Türkiye’de hazine arazilerinin dağıtımına ilişkin yasal düzenlemeler ve politikalar
Abstract
Türkiye’de 1923-2018 döneminde Hazine taşınmazlarının; iskân, çiftçiyi topraklandırma ve
toprak reformu gibi amaçlarla muhacirlere, göçerlere, yeterli arazisi olmayan veya arazisiz
köylülere dağıtımları çeşitli yasal düzenlemelerle yapılmıştır. Arazi mülkiyeti konusunda yapılan
araştırmalar Cumhuriyet’in kuruluşu esnasında ve sonrasında da ciddi bir arazisiz köylüler sorunu
olduğunu göstermiştir. Bu çalışmada; kaynak araştırması ve idari kayıtlar kullanılarak
Cumhuriyet’in ilanından bu yana Hazine arazilerinin dağıtım yöntemleri incelenmiş, Hazine
mülkiyetindeki taşınmazların iskân çalışmaları neticesinde çiftçilerin topraklandırılması, Hazine
mülkiyetindeki tarım arazilerinin çeşitli kanunlar kapsamında satılması yoluyla çiftçilerin arazi
edinmelerinin sağlanması ile tarım reformu çalışmalarının sonuçları değerlendirilmiştir.
Öncelikle Cumhuriyet döneminde 2510 sayılı İskân Kanunu ve son yıllarda ise 5543 sayılı İskan
Kanununa göre yapılan iskan çalışmaları, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerler, Hazine
adına tescilli edilmiş olan tarım arazileri, çeşitli kanunlarla mülkiyeti Hazineye kazandırılmış olan
tarım arazileri, orman dışına çıkartılan tarım arazilerinin atıl kalmasının önlenmesi ve ekonomiye
kazandırılması için yapılan satışları incelenmiştir. Mülkiyeti devlete ait olan arazilerin 2924 Sayılı
Kanun, 4070 Sayılı Kanun, 4072 Sayılı Kanun, 4706 Sayılı Kanun ve 6292 sayılı Kanun
kapsamındaki satış işlemleri ve uygulama sorunları değerlendirilmiştir. Toprak reformu
kapsamında 4753 Sayılı Kanun, 1757 Sayılı Kanun, 3083 Sayılı Kanun 5403 sayılı Kanuna göre
yapılan çalışmalar ve sonuçları ortaya konulmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında iskan ve toprak
reformu ile kırsal yerleşimlerdeki işsizliği çözmek, şehre göçü azaltmak ve yeni kurulmuş olan
Devlete karşı isyan çıkarılmasını önüne geçmek hedeflenmiştir. Cumhuriyetin kurulduğu
yıllardan günümüze kadar olan dönemde uygulanan tarımsal politikaların temel hedefi; tarım
arazilerinin verimliliğinin artırılması, çiftçiliğin özendirilmesi, tarımsal üretim için gerekli asgari
arazi büyüklüğünün tespiti ve parçalanmasının önlenmesi ile kırsal kesimde yaşayanların gelir ve
refah düzeylerinin artırılması olmuş, ancak uygulanan politikaların bazı başarılı veya başarısız
sonuçları birlikte gözlenmiştir. Tarımsal politikaların etkinliği ve verimliliğinin artırılması, arazi
kaynakların etkin kullanımı ve üretici gelirinin artırılmasına yönelik politikaların başarılı
olabilmesi için entegre arazi yönetimi ve kırsal kalkınma modelinin geliştirilmesi ve arazi
yönetiminde diğer disiplinlerin yanında üniversitelerin gayrimenkul geliştirme ve yönetimi
bölümlerinin lisans ve lisansüstü programlarından mezun olmuş uzmanların da istihdam
edilmesinin gerekli görüldüğü ortaya çıkmaktadır.