HEİDEGGER’DE METAFİZİK-POETİK İLİŞKİSİ
Göster/ Aç
Yazar
AKDENİZ, Emrah (Yazar)
BÜYÜKDÜVENCİ, Sabri (Tez Danışmanı)
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Bu tezin amacı “Metafizik” ile “Poetik” olan arasındaki iliskinin Heidegger’in düsüncesi içinde trajedi aracılıgıyla nasıl düsünülebilecegini dile getirmektir. Heidegger ‘Varlık ve Zaman’dan sonra metafizik dili degistirerek poetik bir dil kullanmaya basladı. Poetik dili kullanarak Varlıgın anlamını Sokrates öncesi düsünürler aracılıgıyla ele geçirmek istiyordu. Bilindigi gibi, Heidegger Varlıgın poetik düsünürler için aletheia anlamına geldigine inanıyordu; diger bir deyisle Varlık varlasma, görünüse gelme, olagelmeydi ve varlıgın yitimliligine dolayımlamada bulunuyordu; çünkü aletheia hem Sokrates öncesi düsünürler için hem de Heidegger için yitimliligin adıdır ve bu anlamda Varlıgın yitimliligi, kökensel bir biçimde Varlıkla iliskisi olan insanın yitimliligini dile getirmektedir. Varlık kendi devinimini, insanı trajik bir kahraman kılan bu yitimlilik aracılıgıyla gösterir. Devinim trajigin özünü açar; çünkü Varlık kendini alethik salınım olarak; yani trajik salınım olarak göstermektedir. Bu baglamda içinde bulundugumuz teknoloji çagı Varlıgın trajik açılımı olarak yorumlanabilir. Bu düsünceleri uygun bir biçimde açıklamak için tezin ilk bölümünde ‘Metafizige Giris’te dile getirildigi kadarıyla Kral Oidipus trajedisi aracılıgıyla Varlıgın alethik olarak nasıl anlasıldıgı serimlenmeye çalısılıyor; ikinci bölümde ise Heidegger’in aletheia’nın poetik yapısıyla insanın yabancı-tekinsiz ve yuvasız özünü, yani meta-fizik/poetik özünü “İster’e Övgü’de” dile getirildigi kadarıyla Antigone trajedisi aracılıgıyla nasıl açıga çıkardıgını aydınlatma amacı güdülüyor. Böylece insanın trajik açıklık olarak özünün metafizik ve poetik iliskide kendini gösterdigi sonucuna ulasılıyor. Tez sonuç olarak insanın yazgısını bu iliski baglamında anlamanın Heidegger’i trajik bir düsünür kıldıgı noktasında bitiyor.