Türkiye’de Sürekli
Kütüphanecilik Eğitiminde Türk
Kütüphaneciler Derneği’nin Yeri
Türk Kütüphaneciler Derneği (TKD), Ülkemizde henüz kütüphanecilik eğitimi kurslar düzeyinde sürerken ve sınırlı sayıda kütüphane olduğu bir dönemde, 19 Kasım 1949 tarihinde kurulmuştur. TKD, kurulduğu dönemde örgün öğretimin de olmaması sebebiyle kendisine Ülkemizde kütüphanecilik eğitimi ve gelişmesini misyon edinmiştir. Bunun ilk örneği, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde Kütüphanecilik Bölümü’nün ilk hocalığını, Derneğin kuruculuğunu ve başkanlığını yapmış Adnan Ötüken’in üstlenmesidir. Dernek, kurulduğu ilk günden bu güne kadar Mesleğimizin ülkemizde ve uluslararası alanda yer edinebilmesi için mesleki eğitim, yayın, seminer, konferans vb. faaliyetlerde bulunmuştur. Bu bildiride uluslararası platformda yer alan dergisi ve bilimsel diğer yayınlarıyla sağladığı sürekli eğitim, açtığı kurslar ve düzenlediği seminerlerle de desteklediği hizmet içi eğitimle TKD’nin Türkiye’de sürekli kütüphanecilik eğitimine katkısı irdelenecektir.
Turkish Librarians’ Association (TLA) was established at 19 November 1949, a period of time when the librarianship education was offered only through individual courses and when the number of libraries was very limited. At that time of its establishing, the TLA took the mission of librarianship education and its partly due to the lack of formal education in the field. As the Pioneer of this approach, Adnan Ötüken, the founder and chairman of TLA, later became the first faculty member at the Department of Librarianship of Ankara University Faculty of Letters. Through curricular activities, publications, seminars, and conferences, the Association promoted national and international recognition of the librarianshipprofession. This article will review the contribution of TLA to continuous librarianship education in Turkey that is supported by its internationaly recognized journal, and other scientific journals, as well as the courses, and seminars.
Günümüzde bilim, teknoloji ve mesleki uygulama alanlarındaki hızlı gelişim, meslektaşlarımızın kendilerini sürekli yenilemelerini ve geliştirmelerini zorunlu kılmaktadır. Meslektaşlarımızın bilgi ve belge yönetimini gelişme ve geliştirilme düzeylerine hükmedecek nitelikte olması gerekmektedir. Örgün eğitim kurumlarında verilen eğitim zaman içinde atıl bilgi haline gelmekte ve yetersiz kalmaktadır.Bu yüzden, artan bilgi birikimine hızlı ulaşma, edinilen bilgi ve deneyimleri paylaşma ve üretim süreçlerinde değerlendirebilme becerisi için sürekli bir meslek içi eğitim şarttır.İşte bu bağlamda mezun olanların sürekli eğitimini kurs, seminer, konferans,ve yayın gibi faaliyetlerle gerçekleştirecek kurum ve kurumlara ihtiyaç vardır. Ülkemizde mesleğimizle ilgili sürekli eğitim görevini sivil toplum örgütü olarak Türk Kütüphaneciler Derneği yapmaya çalışmıştır. Türk Kütüphaneciler Derneği (TKD), Ülkemizde henüz kütüphanecilik eğitimi kurslar düzeyinde sürerken ve sınırlı sayıda kütüphane olduğu bir dönemde, 19 Kasım 1949 tarihinde kurulmuştur. TKD, kurulduğu dönemde örgün öğretimin de olmaması sebebiyle kendisine Ülkemizde kütüphanecilik eğitimi ve gelişmesini misyon edinmiştir. Bunun ilk örneği, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde Kütüphanecilik Bölümü’nün ilk hocalığını, Derneğin kuruculuğunu ve başkanlığını da yapmış Adnan Ötüken’in üstlenmesidir. Dernek, kurulduğu ilk günden bu güne kadar Mesleğimizin ülkemizde ve uluslararası alanda yer edinebilmesi için mesleki eğitim, yayın, seminer, konferans vb. faaliyetlerde bulunmuştur. Bu bildiride uluslararası platformda yer alan dergisi ve bilimsel diğer yayınlarıyla sağladığı sürekli eğitim, açtığı kurslar ve düzenlediği seminerlerle de desteklediği hizmet içi eğitimle TKD’nin Türkiye’de sürekli kütüphanecilik eğitimine katkısı irdelenecektir.
