Browsing by Author "AKYAR, Serdar (Tez Danışmanı)"
Now showing 1 - 3 of 3
Results Per Page
Sort Options
Item Mide kanserlerinin evrelendirilmesinde multidedektör BT'nin etkinliği, operasyon sonuçları ile karşılaştırma(Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyodiagnostik Anabilim Dalı) DEMİRCİ, Erkan (Yazar); AKYAR, Serdar (Tez Danışmanı)Bu çalışmada mide kanserli hastaların cerrahi öncesi evrelemsinde ince kesit multidedektör bilgisayarlı tomografinin (BT) rolü ve patolojik sonuçlarla korelasyonu araştırılmıştır. Gereç ve Yöntem: Histopatolojik olarak mide kanseri tanısı almış ve cerrahisi planlanmış olan 44 hastaya evreleme amaçlı multidedektör BT cihazı ile hidro BT tekniği kullanılarak abdominopelvik BT görüntüleme gerçekleştirildi. Çekim parametreleri; voltaj 120 kV, akım 300 mA, kolimasyon 64x0,5 mm, rotasyon zamanı 0,5 saniye, pitch faktörü 0,83 idi. Kesit kalınlığı 0,5mm ve rekonstrüksiyon intervali 0,5 mm olarak uygulandı. Görüntüler iki radyolog tarafından görüş birliğine varılarak değerlendirildi. Bulgular ameliyat ve patoloji raporlarıyla doğruluk, duyarlılık ve seçicilik yönünden karşılaştırıldı. Bulgular: 44 mide kanseri olgusundan 6'sı (%14) inop., 30'u (%68) ileri evre ve 8'i (%18) erken evre mide kanseri olarak tespit edildi. Primer tümörü tanıma oranı %95 (44'te 42), mide kanseri invazyon derinliğini ve serozal tutulumu saptamadaki genel doğruluk oranı sırası ile %84 ve%95, lenf nodu evrelemesinde genel doğruluk oranı %71 (38'de 27)' dir. Sonuçlar: Multidedektör BT'de hidro BT tekniği ile tümör evrelemesinde istatistiksel olarak anlamlı sonuçlar elde edildi. Tümörün z- eksenindeki uzanımının değerlendirilmesinde MPR görüntüler çok yardımcı olmaktadırabsract In this study the role of thin-slice multidedector ct in preoperative patients with gastric carcinoma was investigated and outcomes were compared with patologic results. Materials and methods: 44 patients with histopathologically proven gastric carcinoma have been examined by abdominopelvic MDCT using ?hydro-ct? technique. Examination parameters were as follows: Voltage:120kV, current: 300mA, collimation: 64x 0.5mm, rotation time: 0.5 s, pitch:0.83, slice thickness 0.5mm and reconstruction interval 0.5mm. The images were evaluated by two radiologists with consensus. Findings were compared with operation results with respect to accuracy, sensitivity and selectivity. Findings: 6 out of 44 gastric carcinoma patients (14%) were found as inoparable, 30 out of 44 patients (68%) were found in advanced stage, 8 of them (18%) were found in early stage disease. The diagnostic accuracy of recognizing the primary tumor was 95 % (42 /44) and the general diagnostic accuracy rates in inavsion depth and serozal involvement were 84% and 95 % respectively. General diagnostic accuracy rate in lymph node staging was 71 % (27 out of 38 patients) . Results: Using MDCT, tumor staging in gastric carcinoma statistically significant results were obtained. For evaluation of the z-axis extent of the tumors, MPR images may be very helpful.Item Soliter pulmoner nodülde dinamik toraks bilgisayarlı tomografi bulguları(Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı) AKYAR, Serdar (Tez Danışmanı); REŞORLU, Eylem Burcu (Yazar)Amaç: Soliter pulmoner nodüllerin (SPN) benign ve malign olarak ayırımında dinamik toraks bilgisayarlı tomografinin (BT) etkinliğini değerlendirmeyi amaçladık.Gereç ve Yöntem: Ocak 2006 ? Haziran 2012 tarihleri arasında SPN ön tanısıyla dinamik toraks BT çekilen ve histopatolojik olarak ya da BT takipleri sonucu benign ve malign SPN ayırımı yapılan 18 yaş üstü 26 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Hastaların tümünde BT ile saptanan tümör boyutu 3 cm ve altında olup lenfadenopati, atelektazi, pnömoni veya göğüs duvarı patolojisi eşlik etmemektedir. Dinamik toraks BT'de her lezyon için nodülün, lokalizasyonu (santral yada periferik), boyutu, kenar özellikleri (düzgün, lobüle, düzensiz, spiküler yapıda), iç yapısı (kavitasyon, yağ dansitesi, hava bronkogram varlığı), kalsifikasyon varlığı, satellit lezyon varlığı ve büyüme hızı değerlendirilmiştir. Malignite açısından literatür verileri baz alınarak ? 