Çıkrıkçı, Tolga2022-09-202022-09-202021https://doi.org/10.32450/aacd.995607http://hdl.handle.net/20.500.12575/84073Arap Baharı olarak adlandırılan sürecin başlamasından sonra ortaya büyük göç hareketliliği, Avrupa ülkeleri için 2015 yılında bir sığınmacı krizine dönüşmüştür. Bu mesele karşısında AB üyesi devletler tarafından sergilenen göçmen karşıtı yaklaşım ile insan güvenliği söylemi arasındaki tezat dikkat çekicidir. Bahsi geçen tezat bu çalışmada, artan sığınmacı sayıları karşısında AB’nin izlediği politikalar ve göçmen karşıtı söylem üzerinden ele alınmaktadır. Bu yapılırken insan güvenliği kavramının Avrupa Birliği belgelerindeki görünürlüğü ve sığınmacı hareketliliğine paralel olarak yükselişe geçtiği görülen göçmen karşıtı retorik ortaya konulmaya çalışılmış; buradan hareketle AB’nin göç politikalarının insan güvenliği dışında tasarlanan ve birlik-üye düzlemlerinde ters geri bildirimlere yol açan bir yapıya işaret ettiği sonucuna varılmıştır.trİnsan GüvenliğiSığınmacı KriziAvrupa Birliği Göç PolitikalarıİNSAN GÜVENLİĞİ MERCEĞİNDE SIĞINMACI KRİZİ VE AVRUPAArticle201971271303-2518