Derneğin kuruluş amacı, ana tüzüğün 2. Maddesinde şöyle belirtilmiştir: "Türk kütüphaneleri arasında, mesleki temas ve çalışmaları teşvik etmek, kütüphaneciliğin memlekette, bir meslek olarak, tanınması ve gelişmesi için çalışmak ve meslektaşlar arasında yardımlaşma imkanlarını sağlamak amacını güder". 1983 yılında, "Derneğin çalışmaları; kütüphaneler ve kütüphanecilikle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda, Bilgi-Bilim ve Arşivcilik alanlarını da kapsar. Bu amaç doğrultusunda; Kütüphanecilik, Bilgi-Bilim ve Arşivcilik alanlarında bilimsel, mesleki çalışmalar ve yayınlar yapar. Kütüphanecilik ve ilgi alanlarındaki ulusal ve uluslararası kuruluşlarla işbirliğine gider" biçiminde değiştirilmiştir(Şenalp, 2002:258).
Türk Kütüphaneciler Derneği, Türkiye'nin tek partili yaşamdan çok partili yaşama geçiş döneminde kurulmuş, 18 Ocak 1951'de IFLA'ya üye olmuş ve böylece, uluslararası bir kimlik kazanmıştır.
Bir işin meslek olarak algılanması için bazı değişik şartlar yerine getirilmiş olmalıdır. Bunlar; o işe bağlı ve geçimini ondan sağlayan bir topluluğun bulunması; o işte alanında meslek eğitimi, araştırmalar ve yayınlar yapılıyor olması; o işte çalışanların bir "meslek kuruluşu"nda gönül, düşünce ve ülkü birliği oluşturmaları gibi şartlardır(Sefercioğlu,2002:265). Bu şartların başında da bir meslek örgütünün bulunması gelmektedir. TKD' nin kurulması ile kütüphaneciliğin ülkemizde meslek olarak algılanması yolunda en önemli adımlardan biri olmuştur ( Atılgan, 2002:249).
.
Derneğimiz kurulduğu ilk günden sonra mesleğimizde daima öncü olmuştur. Daha 1950'li yıllarda ülkemizde halk Kütüphanelerinin örgütlenmesi Milli Eğitim Bakanlığı içinde üniversite kütüphaneleri henüz yeterli değilken dergide yer alan makalelerin çoğunluğunu halk ve çocuk kütüphaneleri, gezici kütüphaneler, kütüphanelerde kullanılan kurallar ve kütüphane düzenlemeye ilişkin ilkeler oluşturmaktadır (Atılgan, 2002:255). Türk kütüphaneciliğinin ilk yeşermeye başladığı bu dönemde Dernek, kütüphanelerdeki personeli kütüphanede kullanılan kurallar ve kütüphane düzenlemesi konusunda eğitmeye çalışmaktadır.
1960'lı yıllara gelindiğinde TKD öncülüğünde Kütüphane Haftası kutlamaları başlatılmıştır. Önümüzdeki yıl 41. si kutlanacak haftanın mesleğimizin gelişmesi için önemli bir tartışma platformu olduğunu herkes kabul etmektedir. Her kütüphane haftalarında en güncel konular tartışılır ve geleceğe yönelik hedefler belirlenir.
Dernek 1960'lı yıllarda ülkemizde yeni duyulmaya başlanan dokümantasyon konusunu, yeni gelişmeye başlayan kütüphanecilik eğitimi, okuma alışkanlığı ve üniversite kütüphanelerini tartışmaya açmıştır. Söz konusu konularla ilgili yayınlar yapmaya başlamıştır. Bu yıllarda artık kütüphanelerde örgün öğretimden mezun kütüphaneciler vardır. Yetişmiş kütüphanecilerle yeni konulara yelken açmak amacıyla okuma alışkanlığı, kütüphanecilik eğitimi gibi konuları gündeme getirmiştir.
1970'li yıllarda artık Ülkemizde üniversite kütüphaneleri yaygınlaşmış, TÜBİTAK bünyesinde TÜRDOK kurularak dokümantasyon olgusu gelişmeye başlamıştır. Bu yıllarda Dernek, arşivler, okul kütüphaneleri, yeni kütüphane hizmetleri ile enformasyon konusunda çalışmalar yapmıştır.