20 HU wash-in değerleri ve 5 ila 30 HU arasındaki wash-out değerleri eşik değerler olarak kabul edilmiştir. Bu değerler baz alınarak dinamik toraks BT'nin SPN tanısı için doğruluk, sensitivite, spesifite ile negatif ve pozitif öngörü değerleri hesaplanmıştır.Bulgular: Nodüllerin 17 tanesi (%65) benign, 9 tanesi (%35) ise malign olarak saptanmıştır. Dinamik toraks BT'de prekontrast serilerde nodül dansitesi benign lezyonlarda ortalama 25.3±19.9 HU (10 ? 98), malign lezyonlarda ise 37.7±9.9 HU (21 ? 55) olarak tespit edilmiştir (p=0.001). Spiküler kenarlı nodüllerin 5'i (%83), düzgün kenarlı nodüllerin 2'si (%20), lobüle kenarlı nodüllerinde yine 2'si (%20) malign karakterli olarak bulunmuştur. WI ? 20 HU değeri malignite için eşik değer olarak alındığında dinamik BT için sensitivite, spesifisite ile negatif ve pozitif öngörü değerleri sırasıyla %100, %59, %100 ve %56 olarak hesaplanmıştır. WO içinde 5 ? 30 HU değeri malignite için eşik değer olarak alındığında ve WI ile birlikte değerlendirildiğinde dinamik BT'nin sensitivite, spesifisite ile negatif ve pozitif öngörü değerleri sırasıyla %100, %88, %100 ve %82 olarak bulunmuştur.Sonuç: Dinamik toraks BT, soliter pulmoner nodüllerin benign-malign ayırımında yüksek spesifite ve sensitiviteye sahip bir testtir ve bu incelemenin yaygınlaşması ile gereksiz cerrahi işlemler engellenebilecektir.Abstract The aim of this study is to define the value of dynamic computed tomography (CT) in the differentiatton of benign and malignant solitary pulmonary nodules (SPN).Materials and Methods: From January 2006 to June 2012, a total of 26 patients (>18 years old) who had SPN and underwent dynamic chest CT scanning were included to this study. All of the nodules were 3 cm or smaller in size and were not associated with adenopathy, atelectasis, pneumonia or chest malphormations. The nodule location (central or periferic), size, countours (smooth, lobulated,irregular, spiculated), internal characteristics (cavitation, fat tissue, air bronchograms), calcification pattern, growth rate and satellite lesions were evaluated by chest CT. Sensitivity, specificity, positive and negative predictive values were calculated, assuming the enhancement level of 20 HU or greater for wash-in and 5 to 30 HU for wash-out as a malign result characteristics at dynamic CT.Results: There were 17 (65%) benign and 58 (35%) malignant nodules. The mean attenuation value for the benign nodules on unenhanced CT scans was 25.3±19.9 HU (10 ? 98), whereas that for the malignant nodules was 37.7±9.9 HU (21 ? 55), (p=0.001). Five nodules (83%) with spicular appearence, 2 nodules (20%) with regular counter and 2 nodules (20%) with lobuler counter had malign characteristaion. If the threshold for maximum attenuation value is selected as 20 HU in dynamic CT; sensitivity, specificity, negative and positive predictive values for malignancy were 100%, 59%, 100%and 56%, respectively. When diagnostic criteria for malignancy of both wash-in of 20 HU or greater and washout of 5-30 HU were applied; sensitivity, specificity, negative and positive predictive values for malignancy were 100%,88%, 100%and 82%, respectively.Conclusion: Dynamic CT imaging has high specifity and sensitivity in the differentiatton of benign and malignant solitary pulmonary nodules and unnecessery thoracotomies can be avoided with widespread using of this technique.Item Tiroid nodüllerinde ultrasonografi ve renkli doppler ultrasonografi bulguları(Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı) GÜRSOY