DÜRÜK, Kudret (Tez Danışmanı)EKEN, Volkan (Yazar)2019-02-0520112019-02-05http://hdl.handle.net/20.500.12575/22649Yırtıklı retina dekolmanı bulunan olgularda klasik dekolman cerrahisinin anatomik, fonksiyonel başarısı ve cerrahi sonuçların değerlendirilmesi ile başarılı dekolman cerrahisi sonrası görme keskinliğinde gecikmiş veya yetersiz artış nedenlerinin yeni bir teknoloji olan Optik Koherens Tomografi (OKT) ile belirlenmesi amaçlandı.Gereç ? Yöntem: Ocak 1995 ? Aralık 2010 tarihleri arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Kliniği'nde yırtıklı retina dekolmanı tanısı konan ve klasik dekolman cerrahisi uygulanan 337 olgunun tıbbi kayıtları retrospektif olarak incelendi. Postoperatif takip süresi ortalama 19.6 ay (7-182 ay) idi.Bulgular: Olguların 223'ü erkek (%66.2), 114'ü kadın (%33.8) idi. Tüm olgularda tek göz etkilenmişti ve 174'ünde (%51.6) sağ, 163'ünde (%48.4) sol gözde retina dekolmanı bulunmaktaydı. Ortalama yaş 50.1±17.28 (8-86) idi. Retina dekolmanı olguları eşlik eden refraksiyon kusuru yönünden incelendiğinde miyopinin %21.1, psödofakinin %10.4 ve afakinin %9.2 oranında eşlik ettiği görüldü. Olguların 165'inde ( %48.9) eşlik eden bir oküler patoloji (komplike olgu) bulunmaktaydı; eşlik eden oküler patoloji yönünden olguların dağılımına bakıldığında ilk sırada %15.1 ile periferik retina dejeneresansı yer almaktaydı, onu %14.6 ile dejeneratif miyopi, %9.8 ile künt göz travması ve %4.5 ile perforan göz travmasının izlediği görüldü. Olguların 244'unde (%72.4) ameliyat öncesinde makula dekole alan içinde yer alırken, 93 olguda (%27.6) makula cerrahi öncesi yatışıktı. Makula tutulumu olan ve olmayan olgular karşılaştırıldığında anatomik başarı yönünden iki grup arasında anlamlı fark saptanmazken; fonksiyonel başarı yönünden makula tutulumu olmayan grup lehine istatistiksel olarak anlamlı fark izlendi (p=0.041, Ki-Kare testi). Ortalama 19.6 ay izlem sonrası 263 olguda (%78.1) fonksiyonel başarı ve 311 olguda (%92.3) anatomik başarı elde edildi. Olguların ortalama görme keskinliği ameliyat öncesinde 1.53±0.57 logMAR iken 1. ay kontrolünde 1.24±0.57, 3. ayda 1.00±0.52, 6. ayda 0.91±0.54 ve son kontrolde 0.90±0.56 olarak bulundu. Ortalama görme keskinliğinde tedavi öncesine göre 1. ay kontrolü dışındaki tüm takip dönemlerinde istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.05, Wilcoxon eşleştirilmiş iki örnek testi). Cerrahi sonrası 89 olguda (%26.4) çeşitli komplikasyon izlendi; en sık izlenen komplikasyonlar %13.3 nüks retina dekolmanı, %3.8 proliferatif vitreoretinopati, %3.6 makulopati idi. OKT yapılabilen 29 olgunun 6'sında (%20.9) epiretinal membran (birinde ek olarak IS/OS bandı hasarı vardı), 2'sinde (%6.9) epiretinal membran+lameller hole, 1'inde (%3.4) epiretinal membran +psödohole+IS/OS bandı hasarı, 1'inde (%3.4) epiretinal membran+retina pigment epitel atrofisi, 1'inde (%3.4) makuler pucker, 1'inde (%3.4) makuler pucker+psödohole ve 1'inde (%3.4) lameller hole izlenirken 16 olguda (%55.2) normal OKT bulguları izlendi.Sonuç: Yırtıklı retina dekolmanının klasik cerrahisi ile hastaların zamanında başvurması, yırtık lokalizasyonunun tam olarak yapılması, uygun cerrahi girişim ve materyalin seçilip tecrübeli ellerde dikkatli bir biçimde cerrahinin yapılması durumunda yüz güldürücü anatomik ve fonksiyonel sonuçlar alınabilmektedir. Alternatif cerrahi yöntemler olmasına rağmen uygun hastalarda klasik dekolman cerrahisi yöntemleri halen güncelliğini korumakta ve başarı ile uygulanabilmektedir. Gelişen OKT teknolojisi, anatomik olarak başarılı RD cerrahisi olgularında gecikmiş veya yetersiz görme keskinliği düzelmesinin sebeplerini aydınlatmada faydalı olmaktadır.AbstractTo evaluate anatomic, functional success and surgical results of classical detachment surgery performed to rhegmatogenous retinal detachment cases and to detect the reasons of delayed or insufficient visual acuity improvement after successful detachment surgery by Optical Coherence Tomography (OCT).Methods: Classical detachment surgery was performed to 337 rhegmatogenous retinal detachment cases in Ophthalmology Department of Ankara University Faculty of Medicine between January 1995 and December 2010 and medical records of these cases were evaluaded. Mean postoperative follow-up time was 19.6 monts (7-182 months).Results: 223 (66.2%) of the cases was male and 114 (33.8%) was female. Mean age of the cases was 50.1±17.28 (8-86). Of these 337 eyes 21.1% were myopic, 10.4% were pseudophakic and 9.2% were aphakic. The reattachment and functional success rates were 92.3 and 78.1 respectively. The mean logMAR best corrected visual acuity was 1.53±0.57 logMAR before the surgery, it was improved to 1.24±0.57, 1.00±0.52, 0.91±0.54 and 0.90±0.56 at 1-month, 3-month, 6-month and last visit respectively. There was a statistically significant visual acuity improvement at all visits except 1-month (p<0.05, Wilcoxon signed-rank test). Postoperative complication rate was 26.4%; redetachment in 45 eyes (13.3%), proliferative vitreoretinopathy in 13 eyes (3.8%) and maculopathy in 12 eyes (3.6%). OCT showed epiretinal membrane in 6 eyes (%20.9), epiretinal membrane+lamellar hole in 2 eyes (%6.9), epiretinal membrane+pseudohole+disruption of the junction between the photoreceptor inner and outer segments (IS/OS) in 1 eye (%3.4), epiretinal membrane+atrophy of retinal pigment epithelium in 1 eye (%3.4), macular pucker in 1 eye (%3.4), macular pucker+pseudohole in 1 eye (%3.4) and lamellar hole in 1 eye (%3.4) while normal OCT findings were detected in 16 eyes (%55.2).Conclusion: It is considered that choosing appropriate cases and surgical experience are important factors to achieve functional and anatomic success in rhegmatogenous retinal detachment cases. Complication rates will be minimized with improving surgical techniques. The new OCT technology can be used effectively to detect the reasons of delayed or insufficient visual acuity improvement after successful detachment surgery.trGöze has hastalıklar, TIPYırtıklı retina dekolmanı klasik cerrahisinde anatomik, fonksiyonel başarı ve cerrahi sonuçlarThesis