1980'li yıllarda gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Ülkemizde de kütüphane otomasyonu meslektaşlarımızın öncelikli konusu olmuştur. Dernek de kütüphane otomasyonu konusunda yayınlar, toplantılar yaparak kütüphanelerde otomasyon uygulamalarına öncülük etmiştir. Yeni bilgilerle donanan meslektaşlarımız kütüphanecilik de çığır açan yeni bir konuya cesaretle girmişlerdir.
1990'lı yıllar Türk Kütüphaneciliği açısından önemli gelişmelerin yaşandığı yıllar olmuştur. Bilgisayar kütüphanelerde yaygınlaşmaya başlamış, Internet ve elektronik kütüphane kavramı gelişerek kullanılmaya başlanmıştır. Bu gelişmelerde Derneğin öncülüğü yadsınamaz. Bunun ilk örneği de 1996 yılında Roy Tennant, John Ober ve Anne G. Lipow’un Internet El Kitabı’nı çevirterek yayınlamasıdır.
Derneğimiz, mesleğimizde atılımlar yaparak mesleğimizin uluslararası alanda tanınmasını ve ülke çapında yaygınlaşmasını sağlamıştır.Bu bağlamda1995 yılında IFLA toplantısını Ülkemizde organize eden ve mesleğimizi uluslararası arenada tanıtan ve çok iyi bir organizasyon yapan Türk Kütüphaneciler Derneğidir.
1990'lı yılların sonuna doğru TKD, bilgi ağları, teknoloji ile birlikte kütüphane yönetimi, enformasyon toplumu, sistem yaklaşımı, elektronik yayıncılık ve veri yönetimi gibi kütüphanecilikte yeni açılımlara yol açan konularda faaliyet göstermiştir.
Dernek Genel Merkezi 1995 yılında, Türk Kütüphaneciliği'nin önündeki engellerin kaldırılmasına yönelik "2000'e 5 kala, Kütüphaneciliğimiz ve Bilgi Hizmetlerindeki Sorunlarımıza Çözüm Önerileri" başlıklı bir rapor hazırlamış, ilgili kişi ve kuruluşlara ve basına gönderilmiştir.(2000'e 5)
Dernekler var oldukları toplumun genel iyiliği için çalışmayı başlıca görev sayarlar. Bu gibi derneklerin iki hedefi daha vardır. Bunlardan birincisi ilişkili olduğu konunun ya da disiplinin ilerlemesine yöneliktir. İkinci hedefi, meslekte çalışan bireylerin ekonomik ve sosyal statüsünü ilerletmektedir (Gürdal, 1997:21)
TKD geçtiğimiz 55 yılda ülkemizdeki kütüphaneciliğin ilerlemesi yönünde kütüphaneleri desteklemek, hizmet koşullarını iyileştirmek, üyeler için eğitsel faaliyetlerde bulunmuştur.Eğitim faaliyetlerinde kurslar ve seminerler meslektaşlarımızın sürekli eğitiminde önemli bir yer tutmaktadır. TKD kurulduğu ilk günden beri hizmet içi eğitim ve kurs çalışmalarına ağırlıklı olarak yer vermeye çalışmıştır. Özellikle son zamanlarda kütüphanelerimizde yoğun olarak kullanılmaya başlanan bilgisayar ve bilgisayar teknolojilerinin kullanımının öğretilmesi yada ileri düzeyde internet erişimi ve web tasarımı konusunda meslektaşlarımızın yetişmesine katkı sağlamak amacı ile geçtiğimiz dönemde gruplar halinde kurslar düzenlemiştir. Bu kurslar bilgisayar kullanımını öğretmekten web sayfası hazırlamaya kadar değişik aşamalarda yapılmıştır.