ÇORUH, Ayşegül (Yazar); AKYAR, Serdar (Tez Danışmanı)Tiroid Nodüllerinde Ultrasonografi (US) ve Renkli Doppler Ultrasonografi (RDUS) Bulguları Amaç: Tiroid nodüllerinde ultrasonografi (US) bulgularına ek olarak renkli Doppler ultrasonografi (RDUS) bulguları ile birlikte malign-benign ayırımını yapabilmek Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda total yada subtotal tiroidektomi sonucunda patolojileri bilinen 60 nodül incelenmiştir. Nodüller patoloji sonuçlarına göre benign ve malign olmak üzere iki sınıfa ayrıldı. Nodüllerde gri mod US bulguları olarak; boyut, ekojenite, natür, kenar yapısı, mikrokalsifikasyon varlığı, periferik halo varlığı değerlendirilmeye alındı. RDUS bulguları olarak kan akım desenlerine ve rezistif indeks (RI) değerlerine bakıldı. İki patoloji grubu arasında parametreler açısından farklılıklara, parametrelerin duyarlılık, özgüllük ve pozitif-negatif tahmini değerlerine ve malignite ile ilişkilerine bakıldı. Bulgular: 60 nodülün 48 tanesi (%80) benign, 12 tanesi (%20) maligndi. Nodül boyutu, nodülün natürü ile malignite arasında istatistiksel ilişki saptanmamıştır (p=0,3; p=1). Mikrokalsifikasyon varlığı, periferik halo yokluğu, hipoekoik eko patterni, düzensiz kenar yapısı ile malign nodüller arasında istatistiksel olarak ilişki saptanmıştır. Periferik halo yokluğu malign nodül saptamada en yüksek duyarlılık (%91,7) ve seçicilik (%85,4) oranlarına sahip kriter olarak bulunmuştur. İnternal ile malign nodüller arasında istatistiksel ilişki saptanmıştır (p=0,001). İnternal kan akım deseninin malign nodül için duyarlılığı %66,7, seçiciliği %83,3 olarak bulunmuştur. RI değeri malign nodüllerde daha yüksek saptanmıştır (0,80±0,15). RI için cut off değeri 0,69 olarak bulunmuştur. Sonuç: US bulguları ile RDUS bulguları birlikte değerlendirildiğinde İİAB'ye gerek duyulmaksızın malign-benign nodül ayırımı yapılabilir ve gereksiz cerrahi işlem engellenebilir. Abstract SUMMARY Ultrasonography (US) and Color Doppler Ultrasonography (CDU) Results for Thyroid Nodules Purpose: The aim of this study is to be able to differentiate malignant and benign thyroid nodules by using not only ultrasound (US) results but also using color doppler ultrasound (CDU) results. Materials and Methods: In this study total of 60 nodules which were obtained by total or subtotal thyroidectomy were evaluated. Based on the pathologic results, these nodules were classified into two groups as benign and malignant. The evaluation criteria?s for US were as follows; size, echotexture, internal morpohology, contour, presence of microcalcification, presence of halo sign. The evaluation criteria?s for CDU were vascular flow pattern and resistance index (RI). Based on these criteria?s statiscal calculations made for both malignant and benign nodules. Results: Out of 60 nodules 48 of them (80%) were found benign, 12 of them (20%) were found malignant. There was not any statistical correlation found between size of the nodule and nature of the nodule (p=0.3; p=1). On the other hand there was a statistical correlation between malignancy and microcalcification, absence of halo sign, hypoechoic echo pattern, contour irregularity. The most predictive finding for malignancy was found absence of halo signwith sensitivity 91.7% and specificity 85.4%. There was a statistical correlation between internal vascularization pattern and malignancy (p=0.001). The sensitivity of internal vascularization for malignant nodules was 66.7% and specificity was 83.3%. RI value was found to be higher for malignant nodules (0.80±0.15). The cut off point for RI value was found as 0.69. Conclusion: Based on combine results of US and CDU, the differentiation between malignant versus benign nodule can be made without needing fine needle aspiration biopsy. Thus unnecessary surgical operations can be prevented.