olayları yorumlamış ve gelişmelerin nasıl sonuçlanacakları hakkında kehanetlerde bulunmuştu. Piedrola 1580’ler boyunca İspanya ve İtalya’da kehanetleriyle meşhur olmuş ve sadece halk nezdinde değil, İspanyol soylular arasında da önemli destekçiler kazanmıştı. Buna karşılık Piedrola giderek İspanya Kralı II. Felipe’nin mutlak idaresinden memnun olmayanların etrafında toplandığı bir figür olmaya başlamıştı. Kendisinin faaliyetleri zararsız görüldüğü sürece görmezden gelinmiş ancak kehanetleri dolaylı olarak iktidarı hedef almaya başlayınca Piedrola da Kutsal Engizisyon Mahkemesince Toledo’da yargılanarak mahkûm edilmişti. Böylece 1560 ve 1587 yılları arasında hem bir asker hem de bir kâhin olarak oldukça hareketli bir hayat geçiren Miguel de Piedrola Kastilya Meclisi’nin kendisini kraliyet kâhini olarak tayin etmeyi düşündüğü bir anda her şeyi kaybetmişti. Bu durumun temel sebebi ise İspanya’da kralın politikalarına muhalif bir grubun aracı haline gelerek İspanya ve Habsburg hanedanının sonuna dair kehanetleriyle II. Felipe’nin iktidarını hedef almasıydı.trMiguel de PiedrolaKehanetApokaliptik inanışlar16. Yüzyıl Osmanlı-İspanya Savaşlarının Gölgesinde Kehanet Olgusu: Miguel de Piedrola ÖrneğiArticle40691331591015-1826