Mesleki dernekler, alana yüksek yetenekli bireylerin atılması ve nitelikli düzeyde eğitimlerinin sağlanması ile mesleğin sürekli gelişimini başarma yönünde çaba gösterir(Gürdal, 1997:21). Sivil toplum örgütleri bir ülkenin gelişmesi ve ait oldukları mesleğin ilerlemesi için aktif rol oynayan, oynaması beklenen sivil güçlerdir. Türk Kütüphaneciler Derneği’de mesleki eğitim kurumlarımızla işbirliği içinde meslektaşlarımızın ve bilgiyi yoğun olarak kullanan öğretim üyesi ve araştırmacılarımızın çabalarına katkı sağlamaktadır. Bu bağlamda bir iki örnek verirsek: Örneğin 3.8.1999 tarihinde İngiltere’ye master için gidecek meslektaşlarımıza 1000 poundluk destek olunmuştur. Yine 2.9.1999 tarihinde yurtdışına eğitim amacıyla giden iki kişiye yardım yapılmıştır. 17.05.2001 tarih 2 nolu kararla Kütüphanecilik bölümlerinde doktora yapan ve tez aşamasında gelmiş meslektaşlarımıza 100’er $ karşılığı destek olunmasına karar verilmiştir. 24.01.2002 tarihinde alınan kararla Kütüphanecilik Bölümlerinde okuyan muhtaç öğrencilere 900 000 000 TL dağıtılmıştır. Ayrıca IFLA toplantılarında bildiri sunan meslektaşlarımıza Derneğin o günkü ekonomik durumu göz önüne alınarak destekte bulunulmuştur.
TKD ülkemizde kütüphanecilik eğitimi veren bölümlerinin başkan ve anabilim dalı başkanları ile eşit tarihlerde toplantılar yaparak bölüm adlarının değiştirilmesi ve programlarının güncelleştirilmesi yolundaki öğretim üyelerinin yaptıkları çalışmalara ev sahipliği yapmıştır.
Türk Kütüphaneciler Derneği mesleğimizin ülkemizde
yer edinebilmesi için mesleki eğitim, yayın, seminer, konferans vb.
faaliyetlerde bulunmuştur. Bunun en güzel örneği yayınladığı bültendir. Türk
Kütüphaneciler Derneği Bülteni, 1987 yılından sonra Türk Kütüphaneciliği adıyla
50 yıllık kütüphanecilik eğitiminde önemli bir yer tutar. Hem kütüphanecilik
eğitimi gören öğrenciler hem de meslek hayatına atılmış kütüphaneciler mesleki
gelişmelerinde derginin önemini kabul etmektedir.
Türk Kütüphaneciler Derneği kurulduğunda amacı; "kütüphane ve kütüphanecilik hizmetlerinin geliştirilmesini sağlamaktır" (Anatüzük..., 1990:Madde2). Bu amacı gerçekleştirmek için de ilk koşul olarak "kütüphanecilik, bilgibilim ve arşivcilik alanlarında ilmi ve mesleki yayınlar yapar" (Anatüzük...,1990:Madde2/a) şeklinde belirlenmiştir.
Kuruluşunda belirlenen bu amaca üç yıl içinde ulaşan TKD, 1952 yılında Türk Kütüphaneciler Derneği Bülteni (TKDB) adıyla bir yayın yapmaya başlamıştır. İlk sayısında Dergi'nin misyonu "Türk kütüphanecilerinin hizmetlerini, Türk bilim alemine, aydınlarımıza ve yabancı meslektaşlara olduğu gibi aktarmak" (Başlarken, 1952:1) olarak belirlenmiştir. Böylelikle bir işin meslek olması için gerekli koşullardan ikincisi olan mesleki yayın yapma koşulu da yerine getirilmiş ve bugüne kadar yapılan çalışmaların temeli oluşturulmuştur(Atılgan, 2002:249).
TKDB yayın hayatına başlamasıyla birlikte tüm meslektaş, kütüphane çalışanı ve kitap dostlarının gözü kulağı olmuş ve onların seslerini duyurdukları, görüş ve dileklerini yansıttıkları bir araç olmuştur(Başlarken, 1952:1). Ayrıca Derneğin bir yayın organı olarak Dernek etkinliklerinin de meslektaşlara duyurulduğu TKDB, meslektaşları gelişmeler hakkında bilgilendirerek onların gelişimlerine katkı sağlayan önemli bir araç olarak meslek literatürü içinde yerini almıştır. Dergi ileriki yıllarda mesleki gelişmeyi, bilimsel araştırmalar yanında eğitim amacıyla yazılmış yalın ve öğretici yazıların yer aldığı bölümler açarak destek sağlamıştır(Atılgan, 2002:250). 1971 yılından sonra meslektaşlarımız güncel olayları ve mesleki gelişmeleri Dergiden öğrenir olmuşlardır.
