İnce, ErdalAlıyeva, Gulnar2022-12-212022-12-212017http://hdl.handle.net/20.500.12575/86277Amaç: Bu çalışmada derin boyun enfeksiyonlarının alt tiplerine göre sıklığı, apse alt tiplerine göre demografik özellikler, alt tiplere göre yakınmalar ve semptomlarda olan değişim araştırılmış. Rutin laboratuvar testlerindeki değişim, saptanan etkenler incelenmiş. Tanı gecikmesi olan hastalarda tanı gecikmesinin nedeni, tanıda radyoloji kullanım sıklığı araştırılmış. Uygulanan tedaviler, cerrahi uygulama sıklığı, cerrahi tedavi kararı verilmesinde radyolojik bulguların, enfeksiyon alt tiplerinin önemi incelenmiş. Antibiyotik tedavi süresi, komplikasyon oranı ve nüks oranı değerlendirilmiştir. Materyal ve metod: Bu araştırmanın örneklemini AÜTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, pediatrik Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı'nda Derin Boyun Enfeksiyonu tanısı ile yatan hastalar oluşturdu. Hastaların dosyası geriye dönük olarak tarandı ve çalışma süresinde yatan hastalarında dosyaları incelendi ve çalışmaya dahil edildi. Derin boyun enfeksiyonları tutulum yerine göre peritonsiller apse, retrofaringeal apse ve parafaringeal apse olarak üç alt gruba ayrıldı Her bir hastanın demografik bilgileri, başlangıç semptom ve bulguları, önceden antibiyotik alma öyküsü, semptomların ortaya çıkışı ile tanı arasında geçen zaman, ilk başvuruda aldığı tanılar, rutin laboratuvar sonuçları, kültür sonuçları, radyolojik bulgular, kullanılan antibiyotikler ve kullanılma süresi, cerrahi drenaj yaklaşımı açısından incelendi. Cerrahi yapılan ve yapılmayan hastaların sonuçları karşılaştırıldı, klinik bulguların, derin boyun enfeksiyonu alt tipinin ve radyolojik verilerin cerrahi tedavi verilme kararına etkisi incelendi. 16 yıl süreyle (2000-2016) derin boyun enfeksiyon hastalarının belirlenmiş bilgileri retrospektif olarak toplandı. Çalışmaya en az 70 hasta alınması planlandı. Tanımlayıcı istatistikler sürekli değişkenler için ortalama ± standart sapma biçiminde, kategorik değişkenler ise gözlem sayısı ve (%) şeklinde gösterildi. Kategorik karşılaştırmalar için Ki-Kare, Fisher exact ve ya Mann-Whitney U testleri kullanıldı. p<0,05 için sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. Bulgular: Çalışmaya toplam 76 hasta (38 erkek, 38 kız) dahil edildi. Hastaların yaş ortalaması 7,4±4,4 (1-17) yaş olarak bulundu. PFA'lı hastaların ortanca yaşı 4,7 yıl, PTA'li hastaların 10,5 yıl, RFA'li hastaların ki ise 5,5 yıl idi. Otuz iki hastada (%42,1) parafaringeal, otuz bir hastada (%40,7) peritonsiller, on üç hastada (%17,1) retrofaringeal tip enfeksiyon saptandı. Parafaringeal ve Retrofaringeal apse daha çok okul öncesi çocuklarda, peritonsiller apse ise adolesan yaş grupunda olduğu görüldü. Başvuru esnasında görülen en sık saptanan yakınma ve bulgular ateş (%92,1), servikal lenfadenopati (%89,5), boğaz ağrısı (%65,8), boyunda şişlik (%65,8) ve boyun hareketlerinde kısıtlılık (%63,2) idi. Diğer yakınmalar tortikollis (%46,7), yutma güçlüğü (%47,4), çenede hareketlerinde kısıtlılık (%31,6), başın ön arka hareketlerinde kısıtlılık (%39,5) idi. Toplam 2 hastada solunum sıkıntısı görüldü. Altmış hastanın (%78,9) BT görüntülemesi mevcuttu. Boğaz ve apse kültüründe en sık izole edilen mikroorganizma S. pyogenes idi. Elli bir hasta (%67,1) sadece antibiyotik tedavisi ile düzeldi. PTA olan 31 hastanın 18'ine, RFA/PFA olan 45 hastanın 7' sine cerrahi tedavi uygulanmıştır. Yirmi beş hastaya (%32,8) apse drenajı yapılmıştır. En sık kullanılan antibiyotik ampisillin-sulbaktam (%55,2) ve ampisillin-sulbaktam klindamisin kombinasyonu olmuştur. Hastaların hiçbirinde komplikasyon, nüks veya ölüm gelişmemiştir. Sonuç: çalışmamızda saptadığımız demografik veriler, klinik veriler ve tanıda radyoloji kullanım oranları literatürle uyumlu bulunmuştur. PTA apsede cerrahi drenaj uygulama oranımız literatürde bildirilen serilerle hemen hemen aynıdır. PFA ve RFA apse olgularında radyolojik bulguları dikkate alamadan başlangıç 48-72 saat içinde uygulan parenteral antibiyotik tedavisine alınan yanıta göre cerrahi kararı verilmesi yaklaşımı sonucunda cerrahi uygulama oranımızın birçok merkeze göre düşüktür. Bu yaklaşımın hem cerrahi tedavi oranını azalttığı hem de süpüratif komplikasyonlarda artışa neden olmadığı görülmüştür. Anahtar kelimeler: Çocuk, Derin boyun enfeksiyonları, Peritonsiller apse, Parafaringeal apse, Retrofaringeal apsetrboyun enfeksiyonlarıAnkara ÜniversitesiDerin boyun enfeksiyonlarının klinik bulguları, tanısı ve tedavisi. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi çocuk kliniği vakalarının analiziClinical findings, diagnosis and treatment of deep neck infections. Ankara University Faculty of Medicine analysis of child clinic casesMedicalThesis