Hazine ile hisseli taşınmazların idare yöntemleri
Özet
Taşınmaz mülkiyeti içinde bulunduğu sosyo-ekonomik dinamiklerle sürekli bir
etkileşim içerisindedir. Taşınmaz üzerindeki mülkiyet tekli mülkiyet şeklinde
olabileceği gibi, paylı/hisseli mülkiyet şeklinde de olabilmektedir. Hazine ile hisseli
taşınmazların idare yöntemlerinin incelendiği bu çalışmada, kamu mülkiyetindeki
taşınmazlar içerisinde özellik arz eden Hazine ile hisseli taşınmazlar analiz edilmiştir.
Hazine ile hisseli taşınmazların, Hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazların adet
olarak % 5’ine, yüzölçüm olarak % 0,4’üne tekabül etmesine rağmen, süreklilik arz
etmesi nedeniyle uzun vadeli yönetim planı yapılması ve değişen dinamiklere göre
düzenlemeler yapılmasını gerektirmektedir. Bu çalışmada; Milli Emlak Otomasyon
Programı ve Kamu Hesap Bültenleri verilerinden yararlanılmış, bu verilerin analizi
sonucunda yeniden oluşturulan çizelgeler kullanılmıştır. Çalışma sonucunda, Hazine ile
hisseli taşınmazların çeşitli sebeplerle korunmasında sıkıntı yaşandığı, kira, irtifak hakkı
tesisi gibi işlemlerde diğer hissedarın onayını almak gerektiğinden tasarruf yetkisini
kısıtladığı, bu durumunda sürecin uzamasına neden olduğu, etkin ve verimli yönetim
anlayışının önünde engel oluşturduğu, idarenin ortaklığın giderilmesi davalarına maruz
bıraktığı, hatta dava sonucunda İcra ve İflas Kanunu hükümleri dolayısıyla düşük
bedelle satılmasını önlemek amacıyla taşınmazı edinmek zorunda kaldığı tespit
edilmiştir. Sonuç olarak, Hazine ile hisseli taşınmazları idare etmek yerine satarak
ekonomiye özel mülkiyet olarak kazandırılmasının daha uygun olduğu görülmüştür. Bu
kapsamda arz odaklı çalışmanın, işlem prosedürlerinin azaltılmasının ve satış işlemlerini
takip etmek amacıyla özel ekip ve modülün kurulmasının satış rakamlarını % 120
oranında arttırdığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca zaman, emek ve hak kaybı olmaması
açısından hissedara doğrudan ve indirimli satış imkânı sağlayacak yasal düzenleme
yapılması gerektiği de ortaya konulmuştur.