1993 yılı başında Dergimizin yurt dışına tanıtımı için yapılan girişimler meyvesini vermiş ve dergi LISA'da (Library nad Information Science Abstracs) taranmaya başlamıştır. O yıl Genel Başkan olan Selma Aslan konunun önemini şu sözlerle belirtiyor: " Bu yılın en somut başarısı sanırım Türk kütüphanecilerinin sesi olan Türk Kütüphaneciliği'nin uluslararası platforma çıkmasıdır. Ülkemizde meslek alanında yapılanların dünyaya duyurulması gecikmiş bir adımdı bunu gerçekleştirdiğimiz için mutluyuz" (Aslan, 1993: 243).
Türk
Kütüphaneciler Derneği Bülteni, 1987 yılından sonra Türk Kütüphaneciliği, 50 yıllık
Türk Kütüphaneciliği tarihi gelişimini ve uluslararası gelişmeleri yansıtmaları
başarmış tek örnektir (Keseroğlu, 2002: 235). Türk
Kütüphaneciliği dergisinin 52 yıllık geçmişinde içeriğinde yer alan yazılar
konu açısından irdelendiğinde ülkemiz kütüphaneciliğinin gelişiminin bir aynası
olarak karşımıza çıkmaktadır.
TKD, bilimsel ve mesleki bir örgüt olarak yarım asırı geçen bir süredir meslek çizgimizi sürekli yukarı çeken lokomotif olmuştur. Türk Kütüphaneciler Derneği Bülteni / Türk Kütüphaneciliği'nde yayımlanan yazılar, çeviriler, dünyadaki teknolojik gelişmelerin, kütüphanecilik alanındaki etkilerini ve bu alanda yapılan çalışmaların yakından izlendiğini göstermektedir (Şenalp, 2002:262). Bu yazılardan dünyadaki ve Ülkemizdeki mesleki gelişmeleri izlemek mümkündür ( Akbulut, 2002:276).
Ülkemizde, Bilgi ve Belge
Yönetimi ile ilgili yapılan bilimsel
araştırmalarda en fazla atıf yapılan kaynak Türk Kütüphaneciliği dergisidir.
1996 yılında Serap Kurbanoğlu, 2002 yılında Yaşar Tonta ve Oya Gürdal
sayısal
olarak bu konuda bulguları ortaya koymuşlardır. Söz konusu rakamlar da
gösteriyor ki TKD'nin yayın organı ülkemizdeki
araştırmalara yön
vermektedir.Ayrıca Bölüm Hocalarımızın derslerini hazırlarken TKD’nin yayınlarından yoğun olarak yararlandığı
görülmektedir. Yine Bölüm hocalarımızın akademik yükselmelerinde kullandıkları
puanların büyük bir kısmının Türk Kütüphaneciliği dergisinden alındığı
gözlenmektedir.
Meslektaşlarımızın gelişen teknolojiye ayak uydurmasını ve yeni bilgilerden haberdar olmalarını sağlamak amacıyla Dernek mesleki yayınlar yapmaktadır. Türk Kütüphaneciler Derneği 1957’de bugüne kadar 41 eser yayınlanmıştır. Bu eserler Bölüm öğrencileri yanında bir çok kütüphaneye ulaştırılarak meslektaşlarımız ve araştırıcıların hizmetine sunulmaktadır. TKD’nin yayınlarının en büyük amacı meslektaşlarımıza güncel bilgi aktarmaktır.
Meslektaşlarımızın yeni teknolojileri istenilen düzeyde kullanmalarını sağlamak ve en üst düzeyde yararlanmaları için TKD mesleki kurslar düzenlenmektedir. Tüm bunların yanında Dernek zaman zaman eğitim seminerleri, panel, konferanslar da düzenlemektedir.
Mesleki yayınlar yanında Kurslar ve Seminerler de meslektaşlarımızın sürekli eğitiminde önemli bir yer tutmaktadır. TKD kurulduğu ilk günden beri hizmet içi eğitim ve kurs çalışmalarına ağırlıklı olarak yer vermeye çalışmıştır. Özellikle son zamanlarda kütüphanelerimizde yoğun olarak kullanılmaya başlanan bilgisayar ve bilgisayar teknolojilerinin kullanımının öğretilmesi yada ileri düzeyde internet erişimi ve web tasarımı konusunda meslektaşlarımızın yetişmesine katkı sağlamak amacı ile geçtiğimiz dönemde gruplar halinde kurslar düzenlemiştir. Bu kurslar bilgisayar kullanımını öğretmekten web sayfası hazırlamaya kadar değişik aşamalarda yapılmıştır. Ankara ve Ankara dışından çok sayıda katılımcının olduğu kurslar profesyonel öğreticiler tarafından verildi ve kurs sonunda başarı belgeleri dağıtıldı. Değişik kurumlarda çalışan meslektaşlarımızın katıldığı bu kurslar yanında bir başka kurs çalışmamız da bir kurumun tüm çalışanlarının eğitilmesi şeklinde oldu. Bununla ilgili olarak ilk olarak Atatürk Araştırma Merkezi’nde çalışanlarının tümüne Merkezin kendi İnternet Evi’nden yararlanarak verilen windows ve internet kursu oldu. İki dönemde 30 saat olarak yapılan bu kursda da katılım belgeleri dağıttık.
Sonuç olarak Türk Kütüphaneciler Derneği, ülkemizdeki kütüphaneciliğin ilerlemesi yönünde kütüphaneleri ve bölümleri desteklemek, hizmet koşullarını iyileştirmek, üyeler için eğitsel faaliyetlerde bulunmaktadır.
Bir bilim dalını meslek yapan unsurların arasında mesleki ve bilimsel yayınların varlığı ve
sürekliliği de bulunmaktadır. Ülkemizde aktif olarak eğitim veren üç Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü
ile meslek elemanları
yetiştirilmektedir. Ancak yeni yetişen bu elemanlar yanında daha önce mezun
olmuş yada mesleki eğitim almamış ve kütüphanelerimizde özveri ile hizmet veren
personelin sürekli eğitimi de ancak kurs, seminer ve mesleki yayımlarla
gerçekleştirilebilir. Bu bağlamda TKD yukarıdaki örnekler de görüldüğü gibi üzerine düşen görevi yerine getirmiş,
getirmeye devam edecektir.
Ayrıca TKD alana yüksek nitelikli/yetenekli bireylerin atılması ve nitelikli düzeyde eğitimlerini destekleme yoluyla mesleğin sürekli gelişimini başarma yönünde çaba göstermektedir.Meslektaşları için sürekli eğitim programları hazırlamaktadır. Kamuoyunu ilgili olduğu meslek ya da alan konusunda eğiterek ve bilinçlendirerek, mesleği topluma entegre etmeye çalışmaktadır.
Akbulut, Mustafa. (2002).”Türk Kütüphaneciliği Dergisi/Türk Kütüphaneciler Derneği Bülteni, 1982-1986”, Türk Kütüphaneciliği 16(3):274-277.
Anatüzük ve Bakanlar Kurulu Kararları (1990). Ankara: Türk Kütüphaneciler Derneği.
Aslan, (Alpay) Selma. (1993). “Bir yılından ardından”, Türk Kütüphaneciliği 7(4):243-245.
Atılgan, Doğan. (2002). “Türk Kütüphaneciliği Dergisinin yayın yaşamındaki yeri”, Türk Kütüphaneciliği 16(3):248-256
“Başlarken”, (1952). Türk Kütüphaneciler Derneği Bülteni I (1):1.
Gürdal, Oya. (2002). “Altın yılını yaşayan Türk Kütüphaneciliği Dergisinden yansımalar”, Türk Kütüphaneciliği 16(3):321-328.
-------------. (1997).” Ulusal ve evrensel bilgi akışı sürecinde mesleki derneklerin rölü”. IFLA 1995’e Doğru Türk Kütüphaneciliği Sempozyumu içinde 21-41. Ankara: TKD.
Keseroğlu, Hasan S.( 2002). “Okur gözüyle TKDB (1952-1986)/TK (1987-2001) Dergisinin 50 yılı 16(3) 217-236.
Kurbanoğlu, Serap. (1996). “Türk kütüphanecilerinin kullandığı dergiler”, Türk Kütüphaneciliği 10(2):105-118
Sefercioğlu, Necmeddin. (2002). “Ellinci yılında Türk Kütüphaneciliği Dergisi”, Türk Kütüphaneciliği 16(3):264-273.
Tonta, Yaşar. (2002).” Türk Kütüphaneciliği Dergisi1987-2001”, Türk Kütüphaneciliği 16(3):248-256.
Şenalp, Leman. (2002). “Türk Kütüphaneciliği Dergisi elli yaşında”,Türk Kütüphaneciliği 16(3):248-256.
2000’e 5 kala kütüphaneciliğimiz ve bilgi hizmetlerindeki sorunlarımıza çözüm önerileri. (1995). Ankara: TKD.